Kışı, beklentinin altında aldığı kar yağışıyla geçiren ovada, bitkinin gelişim dönemi olan şubat ayında da istenen seviyede yağış gerçekleşmedi.
İlkbaharın başından itibaren alınan yağışlar ovada sevinçle karşılandı.
Konya Ticaret Borsası (KTB) Başkanı Hüseyin Çevik, hububat ekiminin yapıldığı aylarda yağışların istenen seviyede gerçekleşmediğini söyledi.
Konya Ovası'nda, 2,5 milyon hektar alanın 900 bin hektarının sulanabildiğini ifade eden Çevik, "Kar yağışları istenen seviyede gerçekleşmedi. Bölgemizdeki nisan-mayıs yağışları bitki gelişimi için çok faydalı oldu. Bunu arazide de gözlemliyoruz. Kıraç alanlarda arpa ve buğday ekimi yapılıyor. Bu alanlardaki bitki gelişimi de sulak alanlardaki kadar gelişim sağlamış durumda" dedi.
Çevik, İç Anadolu'da geçen yıla göre buğday ve arpa ekim alanlarında yüzde 5 ile 7 arasında bir artışın olduğunu, bunun yalnızca kıraç alanları değil, sulak alanları da kapsadığını belirtti.
Alınan yağışlarla çiftçinin yüzünün güldüğünü ifade eden Çevik, şunları kaydetti:
"Mayıs ayındaki yağışlar 50 milimetrenin üzerine çıktı. Belki ocak-şubat aylarındaki kar yağışı azdı ama nisan-mayıs yağışları iyiydi. Son 15-20 yılın ortalamasının üzerinde bir yağış aldık. Ulusal Hububat Konseyinin raporlarına baktığımız zaman, buğdayda bu yılki rekoltenin geçen yıldan az olmayacağını ön görebiliyoruz. (Ülke genelinde) Bu rakamın yine 20 milyon tonun üzerinde olacağını tahmin ediyorum. Aşağı yukarı 7,5 ile 8,5 milyon ton civarında da arpa üretimi bekliyoruz."
"Çiftçi bu bahar yağışlarından son derece memnun"
Altınekin Ziraat Odası Başkanı Bekir Kağnıcıoğlu ise nisan-mayıs aylarında toprakla buluşan yağışların uzun yıllar ortalamasının üzerinde olduğunu dile getirdi.
Bu dönemde alınan yağışların hububata çok faydalı olduğuna işaret eden Kağnıcıoğlu, "Konya Ovası'nda en yoğun zirai faaliyetin yapıldığı Altınekin'de son 2 ayda metrekareye 150 milimetrenin üzerinde yağış düştü. Bitkinin suya en çok ihtiyaç duyduğu yağışları nisan-mayıs aylarında fazlasıyla aldık. Bu da rekolteye çok iyi yansıyacak. Çiftçi de bu bahar yağışlarından son derece memnun" ifadelerini kullandı.
Trakya'yı kuraklıktan çıkardı
Bahar yağmurları tüm yurtta olduğu gibi Trakya'da da kurak geçen günlerin sona ermesini sağladı.
Türkiye geneli nisan yağışları, normalinin ve geçen yıl aynı aydaki yağışların üzerinde gerçekleşti.
Nisan yağışları, geçen yıla göre yüzde 100'den fazla artış gösterdi. Nisan ayı normali 57,5 kilo olan, geçen yıl aynı dönemde metrekareye 24,5 kilo düşen yağış, bu dönem 86,8 kilo gerçekleşti.
Tüm yurtta olduğu gibi, kurak bir sonbahar ve kış geçiren Trakya'da, yağışlarla kuraklık tehlikesi ortadan kalktı.
Meteoroloji Genel Müdürlüğünce yayımlanan kuraklık analizi haritalarında son aylarda kahverenginin tonlarıyla gösterilen Trakya, son yayımlanan kuraklık haritasında normal ve hafif nemli seviyeye yükseldi.
Bahar yağışları öncesi 24,12, 9 ve 6 aylık raporlarda Trakya yer yer çok şiddetli kurak, şiddetli, orta kurak, kurak olarak değerlendirilirken, son 2 yılda orta kurak ve kurak günler geçiren Edirne son yağışlarla kuraklık derecelendirmesinden çıkarıldı.
Buğdayda rekolte beklentisi yükseldi
Ulusal Hububat Konseyi (UHK) Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu (TUSAF) tarafından düzenlenen 17. Uluslararası Kongre ve Sergisi'nde, Türkiye Buğday Piyasaları ve Geleceğe Dönük Beklentiler konulu oturumda konuştu.
Taşpınar, küresel buğday üretiminin bu sene önceki yıla göre 1,5 milyon artışla 789,8 milyon tona ulaşacağının tahmin edildiğini vurguladı.
Türkiye'de ise buğday ekiminden sonra 6 ay boyunca yağışların az seyrettiğine işaret eden Taşpınar, mart ayından sonra yağışların artarak devam ettiğini hatırlattı.
Taşpınar, ilkbahar aylarının ülke genelinde yağışlı geçiyor olmasının rekolte beklentisine olumlu yansıdığının altını çizerek, şunları söyledi:
"Bölgesel değerlendirmeler ışığında bu üretim sezonundaki rekoltenin, uzun yıllar ortalaması olan 20 milyon tona göre yüzde 3,75 artarak 20 milyon 750 bin ton olarak gerçekleşebileceğini tahmin ediyoruz. Toprak Mahsulleri Ofisinin buğday alım fiyatlarının hem üreticiyi hem sanayiciyi hem de tüketiciyi gözeteceğinden bir şüphemiz yok. Daha önce açıklanan fiyatlar bu şekilde olmuştu. Hasat dönemi öncesinde çeşitli maliyet ve fiyat değerlendirmeleriyle üreticilerimizin kafalarını karıştırmanın bir faydası yoktur."
Sürdürülebilir buğday üretimi için su yetersizliği olan havzalara dış havzalardan su getirme projelerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine dikkati çeken Taşpınar, buğdayda gelir koruma sigortasının ülke çapında uygulanmasının üreticiye fayda sağlayacağını anlattı.