İnternet çağı “gig ekonomi” denilen bir çalışma modelini de beraberinde getirdi.
Özellikle pandemi döneminde yükselişe geçen gig ekonomi, globalleşen dünyada büyümeye devam ederken hemen hemen her yaştan insanın sabit ya da ekstra gelir elde etmesine olanak sağlıyor.
Freelance çalışma modelini bünyesinde barındıran bu modelin artıları olduğu kadar eksileri de göze çarpıyor.
Peki günden güne büyümeye devam eden bu ekonomi modeli tam olarak ne anlama geliyor?
Gig ekonominin avantajları ve dezavantajları
Gig kelimesi, müzik sektöründen gelme bir terim. Kısa süreli işler anlamına geliyor.
Ekonomik anlamda ise çalışanlar açısından geçici iş ya da istihdam ekonomisi olarak tanımlanıyor.
Özellikle pandemi döneminin yarattığı çalışma koşullarında ilgi gören gig ekonominin yükseliş ivmesi günümüzde de artarak devam ediyor.
Freelance çalışma şeklini kapsayan bu modelin avantajları olduğu gibi birtakım dezavantajları da var.
İnsanlar kendilerine ekstra gelir etmeye başladı
Bu dezavantajları “Çalışanların bazı mağduriyetler yaşaması, tek başlarına bir işverenle muhatap olması, sendikal haklarından mahrum kalması veya düzenli bir gelirinin olmaması” olarak sıralıyor İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Murat Adil Salepçioğlu.
Bunlarla birlikte bu yeni çalışmanın bir fırsatlar ekonomisi yarattığını da vurguluyor. Salepçioğlu, esnek çalışma, kişinin kendi kendisine yeni işler geliştirebilmesi, özellikle dijital platformlarda yeni iş imkanlarına ulaşabilmesi gibi artılarının da olduğunu söylüyor.
“Gig ekonomi 2. Nesil internet ile hayatımıza girdi”
Blockchain Uzmanı Bünyamin Emeç, günümüzde özellikle gençlerin bu modelden yararlanmaya başladığını, gelir elde etmek için eski yöntemlerin geçerliliğini yavaş yavaş yitirmeye başladığının altını çiziyor.
“Web 2 yani 2. nesil internet ile hayatımıza giren bu ekonomi modelinde kullanıcılar sosyal medya platformları aracılığı ile kendilerine gelir kapısı elde etmeye başladı” diyor. Kişilerin kariyer yolculuklarının değiştiğine vurgu yapıyor:
“Artık şu dijital dünyada lisans yapmak, bir üniversiteden mezun olmak, bir işte tecrübe kazanıp iş başvurusu yapmak yok gibi bir şey. 16-17 yaşındaki genç çocuklar bir yere kanalize olarak o alan üzerinden internette gelir elde etmeye başladılar.”
Bitcoin, etherium gibi ödeme yöntemlerinin yaygınlaşması ile birlikte web 3’ün hayatımızda daha fazla yer tutacağını söyleyen Emeç, iş verenin çok düşük ücret ve komisyonlar ödediği bu ortamda merkeziyetsiz platformların her geçen gün daha da artacağını belirtiyor.
“Bugün kullandığımız sosyal medya platformlarından tutun da alışveriş sitelerine varana kadar bunların tamamının merkezi olmayan halleri gelecek. Bir patronun bir CEO’nun olmadığı yapılar ortaya çıkacak ve iş yapış biçimimizi bir kez daha değiştirecek.”
En önemli etken “Tasarruf”
Özellikle büyük şirketler hem artan talepleri karşılamak hem de zamandan tasarruf etmek adına günden güne gig ekonominin beslediği freelance çalışma modeline yönelmeye devam ediyor.
Dijital Pazarlama Uzmanı Mikail Gökmen, artık şirketlerin kendi içlerinde sürekli çalışan ekipler olduğu gibi dışarıdan da kendilerinin ve müşterilerinin bazı ihtiyaçlarını freelance çalışanlardan temin ettiklerini söylüyor.
Kendi şirketlerinde de aynı durumun geçerli olduğunu vurgulayan Gökmen, bu durumun şirketler adına hem maliyetten hem de zamandan tasarruf sağladığını dile getiriyor.
“Bir elemanı istihdam edip tam zamanlı ücretini ödediğiniz zaman masrafları ile birlikte yüksek bir maliyet çıkıyor. Ama siz ona günlük ya da aylık 5 saatlik bir çalışma yaptıracağınız zaman çok daha ucuza mal oluyor.
Bu kişi sürekli aynı işi yaptığı için çok daha hızlı yapabiliyor. Dolayısıyla daha profesyonel oluyor. Sizin kendi içerinizde onun bir saatte yaptığı işi belki de üç günde yaptığınız durumlar olabiliyor bu da size çok daha yüksek bir zaman maliyetine sebep oluyor.”