Covid-19 ile mücadele döneminde sakinliğe bürünen kadim kentler, normalleşmenin de etkisiyle bayramı dolu dolu geçirdi.
Tarihi ve turistik mekanların yanı sıra inanç değerleri ve zengin mutfağıyla, kültür, inanç ve gastronomi turizminde cazibe merkezi olan kentlerde otellerde doluluk yüzde 100'e yaklaştı, seyahat acenteleri tarihi ve kültürel mekanlara tur sayısını artırdı.
Diyarbakır'daki UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan tarihi surlar, İçkale Müze Kompleksi, İslam aleminin 5. Harem-i Şerif'i kabul edilen Ulu Cami, Ongözlü Köprü ve Hasanpaşa Hanı, Mardin'deki tarihi sokak ve caddeler, Mardin Müzesi, Kasımiye Medresesi ile Deyrulzafaran Manastırı gibi çok sayıda tarihi ve kültürel mekan, yerli ve yabancı turistlerle dolup taşarken yoğunluk turizmcilerin ve esnafın yüzünü güldürdü.
"Maksimim dolulukla geçiriyoruz"
Merkez Sur ilçesindeki tarihi Hasanpaşa Hanı'nda 14 yıldır kafe işleten Emrah Sarılı, öğle saatlerine kadar müşterilere kahvaltı servisi yaptıklarını, öğleden sonra ise kafe hizmeti sunduklarını söyledi.
Salgın nedeniyle geçirdikleri sıkıntılı sürecin ardından bayramla yoğunluklarının hızla arttığını ifade eden Sarılı, "Yoğun misafir ağırlıyoruz. Maksimim dolulukla geçiriyoruz. Tabii bu durum esnafa olumlu yansıyor. Umarız böyle de devam eder. Beklentimizin üstünde bir yoğunluk yaşadık, bu ileriki sürecin ayak sesleri diyebiliriz." dedi.
"Bu kadar kalabalığı ilk defa görüyorum"
Kebap salonu işleten Şemsettin Cengiz de ziyaretçi yoğunluğundan duydukları memnuniyeti dile getirdi.
"İşletmemizde 5 ocaktan 5 salona misafirlerimize ciğeri yetiştirmeye çalışıyoruz. Pandemi dolayısıyla kötü bir süreçten geçtik ama şu an çok mutluyuz. Kalabalık müşteri görünce seviniyoruz." diyen Cengiz, bu yoğunluktan çalışanların da mutlu olduğunu belirtti.
Cengiz, "Bayram sürecinde yaptığımız satış, pandemi öncesindeki bayramların da üstüne çıktı. Bu bayramda yurt içi ve yurt dışından gelenler daha fazla. Misafirlerimizi ağırlıyoruz, ciğeri onlara tattırmaya çalışıyoruz. Çocukluğumdan beri bu kadar kalabalığı ilk defa görüyorum." ifadelerini kullandı.
Mayıstan beklentilerinin bu yoğunluğun devam etmesi olduğunu anlatan Cengiz, salgın döneminde eleman çıkarmamak için vardiyalı çalıştıklarını, bayramda ise artan yoğunluk nedeniyle tüm çalışanların hizmet sunduğunu, yeni eleman dahi aldıklarını kaydetti.
Mardin
Turizm acentesi yetkilisi İsmail Sincar da Ramazan Bayramı'nda Mardin'de son yılların en yoğun dönemini yaşadıklarını söyledi.
Salgından olumsuz etkilenen turizm sektörünün bayramla toparlanmaya başladığını ifade eden Sincar, tur sayısını yoğunluk nedeniyle artırdıklarını belirtti.
Deyrulzafaran Manastırı'nda turistlere hizmet veren işletmede görevli İshak Bayyiğit de kentte mayıs için yoğun rezervasyon olduğunu, Ramazan Bayramı'nda ziyaretçi sayısının katlandığını aktardı.
Manastırın günde çok sayıda ziyaretçiye ev sahipliği yaptığını ifade eden Bayyiğit, gelen misafirlerin, manastırda yetişen ürünlerle hazırlanan yöresel ürünlere yoğun ilgi gösterdiğini ifade etti.
Bayyiğit, "Manastır bahçemizde yetişen zeytinlerden hem zeytinyağı hem sofralık ürünler hazırlanıyor. Nar bahçeleri var, nar ekşisi çıkıyor. Badem ağaçlarımız var, bademler Süryani çöreğinde kullanılıyor. Aynı zamanda kültürümüze has telkari var. Yine zeytinyağlı sabunlar ve bu ürünler çok ilgi görüyor. Bu ilgiden çok çok memnunuz. Bu ilginin daha da artacağını görüyoruz. Mardin insanları kucaklamaya hazır." diye konuştu.
"Bayramla bereket geldi"
Yöresel ürün satan esnaf İbrahim Akdoğan da gelen misafirlerin yöresel ürünlere gösterdiği ilgiden memnun olduklarını dile getirerek, "Badem şekeri, cevizli sucuk gibi ürünleri beğeniyorlar. Ramazan Bayramı ile çifte bayram yaşadık. Daha önce bu kadar yoğunluk yoktu. Bayramla bereket geldi. Her zaman böyle olmasını diliyoruz. Yüzümüz güldü, herkesi Mardin'e bekliyoruz." dedi.