Türkiye’de yükseköğretim sisteminde eğitim gören öğrenci sayısı 8 milyona, üniversite sayısı da 206’ya ulaştı. Yükseköğretim Kuruluna göre sayısal büyüme tamamlandı. Artık kalite ve nitelik üzerinde odaklanılması gerekiyor. Çünkü üniversiteler arttıkça öğrencilerin tercih döneminde daha çok araştırma yapması gerekiyor. Peki, öğrenciler hangi üniversitenin “daha başarılı” olduğunu nasıl anlayacak?
Bunun için Yükseköğretim Kurulu (YÖK), üniversitelerin başarı karnelerini her yıl kamuoyuyla paylaşmaya karar verdi.
“Üniversitelerimiz çeşitlendi, farklılaştı, sayıları arttı, rekabet gerekiyor” diyen YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, rekabetin sonucunda da başarının gözlemlenmesi, ölçülmesi ve topluma objektif bir şekilde açıklanması gerektiğini söylüyor.
“Üniversitelerin değerlendirilmesi 5 ana başlıkta 42 göstergede olacak. Bu göstergelere ait 2018 yılı verileri ile üniversitelerimiz ölçülecek ve değerlendirilecek. Her bir üniversitenin geçen bir yıl içindeki performansının değerlendirilmesi yılın başında açıklanacak."
Üniversitelerin başarıları farklı alanlarda ölçülecek
Mezun olan doktora öğrenci sayısı, üniversitenin doluluk oranı, ulusal ve uluslararası hakemli dergilerde yayımlanmış makale sayısı, sonuçlanan patent sayısı…
Bunlar, ana kriterlerin altında yer alan 42 göstergeden sadece birkaçı. Diğerleri ise şöyle sıralanıyor:
"Mezunların KPSS ve ALES gibi merkezi sınavlardaki başarıları, teknokent projelerine katılan öğrenci sayısı, YÖK, TÜBA, TÜBİTAK Bilim, Teşvik ve Sanat Ödülleri sayısı, YÖK 100/2000 Projesi kapsamındaki öğrenci sayısı, üniversitenin dünya veya bölgesel akademik başarı sırası, yabancı uyruklu öğrenci sayısı, yabancı uyruklu doktoralı öğretim elemanı sayısı, üniversite öğretim elemanlarının aldığı uluslararası fonlara dayalı proje sayısı, Ar-Ge'ye harcanan bütçenin toplam bütçeye oranı, endüstri ile ortak yürütülen proje sayısı, genel bütçe dışında üniversiteye kazandırılan bağış ve fon miktarı, başta engelliler olmak üzere sosyal sorumluluk projeleri, sıfır atık, yeşil kampüs ve çevrecilik alanlarında varsa ödülleri gibi göstergeler."
Amaç adalet temelli rekabet ortamı oluşturmak
Kriterler arasında yer alan başlıklardan biri de üniversitelerdeki doluluk oranları. Bu durumda üniversitelerin, yetkili kurullar ile birlikte Yükseköğretim Kurulundan talep edecekleri programları ve kontenjanlarını belirlemesi lazım.
Ayrıca başlangıçta bütün üniversitelerin belirlenen 5 alanda da başarılı olması beklenmiyor. Ancak bir üniversitenin 5 ana alanda da başarı sergilemesi, üniversitenin olgunlaşma ve gelişme düzeyini ortaya koymuş olacak.
Bu göstergelerin amacı yükseköğretim kurumları arasında adalet temelli rekabet ortamı oluşturmak ve bu rekabetin nesnel ve ölçülebilir başarı kriterlerini ortaya çıkarmak.
Veri girişleri için dijital sistem
Elektronik ortamda veri girişlerinin yapılacağı bir sistem kuruldu. Üniversitelerden de belirlenmiş göstergelere ait 2018 verilerini sisteme girmesi istenecek. Kriterlerin bazı kısımları Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi, bazı kısımları YÖKSİS, bazı kısımları da üniversiteler tarafından girilecek.
Daha sonra belirli dönemlerde veriler sistemden çekilerek “Üniversite İzleme Raporları” oluşturulacak. Bu sayede yükseköğretim sisteminin genel durumu ortaya koyulacak. Bu raporlar sistematik bir şekilde açıklanacak. İlk raporun 2020 yılında kamuoyuyla paylaşılması planlanıyor.
Üniversitelere karne verilse de Yükseköğretim Kurulu, belirlenen ana başlıklar içerisinde herhangi bir sıralama yapmayacak.