CS Wind'in Üst Yöneticisi Gim Seong-gon, CS Wind'in Aliağa Organize Sanayi Bölgesi'ndeki (OSB) ikinci kule üretimi fabrikasının açılış töreninde, iki ülkenin tarihi boyunca beraber kurdukları farklı alanlardaki iş birliklerinin ekonomi alanına da yansıdığını söyledi.
CS Wind grubunun 40'ıncı yıl dönümünü Türkiye'de kutlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Seong-gon, "İkinci fabrikanın açılışını da bu sebeple burada beraber yapmaktan son derece mutluluk duyuyorum. Bugün özellikle CS Wind'in dört yıl içinde geldiği noktayı vurgulamak isterim. 2018'de CS Wind Turkey kurulduğu zaman toplam 82 personeli varken şu anda bu sayı 500'e ulaşmıştır. Aynı şekilde 2018'de iki parça üretim yapılmaktayken ilk hedefimiz olan haftada 20 parça üretim hedefimize ulaşmış olup, daha sonrasında da kendimize rekabetçi yollar belirleyerek ilerlememize devam etmekteyiz." dedi.
Seong-gon, 4 yıl önce Türkiye'de faaliyete başladıklarında sadece yurt içinden sipariş aldıklarını, bugün ise Avrupa, Amerika ve Orta Doğu'ya ihracat yaptıklarını ifade etti.
Yeni hedeflerinin haftada 50 parça üretmek olduğunu belirten Seong-gon, "2022 senesi itibarıyla siparişlerimizi yüzde 95 oranında ihracat üzerine yapıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi yardımlarıyla Türkiye'de yaptığımız yatırımlara yeni bir platform ekleyerek deniz üstü (offshore) rüzgar kuleleri imalatı noktasında yeni projelerimiz bulunmaktadır. Hedefimiz, yeni değerler üreterek Türk ekonomisine katkıda bulunmaktır, istihdam noktasında büyük hedefler gerçekleştirmektir. Türkiye ekonomisine katkıda bulunuyor olmaktan, ihracat noktasında katkı sağlamaktan oldukça memnuniyet duyuyoruz." diye konuştu.
"Yüzde 70'in üzerinde yerlilik oranına sahibiz"
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2003 yılından bu yana yaptığı reformlarla Türkiye'ye 19 yılda 240 milyar dolar yatırım geldiğine dikkati çekti.
Bu tutarda Güney Koreli yatırımcıların 3 milyar doların üzerinde paya sahip olduğunu söyleyen Dağlıoğlu, "Şu ana kadar Türkiye'de 400 Koreli şirket var. Çok ciddi bir iş topluluğundan bahsedebiliriz. Yatırımın gerçekleşmiş olduğu sektör de çok özel bir sektör. Dünyadaki güncel gelişmelere baktığımız zaman sürdürülebilirliğin, yeşil enerjinin öneminin arttığı bir dönemde Türkiye çok güçlü bir yenilenebilir enerji ekipman üretim kapasitesine sahip hale geldi." ifadelerini kullandı.
Dağlıoğlu, 2006 yılından bu yana uygulanan politikalar, yatırım teşvikleri ve farklı destekleme mekanizmalarıyla Türkiye'de çok ciddi bir yenilenebilir enerji kapasitesinin kurulduğunu dile getirerek şunları kaydetti:
"Üretim açısından baktığımız zaman 100 gigavatlık kurulu gücümüzün yaklaşık yüzde 55'i yenilenebilir enerjiden ve bunun da yaklaşık 11 gigavatı rüzgar enerjisinden oluşuyor. Son 15 yılda ülkemizde yenilenebilir enerji ekipmanları için bir kümelenme oluşturduk. Özellikle, burada İzmir ve çevresinin ayrı bir kıymeti var. İzmir'de rüzgar ekipmanları üreticisi, kanat üreticisi, kule üreticisi, jeneratör üreticisi, çevre şehirlerde bu üretime katkı sağlayacak kimyasal üreticileri, reçine üreticileri, biraz daha uzak illerde karbon elyaf gibi ürünlerin üretimi mevcut. Bir rüzgar santralinin kurulması için sağlanan ekipmanlarda yüzde 70'in üzerinde yerlilik oranı olduğunu biliyoruz. Bizi sevindiren bir diğer konu da bu üretimler sadece Türkiye'deki yatırımlar için olmuyor. Türkiye artık bu ekipmanları çevre ülkeler için, dünyadaki diğer pazarlar için üretebilen, ihraç edebilen bir ülke konumuna geldi."
CS Wind'in başarı dolu bir geçmişi olduğunu söyleyen Dağlıoğlu, 2018'de kurulan Türk kolunun çalışan sayısı, üretim kapasitesi, gerçekleştirilen ihracat ve şirketin gelirleri açısından dört yılda gerçekten büyük bir büyüme gösterdiğini ve bu noktada CS Wind ailesini tebrik ettiğini belirtti.
Konuşmaların ardından Dağlıoğlu ve İzmir Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mehmet Yavuz, Seong-gon'a hediye takdim etti, daha sonra açılış kurdelesi kesildi.
5.7ºC
Ankara
