Koronavirüs tüm dünyayı sarmadan önce Türk baklavası hem iç piyasada en çok rağbet gören tatlılardan biriydi, hem de ülkemize gelen turistlerin gözdelerindendi.
Pandemi önce dünyanın farklı bölgelerini vurdu. Ülkeler kapıları kapattı. ‘Türkiye’de süreç nasıl olacak?’ diye düşünürken Mart 2019’da ilk vaka görüldü. Gerisini bu satırları okuyanlar da çok iyi biliyor… Sürekli artan vakalar, maalesef ölümler ve ‘yeni normal’ olarak adlandırılan bir dönem.
Bahsettiğimiz dönemde milyonlar evlerine hapsolmuşken haliyle kimi alanlar çok sancılı süreçler geçirdi. Yeme içme başta olmak üzere birbirinden farklı sektörlerde ‘kıyamet senaryosu’ yaşandı, o dönemde baklava üreticileri de hayli zor günler geçirdi.
Kötü günler geride kaldı
Baklava ve Tatlı Üreticileri Derneği (BAKTAD) Başkanı Mehmet Yıldırım ile pandemi döneminin farklı zaman dilimlerinde çeşitli haberler yaptık. Salgının başında ilk hedefleri sektörden kimsenin ‘iflas bayrağı çekmemesi’ idi ve bunu büyük ölçüde başardılar.
Ramazan Bayramı döneminde konuştuğumuzda ise sektörün hareketli olduğundan bahsetmiş, o süreçteki kısmi açılma’ ile bir nefes alabildiklerini anlatmıştı.
Kurban Bayramı dolayısıyla bir kez daha aradık BAKTAD Başkanı Yıldırım’ı… Çünkü Türkiye pandeminin başından bu yana belki de ilk kez ‘en normal’ ve uzun süreli tatilini yaşayacaktı. Aşılamalar artmış, kurallar esnetilmiş, bayram öncesi özellikle tatil yerlerinde rezervasyonlar tamamen dolmuştu.
Telefonu açtığında ilk olarak ‘Kötü günler geride kaldı’ dedi Mehmet Yıldırım ve sektörün bu bayramı nasıl geçirdiğini anlatmaya başladı…
Misafirliğe gitmek yerine tatili tercih ettik
Bu bayramda baklava üretiminde ve haliyle tüketiminde pandemi döneminin rekorunun kırıldığını söyleyen Yıldırım’a göre bu süreçte oteller öne çıktı.
Türk insanının bayram ziyaretlerini halen önemsediğini, bayramlaşmaya giderken bir kutu baklava götürmenin de bu geleneklerden biri olduğunu anımsatan Yıldırım, uzun bir aradan sonra nispeten normal geçen tatilin bu alışkanlığı da değiştirdiğini söyledi.
Yıldırım’a göre insanlar çok uzun zamandır böyle bir dönemin hayalini kurdu. Şartlar uygun olunca da bayramı tatil yörelerinde geçirmeyi tercih etti.
En yüksek talep otellerden geldi
Bu durumun sektör için ne anlama geldiğini merak ediyoruz… İstanbul’dan bir örnek vererek cevaplamaya başlıyor Mehmet Yıldırım ve “Koca kent bomboş… Sadece İstanbul değil, diğer büyük şehirler için de durum aynı. İnsanlar Ege’de, Akdeniz’de tatil yerlerine akın etti. Biliyorsunuz bahsettiğimiz bölgeler aynı zamanda otellerin çok yoğun olduğu alanlar. Oteller tamamen doldu. Dolayısıyla o taraftan da baklava ve diğer tatlılara yönelik ciddi bir talep oluştu. Günlük 2 bin 500 ton ile 3 bin ton arası bir tüketimden bahsediyoruz. Pandemi döneminde kırılan üretim rekorunun anahtarı otellerdeydi” bilgisini paylaşıyor.
Rekoru her şekilde kırardık
BAKTAD Başkanı Yıldırım burada ilginç bir ayrıntıdan daha bahsediyor… Her ne kadar otellerin doluluğu en önemli etken olsa da, "Eğer tatil erken başlamasa da rekoru kırardık. Bu kez rekorun anahtarı otellerde değil İstanbul’da olurdu. Ama yine de rekor kırılırdı” diyor. Sebebini soruyoruz, Mehmet Yıldırım anlatıyor:
“Çünkü 18 aya yakın bir zamandır insanlar çok zorlu süreçlerden geçti. Yeni yeni normale dönüyoruz. Biz millet olarak güzel yemekler yemeyi, sosyal bir ortamda arkadaşlarımızla oturmayı seviyoruz. Tatlı da bu buluşmaların gözdelerinden biri. Yemek ne olursa olsun hemen her masada sonrasında tatlıyı görürsünüz.
Baklava ve diğer tatlılar insanlara pandemi öncesini hatırlatıyor… Yeniden normalleştiğimiz bu dönemde baklavanın tercih edilmesinin böyle tarafı da var. İnşallah pandeminin etkisi her geçen gün daha da azalır ve ne ülkemiz ne de dünyanın başka bir bölgesi bu süreci tekrar yaşamaz.”