Osman Bağdatlıoğlu, ülkede iklimin sağladığı avantajla 12 ay çiçek üretimi yapabildiğini söyledi.
Antalya, İzmir gibi kıyı kesimlerinin yanı sıra yüksek kesimlerde de yayla çiçekçiliği yapıldığını anlatan Bağdatlıoğlu, ülkede çiçek üretiminin ve buna paralel olarak çiçeğe ilginin arttığını dile getirdi.
Özellikle anneler günü, sevgililer günü ve dünya kadınlar günü gibi özel zamanlarda çiçeğe talebin yoğunlaştığına işaret eden Bağdatlıoğlu, "Çiçek artık sadece çiçekçilerde satılmıyor. Süpermarketler yılın 12 ayı bizden çiçek talep ediyor. Bu da sektörü mutlu ediyor." dedi.
Çiçeğin, barışın, sevginin dili olduğuna işaret eden Bağdatlıoğlu, "Bu sektör doğrudan katma değer yaratan bir sektör. Geçen yıl ihracatta tüm yılların rekorunu kırdık. 2017'de 83 milyon dolarlık ihracat yaptık. 2018 yılında ise sektör tarihinde ilk defa 100 milyon dolara ulaşmak istiyoruz. Geçen yıl 380 milyon dal çiçek ihraç ettik, bu yıl ise bu rakamı 400 milyon dala çıkartmayı hedefliyoruz. Bu rakamlar güzel günlerin habercisi gibi. Gelecek yıllarda bu rakamların katlanacağına inanıyorum." diye konuştu.
Çiçek ekiminde arazi problemi yaşandığını belirten Bağdatlıoğlu, "Organize alanların oluşturulması gerekiyor. Sektör, teşvik ve desteklerden yararlanamadığı için yabancı yatırım çekemiyor. Bunların üzerinde çalışıyoruz. İthalatın önüne geçip, ihracatı artırmak istiyoruz." ifadesini kullandı.
"Çiçek yerine bağış yapın yaklaşımı doğru değil"
Bazı davetlerde çiçek yerine bağış yapılmasının istenildiğini ifade eden Bağdatlıoğlu, "Çiçek yerine bağış yapın yaklaşımı doğru değil. Buna katılmıyoruz. Bu sektörden 300 bin kişi ekmek yiyor. Onların çocukları okuyor. Bu sektör onlara iş, aş vererek hayatta tutunmalarını sağlıyor. Türkiye'nin katma değerli üretime dayalı sektörlere ihtiyacı var. Bu sektör de bunlardan birisi. Hem insanları mutlu ediyor hem de iş olanağı sağlıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bağdatlıoğlu, şunları kaydetti:
"Üretim olarak çeşitliliği tamamlayamadığımız için ithalat zorunlu olarak yapılıyor. Üreticiler el ele vererek yeni arazilerde yeni çeşitlerle üretim yapmamız gerekiyor. Halkımız alışmışken onlara bu güzel hediyeleri sunalım. 5 yıl önce 20 milyon dolar civarında olan ithalatımız şimdi 100 milyon doları aştı. Bir taraftan sevindirici. Halkımız barışı, özgürlüğü, sevgiyi yansıtan çiçeği kullanıyor. Bir taraftan da üzücü. Çiçeği yeteri kadar üretemiyor ve çeşitlilik sunamıyoruz. Dünyada bu sektörün 300-500 yıllık geçmişi var. Biz bu sektörde yeniyiz, 20-30 yıllık bir geçmişimiz var. Devlet de hükümet de insanlar da bu sektörün ne kadar önemli olduğunun farkına vardı. Geleceğe umutla bakıyoruz."
Yapılan yeni düzenleme ile kamu arazilerin sektöre tahsis edilebildiğini belirten Bağdatlıoğlu, "Bu araziler bize gösterildikçe üretimimiz artacak ve böylece ihracat ve iç pazar tüketimini geliştireceğiz. Ülkemizin potansiyeli çok yüksek. Çok daha iyisi olabiliriz. Lojistik olarak birçok ülkeden iyiyiz. İklim olarak 4 mevsimi yaşıyoruz. Sektör olarak çok daha iyi yerlere geleceğiz." dedi.
Kaynak: AA