Türkiye’de Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 2012 yılında yayımlanmasıyla başlayan "arabuluculuk", başta işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklar olmak üzere mahkemelerin dosya yükünü hafifletecek.
Önümüzdeki aylarda, işçi alacağı ile işe iade talebiyle açılacak davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmanın zorunlu hale getirilmesi ve bu zorunluluğun yerine getirilmemesi halinde açılacak davaların dava şartı eksikliğinden reddedilmesine yönelik bazı düzenlemelerin yapılması planlanıyor.
Bu sayede bir taraftan Türkiye’de arabuluculuk yaygınlaşacak ve yargının yükü hafiflemiş olacak, öte yandan taraflar çok daha hızlı ve az maliyetli çözüme ulaşabilecek.
Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan FU Gayrimenkul Yatırım Danışmanlık Genel Müdür Yardımcısı Suat Dolu, arabuluculuğun uzun yıllardır dünyada yaygın olarak uygulanmakta olduğunu belirterek, işçi ve işveren arasında sözleşmelerden doğan anlaşmazlıkların ve tüketici anlaşmazlıkları gibi birçok konudaki uyuşmazlıkların, tarafların mahkemeye gitmeden çözülebildiğini söyledi.
Dolu, "İşçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklarda arabuluculuğa başvurunun bir dava şartı olması konusundaki tasarının önümüzdeki aylarda meclise gelmesini bekliyoruz." ifadesini kullandı.
Türkiye'de arabuluculuk sistemiyle bugüne kadar 8 bin davanın çözüme kavuştuğunu bildiren Dolu, "Tasarıdaki işçi alacağı ile işe iade talebiyle açılacak davalarda arabuluculuğa başvurunun bir dava şartı olması ile yılda 400 binden fazla dosya çok kısa sürede çözülebilecek." dedi.
Arabuluculuğun avantajlarına değinen Dolu, şunları kaydetti:
"Arabuluculuk yönteminde arabulucunun hüküm verme yetkisi bulunmuyor. Aslına bakarsanız taraflar kendi çözümlerini kendileri getiriyor. Arabulucu ise kişiler arasında iletişimi sağlayarak ve sistematik yöntemler kullanarak konunun çözüme ulaşmasını kolaylaştırıyor. Türkiye’de arabulucu olmanın ön şartlarından birisi, 5 yıllık deneyime sahip Hukuk Fakültesi mezunu olmak olduğu için, arabulucu, tarafsız ve bağımsız bir hukukçu olarak adil bir biçimde müzakereleri yönetiyor. Ancak arabulucu haklı ve haksızı belirlemiyor. Aksine aradaki uyuşmazlığı iki tarafının da eşit menfaatine olacak biçimde mümkün olan en hızlı ve az maliyetli şekilde çözümlemeye çalışıyor. Öte yandan, arabuluculuk yönteminde taraflar bir araya gelerek bir masa etrafında birleştiği için, arabuluculuğun kişiler arasındaki ilişkileri belli bir oranda düzelttiği ve iletişimin devamını sağladığı bir gerçek. Ayrıca arabuluculuk yönteminde gizlilik de en önemli avantajlardan biri."
"Arabuluculuk ile anlaşmazlıklar hem hızlı hem az maliyetle çözülüyor"
Suat Dolu, sundukları hizmetlere ilişkin olarak, "Biz şirket olarak, aralarında arabulucuların da bulunduğu 690'a yakın avukatla iş birliği halinde faaliyetimizi yürütüyoruz. Bahsi geçen avukat ve arabulucuların, arabuluculuk faaliyetlerini yürütebilecekleri uluslararası standartlarda toplantı odaları, sekreterya hizmetleri gibi ihtiyaçları olduğunu fark ettik. Arabuluculuğun toplumsal barışa ve adalet sistemimize yapabileceği katkıları göz önüne alarak bu işin içinde en azından destek hizmeti sağlamak kapsamında bulunmak istedik.
Arabuluculuk için avukatların, arabulucuların ve uyuşmazlık taraflarının kullanımına sunduğumuz toplantı odalarını ve diğer ek hizmetleri tasarlarken bu konudaki dünya örneklerini inceledik ve öne çıkan merkezler ile irtibat kurarak sürece en uygun ortamı oluşturmaya gayret ettik. Uluslararası standartlara göre dizayn edilmiş, tarafsız odalarda toplantı imkanıyla birlikte sekreterya hizmeti de vereceğiz." şeklinde konuştu.
Dünyadaki uygulamalarda, arabuluculuk faaliyetleri için profesyonel şirketler tarafından kurulan arabuluculuk merkezleri bulunduğunu bildiren Dolu, bu merkezlerin genellikle ticaret hukuku gibi bazı alanlarda uzmanlaşmış olduğunu söyledi.
Dolu, Türkiye'de de arabuluculuk daha fazla yaygınlaştığında, konusunda uzmanlaşmış merkezler veya sadece destek hizmetleri veren merkezlerin de beklenen bir ihtiyaç haline geleceğini vurguladı.
Arabuluculuk ile her iki tarafın da kazançlı çıkmasının amaçlandığı vurgulayan Dolu, arabuluculuk ile anlaşmazlıkların hem hızlı hem de daha az maliyetle çözüldüğünü aktardı.
Dolu, arabulucunun alacağı ücrete ilişkin ise şunları kaydetti:
"Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi var. Bu tarifede belirlenen ücretlerin altında arabuluculuk ücreti kararlaştırılamıyor. Planlanan tasarı kanunlaşıp işçi alacağı ile işe iade talebiyle açılacak davalarda dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale getirilirse, tarafların arabulucu huzurunda anlaşmaları halinde, arabuluculuk ücreti, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde karşılanacak.
Tarafların arabulucu huzurunda anlaşamaması halinde ise, arabuluculuk görüşmelerinin ilk iki saatlik bölümü Hazineden, iki saati aşan kısmı ise aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde, Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesine göre karşılanacak. Böylelikle taraflar, maddi yükün bir bölümünden de kurtulmuş olacaklar ve dava yolundan daha az maliyetle sorunlarını anlaşarak çözecekler."