Milli Eğitim Bakanlığı, iş dünyası ile birlikte planlanan eğitimleri almış meslek lisesi öğrencilerine istihdamda öncelik tanınacağının müjdesini verdi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da mesleki ve teknik eğitimde atılan adımları anlattı. Selçuk, Milli Eğitim Bakanlığı olarak 2023 Eğitim Vizyonu'nu açıkladıktan sonra mesleki ve teknik eğitimde kısa sürede çok önemli adımlar atıldığını söyledi. Ayrıca, yıllardan beri şikayet edilen konularda sorunları çözen mevzuat değişikliklerinin birer birer yürürlüğe girdiğini anlattı.
Bakan Selçuk, diğer taraftan mesleki eğitim verilen tüm alanlarda sektörlerle sıkı bir iş birliği seferberliği başlattıklarını belirtti.
Mesleki ve teknik eğitim kapsamındaki üretimde hazine kesintisinin yüzde 15'ten yüzde 1'e düşürüldüğünü hatırlatan Selçuk, şöyle konuştu:
"Bu konuda okullarımızda hazine kesintisinin yüksek olduğundan şikayet vardı. Maliye ve Hazine Bakanlığımız ile konuyu ayrıntılı değerlendirdik, mesleki ve teknik eğitime bağlı okullarda uygulamalı eğitimi güçlendiren döner sermaye kapsamında yapılan üretimin teşvik edilmesi amacıyla gelirin hazine kesintisinin yüzde 15'ten yüzde 1'e düşürülmesi sağlandı."
Ulusal meslek standartları ve ulusal yeterliliklerle uyumlu
Mesleki ve teknik eğitimde müfredatın sürekli güncellenmesinin önemini vurgulayan Selçuk, bu konuda öğretimi yapılan tüm alan ve dal programlarının Ulusal Meslek Standartları ve Ulusal Yeterliliklere uyumu konusundaki çalışmanın geçen yılın ekim ayında tamamlandığını belirtti.
Selçuk, bu çalışma ile mesleki ve teknik Anadolu liselerinde uygulanan 54 alan ve 199 dal programının ve mesleki eğitim merkezlerinde eğitimi verilen 27 alan ve 142 dal programının tamamının yürürlüğe giren ulusal meslek standartları (209 UMS) ve ulusal yeterliliklerle (161 UY) uyumlu hale getirildiğini açıkladı.
Tüm sektörlerle güçlü iş birliği
Bakan Selçuk, mesleki ve teknik eğitimin doğası gereği sektörle yakın iş birliği gerektirdiğinin altını çizerek, bu konuya sistematik yaklaştıklarını vurguladı.
Geleceğin güçlü Türkiyesi için nitelikli teknik elemanlar yetiştirmek üzere tüm hazırlıkları tamamladıklarına dikkat çeken Selçuk, şunları söyledi:
"Bakanlık olarak meslek liselerindeki tüm alanlarda iş dünyası ile iş birliği yaptık. Meslek liselerinde 53 alanda iş dünyası ile imzalanmış 128 protokol yürütüyoruz. Sektörle birlikte planlanan eğitimleri almış meslek lisesi öğrencilerimize istihdamda öncelik tanınacak. Dolayısıyla bu yıl tercih yapacak öğrencilerimize mesleki ve teknik eğitimi bir alternatif olarak düşünmelerini tavsiye ediyorum."
Selçuık, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında 54 farklı alanda mesleki ve teknik eğitim verildiğini anlattı. Ayrıca, 2018 yılı eylül ayına kadar mesleki ve teknik eğitimde geçmiş yıllarda imzalanmış ve yürürlüğü devam eden, sektörle 34 alanda imzalanmış 79 iş birliği protokolünün bulunduğunu, bu tarihten sonra süreci daha sistematik bir şekilde yönettiklerini söyledi.
Son 7 ayda 53 alanda 49 yeni iş birliği protokolü imzaladıklarını belirten Selçuk, "İSO, İTO, İTÜ ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile İstanbul'daki mesleki ve teknik eğitimin güçlenmesi ile ilgili protokol, TOBB ile 81 ildeki 81 mesleki ve teknik Anadolu lisesini kapsayan protokol, 49 yeni protokolden sadece iki örnek. Benzer şekilde ASELSAN ve İTÜ mesleki ve teknik Anadolu liselerinin kurulması ve Savunma Sanayi Başkanlığımız ve HAVELSAN ile iş birliklerimiz yeni alanlardaki yaklaşıma güzel örnekler oluşturuyor" dedi.
Bakanlıklarla iş birliği
Mesleki ve teknik eğitimde, sadece sektörle iş birliklerini güçlendirmediklerini, aynı zamanda diğer bakanlıklarla da bu konuda çok önemli adımlar attıklarını vurgulayan Selçuk, şöyle konuştu:
"Bu konuda ilk adımı Kültür ve Turizm Bakanlığımızla attık ve turizm alanında nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere çok önemli bir iş birliği başlattık. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, Adalet Bakanlığımız, Sağlık Bakanlığımız ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızla ilgili alanlardaki iş birliklerimizi güçlendirdik. En son Gençlik ve Spor Bakanlığımızla Spor liselerini de içerecek şekilde kapsamlı bir iş birliği başlattık."
Bakan Selçuk, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında yaptıkları iyileştirme alanlarına yönelik toplantılarda en fazla şikayet konusunun bu okullardaki müdürlerin mesleki ve teknik alan dışı olması konusu olduğunu söyledi. Aynı zamanda, yönetmelik değişikliğiyle mesleki ve teknik eğitim kurumlarına müdür atanmasında, alan öğretmeni olma şartını getirdiklerini vurguladı.
Tematik mesleki ve teknik Anadolu liselerindeki imkanların ve alt yapının oldukça iyi olduğunu belirten Selçuk, sadece tek bir alanda eğitim verilmesi kısıtı nedeniyle bu okullarda kapasite olmasına rağmen öğrenci sayısını artıramadıklarını anlattı. Selçuk, bu konuda da düzenleme yaptıklarını anlattı.
Kalfalık ve ustalık sınavları artık iki ayda bir
Bakan Selçuk, mesleki ve teknik ortaöğretim kurumları dışında olanların hayat boyu öğrenme kapsamında kalfalık ve ustalık sınavlarına erişimlerinin önemini vurguladı.
Düzenlemelerle, toplu olarak yılda iki kez yapılan kalfalık ve ustalık belgesi sınavlarının artık iki ayda bir yapılabileceğini belirten Selçuk, bazı il ve mesleki eğitim merkezlerinde bu sınavların her ay yapılmasına da imkan sağlandığını anlattı.
Bakan Selçuk ayrıca teorik sınavın e-Sınav olarak ilk uygulamasını da geçen ay Ankara'da yaptıklarını söyledi.
Selçuk, mesleki ve teknik eğitimde attıkları adımların sürdürülebilirliğini sağlamada en önemli alanın mesleki ve teknik alan öğretmenlerinin iş başı ve mesleki gelişim eğitimi olduğunu belirterek, "2019 yılında 8 bin 400 öğretmenimizi kapsayan çok sayıda iş başı ve mesleki gelişim eğitimini bir paket halinde uygulamaya koyduk. 2019 yılının ilk dört ayında bu kapsamda bin 723 öğretmenin iş başı ve mesleki gelişim eğitimi tamamlandı" bilgisini verdi.
Mesleki ve teknik eğitimde "Kalite Güvence Sistemi" dönemi
Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında kalitenin artırılması için önemli bir adım attıklarını da hatırlatan Selçuk, şunları anlattı:
"Mesleki ve teknik eğitim kurumları kalite güvencesi yönergesini ilk kez hazırladık ve yürürlüğe soktuk. Kalite güvencesi yönergesine göre mesleki ve teknik ortaöğretim kurumları yılda bir kez kendi öz değerlendirme raporunu hazırlayacak. Öz değerlendirme raporu her okulun kendi imkanları ve belirlenen temalarda hedeflerini, hedeflerine ulaşma süreçlerini, bu süreçleri nasıl iyileştirecekleri ve hedefler doğrultusunda yaptıklarını kanıta dayalı bir şekilde içerecek. Mesleki ve teknik eğitim kurumları beş yılda en az bir kez kurumsal dış değerlendirmeye tabi tutulacak. Yönergeye göre kurumsal dış değerlendirme ekibinde sektör temsilcileri de bulunabilecek."
Kaynak: AA