Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bazı vakıf üniversitelerinin Ar-Ge faaliyetleri ile reklam-tanıtım giderleri için ayırdıkları bütçe arasında çok büyük fark tespit edilmesi üzerine harekete geçti.
YÖK tarafından temmuzda açıklanan Vakıf Yükseköğretim Kurumları 2019 raporunda da söz konusu kurumlarda toplam öz kaynaklı Ar-Ge bütçesinin 41 milyon 399 bin 81 lira olduğu, reklam-tanıtım için ise toplamda 219 milyon 476 bin 23 lira ayrıldığı tespitine yer verildi.
Bazı vakıf üniversitelerinin Ar-Ge faaliyetleri ile reklam-tanıtım giderlerine ayırdıkları bütçe arasında çok büyük fark olması üzerine harekete geçen YÖK, yükseköğretim sisteminin önemli bir parçası olan vakıf yükseköğretim kurumlarının Ar-Ge faaliyetlerini artırıcı ve geliştirici tedbirler alarak, ulusal ve uluslararası çalışmalara katkıda bulunmasını sağlamak amacıyla yeni bir çalışma başlattı.
"Öğrenci gelirinden elde edilen kaynaklarda Ar-Ge'ye öncelik verilmeli"
YÖK'te bu kapsamda, vakıf yükseköğretim kurumlarının bütçelerinin oluşturulması ve kullanılmasında kurumun misyon ve vizyonuna uygun kaynak kullanımının sağlanması, öğrenci gelirlerinden elde edilen kaynakların eğitim-öğretim ve Ar-Ge faaliyetlerine öncelik verilerek harcanması gerektiği değerlendirildi.
Ayrıca yanlış yorumlamaya ve suistimale açık reklam-tanıtım, danışmanlık harcamaları ile sponsorluk ve bağış harcamalarının uygun olmayan kaynak aktarımı olarak kullanımına zemin oluşturulmaması için konuyla ilgili nesnel ve ölçülebilir kriterler ortaya konulması gerektiği belirtildi.
Öğrenci gelirinin en az yüzde 1'i kadar toplam Ar-Ge bütçeleri olacak
Söz konusu değerlendirmeler neticesinde, YÖK'ün 4 Temmuz'da düzenlenen Genel Kurul toplantısında vakıf üniversitelerinin toplam öğrenci gelirinin en az yüzde 1'i kadar Ar-Ge bütçesinin olmasına karar verildi.
YÖK tarafından yükseköğretim kurumlarına da bildirilen karar, müstakil vakıf meslek yüksekokulları haricindeki vakıf yükseköğretim kurumlarının tamamını kapsayacak.
Reklam-tanıtım giderleri, öğrenci gelirinin yüzde 1'ini aşamayacak
Bu karar kapsamında, dış kaynaklı Ar-Ge bütçesi de toplam Ar-Ge bütçesinde yer aldığından, üniversiteler öz kaynaklı Ar-Ge'ye zorlanmayacak, dış kaynak bulmaları da hesaba katılacak.
Toplantıda, ayrıca vakıf yükseköğretim kurumlarının reklam-tanıtım giderlerinin toplam öğrenci gelirlerinin yüzde 1'ini aşmaması kararı da alındı.
Ar-Ge bütçesi ve burs oranları yüksek olana "pozitif ayrımcılık"
Toplantıda alınan kararlarda, öz kaynaklı Ar-Ge bütçesi yüksek olanlara reklam-tanıtım giderleri limitinde ayrıcalık tanındı. Buna göre, öz kaynaklı Ar-Ge harcamaları öğrenci gelirinin yüzde 1'inin üzerinde olan vakıf üniversitelerinde en fazla öz kaynaklı Ar-Ge harcamaları kadar reklam-tanıtım harcaması yapılabilmesine karar verildi.
Ön lisans ve lisans düzeyindeki programlarının her birinde en az yüzde 20 tam burslu öğrencisi bulunan ve herhangi bir ad altında bu tam burslu öğrencilerden eğitim öğretim süreçlerine yönelik ücret talep etmeyen vakıf yükseköğretim kurumları da reklam-tanıtım ve Ar-Ge hesaplamaları için belirlenen oranların kapsamı dışında bırakıldı.
Genel Kurul toplantısında alınan kararlar, vakıf üniversitelerinin bütçe planlamalarını yaptıkları göz önünde bulundurularak, 2021-2022 eğitim-öğretim döneminden itibaren geçerli olacak.
İlgili yükseköğretim kurumu tarafından birim veya program açma talepleri ile kontenjan taleplerinin değerlendirilmesinde ise söz konusu kriterlere uyum göz önünde bulundurulacak.
Olumsuz algının yıkılması amaçlanıyor
Söz konusu kararların alınmasında, vakıf yükseköğretim kurumları hakkında son zamanlarda gittikçe artan olumsuz algının giderilmesi, Ar-Ge'ye, niteliğe önem veren bazı vakıf üniversitelerinin bu konuyu YÖK'e şikayet konusu yaparak, taşımaları da rol oynadı.
Kararlar, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nda yer alan, "Yükseköğretim kurumları olarak yüksek düzeyde bilimsel çalışma ve araştırma yapmak, bilgi ve teknoloji üretmek, bilim verilerini yaymak, ulusal alanda gelişme ve kalkınmaya destek olmak, yurt içi ve yurt dışı kurumlarla iş birliği yapmak suretiyle bilim dünyasının seçkin bir üyesi haline gelmek, evrensel ve çağdaş gelişmeye katkıda bulunmaktır." hükmü göz önünde bulundurularak alındı.
Kaynak: AA