Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğünce 16-21 Ağustos'ta fen bilimleri, matematik ve bilişim teknolojileri alanlarında görev yapan öğretmenlere yönelik "Eğitimde İnovasyon İçin Tasarım Odaklı Düşünme" mesleki gelişim programı düzenlendi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Tekrar temelli bir bakış açısı yerine, sürekli yeni ve karşılaşılmadık durumlarda nasıl bir tavır ve tutum takınacağımızın muhakkak suretle öğretmenlerimiz tarafından içselleştirilmesi lazım" dedi.
Bakan Selçuk, eğitim konusunda yerel bir bakış açısıyla hareket etmediklerini belirterek, mesajı insan olan her meselenin evrensel bir çıkışa sahip olduğunu, daha sonra milletlere göre şekillendiğini söyledi.
"Eğitim ekip işi"
Milli Eğitim Bakanlığının da tasarım odaklı bir düşünce etrafında şekillenmesinin öneminden bahseden Selçuk, şöyle konuştu:
"2023 Eğitim Vizyonu, bu manada bütün eğitimsel alt sistemlerin birbiriyle ilişkilendirilmiş biçimde, eş güdümlü ve eş zamanlı olarak bir süreci hayata geçirme yaklaşımını taşıyor. Eğer bütün sistemlerin, alt sistemlerini ve bileşenlerini birlikte tasarlamaz ve tasavvur etmezsek her bir alt sistem diğerlerinden kopuk olarak gelişme seyri yaşar ama bu genellikle verimsizlikle neticelenir."
Kaynakların en iyi şekilde değerlendirilmesi için çalıştıklarını belirten Selçuk, "Bu meseleyi, öğretmen arkadaşlarımızla öncelikli olarak ele almamızın temel sebebi eğitimin ekip işi olduğuna inanmamız. Ankara'dan gönderilen genelge ya da talimatların, bir duygudaşlık yaratması söz konusu olmuyor. O sebeple 'Prof. Dr. Ziya Selçuk' demiyoruz, 'Ziya Öğretmen' diyoruz çünkü bu mesele akademisyenlikten önce bir öğretmenlik meselesidir" dedi.
Üretken bir bakış açısı
Bakan Selçuk, her an yeniden tazelenen ve canlanan varoluşsal bir yapı içinde olduklarını vurgulayarak, insanların bu yapıya uyum sağlayabilmek için her an yeniden üreten, tasarlayan, hayal eden bir bakış açısıyla hareket etmeleri gerektiğini söyledi.
"Eğitimde İnovasyon İçin Tasarım Odaklı Düşünme" mesleki gelişim programını büyüyecek bir tohum olarak gördüğünü anlatan Selçuk, şöyle konuştu:
"Bütün okullarımızda tasarım odaklı düşünme anlayışının gelişmesiyle ilgili bir ümidimiz var. Bu yüzden, fen bilgisi, matematik, bilişim teknolojileri gibi alanlardaki öğretmenlerimiz ile taze başlangıç yapalım ve ortaya çıkacak yapının ölçeklendirilmesi anlamında yeni çalışmalarımız olsun istedik. Bütün Türkiye'ye hemen yapmak zorunda değiliz. Altyapısı hazır olan, bizim rahatlıkla uygulama imkanı bulabileceğimiz iş ve işlemleri yapalım. Aniden bütün ülkenin eğitim sistemine yönelik çalışmalara girmeyelim istiyoruz."
"Müttefiklerimiz öğretmenler ve okul yöneticileridir"
Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı ise, Türkiye ve dünyadaki reform çalışmalarının birçoğunun öğretmen ve okul yöneticilerinin bilgi, beceri ve mesleğe adanmışlığıyla ilgili olduğunu anlattı.
Öğretmen ve okul yöneticilerinin eğitimin başat aktörü olduğunu söyleyen Boyacı, "Ne kadar iyi okullar yaparsanız yapın, ne kadar mükemmel teknolojileri sınıflara taşırsanız taşıyın, getirdiğiniz tüm yenilikler, öğretmenlerin ilgisi, algısı, bilgisi, mesleğe adanmışlığı ve temel becerileri kadar çocuklara nüfuz ediyor. O zaman stratejik olarak yapacağımız reformda müttefiklere ihtiyacımız var. O müttefiklerimiz öğretmenler ve okul yöneticileridir" dedi.
Eğitimde inovasyon için tasarım odaklı düşünme
Bu çerçevede eğitici eğitimi alan 80 öğretmenin görev yaptıkları illerde diğer öğretmenlere eğitim vermesi planlanıyor.
Stanford Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden Joseph Makokha, Stanford Üniversitesi Öğrenme Deneyimi Tasarımcısı Marie Trudelle ve Hacettepe Üniversitesinden Prof. Dr. Gültekin Çakmakcı tarafından verilen eğitimler ile öğretmenlerin içerik geliştirme konusunda donanımlı hale gelmeleri amaçlanıyor.
Kaynak: AA