Takviye edici gıdalar, dünya mevzuatında ilaç olarak değil, "gıda" olarak tanımlanıyor.
Bu gıdalar da üstündeki onay kodları ile Tarım ve Orman Bakanlığı'nın ALO 174 hattı aranarak sorgulatılabiliyor.
Gıda Takviyesi ve Beslenme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Serttaş, gıda satışı gerçekleşen her ortamdan söz konusu ürünlerin güvenle satın alınabileceğinin altını çizdi:
"Gıda takviyeleri ilaçlar gibi özel saklama koşulları gerektirmiyor, eczanelerin de bu ürünlerin satışına devam etmesini destekliyoruz."
"Ülkemizdeki makul tüketicinin bir doz aşımı problemi bulunmuyor"
Tarım ve Orman Bakanlığının da gıda takviyesi ürünleri üzerinde çok sıkı denetimleri olduğuna dikkati çeken Serttaş, Türkiye'de bu anlamda başka ülkelerde olmayan bir onay mekanizması bulunduğunu anlattı:
"Ürünlerin hem piyasaya arz edilmeden önce hem gümrük kapılarında hem de satış noktalarında Bakanlık yetkililerince denetleniyor, ürünün içerisinde hangi bileşenden ne kadar bulunması gerektiğini belirleyen bir bilim komitesi var.
Bu bilim komitesi, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı yetkilileri ve alanında uzman akademisyenlerden oluşuyor. Türkiye Akdeniz diyetiyle beslenen bir ülke olduğu için Avrupa ve Amerika ile kıyasladığımızda gıda takviyelerine konulan bileşenlerin maksimum olabilecek limitleri hususunda oldukça muhafazakar. Bu nedenle ülkemizdeki makul tüketicinin bir doz aşımı problemi bulunmuyor."
"Müşteri gibi internetten sipariş verip kontrol ediyoruz"
Serttaş, özellikle COVID-19 salgını sebebiyle internet satışlarının yoğunlaşmasına dikkati çekerek, "Kim, bizim ürünümüzü nerede satıyor, bunu takip ediyoruz. Sipariş verip ürünün kontrolünü sağlıyoruz" dedi.
Türkiye'deki pazar büyüklüğüne ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Serttaş, 2020 rakamlarıyla gıda takviyesi pazarının 1,5 milyar lira seviyesinde gerçekleştiği bilgisini paylaştı. ABD'de bu pazarın 34,5 milyar dolar seviyesinde bulunduğuna dikkati çeken Serttaş, sözlerini şöyle tamamladı:
"Almanya pazarı 2 milyar avro, Fransa ise 1,6 milyar avro seviyesinde bulunuyor. Türkiye'de öyle sanıldığı gibi vitamin çılgınlığı gibi bir durum yok. Pazar, henüz emekleme seviyesinde bulunuyor. Türkiye’de gıda takviyesi sektörünün, katma değeri yüksek ürün üretme potansiyeli mevcut. Bu yüzden gelecek için umut vadediyor."