DASK Koordinatörü Erdal Turgut, kurumun, sigortalıların depremin ardından en kısa sürede tazminat ödemelerini alarak hayatlarına devam edebilmelerine destek olmayı amaçladığını belirtti.
Turgut, hasar yönetimindeki hızları ve poliçe sahiplerinin tazminatını almasının, DASK'a duyulan güvenin temel unsurlarından biri olduğunu vurguladı.
"30 bin hasar dosyasına 401 milyon lira hasar ödemesi yaptık"
Depremlerden sonra tazminat ödemelerini alanların, sigorta yaptırmayan vatandaşlara sigortalı olmak için örnek teşkil ettiğini dile getiren Turgut, bu nedenle hasar yönetim operasyonlarına büyük önem verdiklerini belirterek, şöyle devam etti:
"İzmir depreminin ardından da kısa bir süre içerisinde sahaya gittik. Sigortalılarımızın soru ve taleplerine en hızlı şekilde dönüş yapabilme hedefiyle DASK İletişim Merkezi kurduk. Eksper görevlendirmelerimizi de hızla yaparak depremden sonra kısa bir süre içinde ilk hasar ödemelerini gerçekleştirdik. İzmir ve çevre illerden aldığımız toplam 30 bin hasar dosyasına 401 milyon lira hasar ödemesi yaptık. Bu tutar, kurum tarihinde tek bir depremde yapılan en yüksek hasar ödemesi olarak kayıtlara geçmiştir. DASK'ın kuruluşundan bu yana sigortalılara yaptığı toplam hasar ödemesi ise toplam 1,1 milyar liraya ulaştı."
Depremden sonra sigortalılık oranı yükseldi
Turgut, acı tecrübeler sonrası sigortalılığın öneminin daha iyi anlaşıldığına dikkati çekerek, her depremin, yıkıcı etkileriyle depreme karşı hazırlıklı olma zorunluluğunu hatırlattığını dile getirdi.
Depremden sonra İzmir ve Ege Bölgesi'nde de Zorunlu Deprem Sigortası'na olan talepte çok ciddi bir artış görüldüğünü belirten Turgut, gelinen noktada İzmir'deki sigortalı konut sayısının 635 binden 717 bine, sigortalılık oranının ise yüzde 57'den yüzde 64'e yükseldiğini söyledi.
Turgut, Türkiye'deki sigortalılık oranının yüzde 59 olduğunu belirterek, "Dünyada örnek uygulamalar ile kıyaslandığında Türkiye'deki oranın oldukça yüksek olduğu görülmekle birlikte DASK olarak hedefimiz, kapsamımıza giren tüm konutları Zorunlu Deprem Sigortası güvencesine almak ve yüzde 100 sigortalılık hedefimize ulaşmak." ifadelerini kullandı.
DASK'ın kapsamının genişletilmesi çalışmaları
Erdal Turgut, 2021'in dünyada iklim değişikliği ve küresel ısınmanın da etkileriyle doğal afetlerin yoğun yaşandığı bir yıl olduğuna değindi.
"Yakın zamanda da ülkemizde meydana gelen seller ve orman yangınları, Zorunlu Deprem Sigortası'nın kapsamının genişletilerek bütüncül bir 'Afet Sigortası'na dönüştürülmesi konusunu gündeme getirdi." diyen Turgut, "Sigortacılık Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun kamuoyu ile paylaştığı bilgilendirmede de yer aldığı gibi, sel başta olmak üzere diğer doğal afet türlerinin ek teminat olarak zorunlu deprem sigortasına entegre edilmesi ile ilgili DASK olarak çalışmalara başladıklarını kaydetti.
Turgut, mümkün olan en kısa sürede bu çalışmaları tamamlamayı hedeflediklerini belirtti.