Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, sektörün COVID-19 salgını sonrası projeksiyonuna ilişkin değerlendirmede bulundu.
Salgın döneminde hem iç piyasa hem de ihracatta ciddi daralma yaşandığını belirten Fayat, "Hazır giyim ihracatında, bir önceki yılın aynı dönemine göre mart ayında yüzde 30 ile başlayan azalış, nisanda yüzde 63 oldu. Mayısta ise ihracattaki düşüş yüzde 40'lara geriledi. Yurt içinde özellikle karantinanın olduğu şehirlerde alışveriş merkezlerinin (AVM) kapanması, organize perakendenin yüzde 90-95 daralmasını beraberinde getirdi." dedi.
Fayat, haziran ve temmuz ayında bir önceki yıla göre ihracattaki daralmanın daha düşük seviyelerde gerçekleşmesinin beklendiğine işaret ederek, yıl sonu ihracat performansında da geçen seneye göre yüzde 15 küçülme öngörüldüğünü söyledi.
"AB ülkelerinden siparişler Türkiye gibi yakın pazarlara yönelecek"
Siparişlerin bu yılın son çeyreğinden itibaren artmasını beklediklerini vurgulayan Fayat, gelecek yıl nisan ayı civarında sektörün tekrar eski performansına dönebileceğini dile getirdi.
Fayat, "Türkiye'nin hazır giyim sektöründe gelecek yılın ikinci çeyreğinden itibaren pozitif ayrışmasını bekliyoruz. Pandemi sürecinde uzun seyahatler yapılmak istenmemesi, AB pazarını, Bangladeş, Vietnam, Pakistan, Hindistan Çin gibi ülkelerden mal alımı yerine Türkiye gibi yakın ülkelerden güvenli alışverişe itti." diye konuştu.
AB ülkelerinin Türkiye'nin hazır giyim ihracatında yüzde 70'den fazla payının bulunduğunu ifade eden Fayat, şu değerlendirmede bulundu:
"AB ülkelerinde planlar, gelecek 5 yıl boyunca yakın pazarlara yönelme üzerine yapılıyor. AB'nin hazır giyimde Türkiye'den ithalatı yüzde 6 seviyesinde. Bu oran yüzde 10'lara bile çıksa Türkiye'nin hazır giyim ihracatında ciddi artış söz konusu olabilir. Bunun emarelerini gelecek yıl mart-nisan aylarından sonra görmeye başlayacağız. Dolayısıyla sektörün artabilecek talebe hazırlıklı olması ve gelecek yılki projeksiyonunu gözden geçirmesi gerekiyor."
Avrupa'da internet satışı güçlü olan markalardan yoğun talep geldiğini belirten Fayat, o firmalarla çalışan ihracatçıların pandemi sürecinde pozitif ayrışacağını ancak bunun hazır giyim ihracatı içindeki payının düşük seviyede olduğunu anlattı.
"Toparlanma gelecek yıl bekleniyor"
Giysilerin COVID-19 önlemleri kapsamında denenmediğini veya denendikten sonra karantina odalarına alındığını ifade eden Fayat, AVM'lerde hazır giyim sektörünün karantina önceki dönem satışlarının yüzde 30'unu gerçekleştirebildiğini söyledi.
Fayat, cadde mağazalarında bu oranın yüzde 50'leri bulduğunu, karantina uygulanmayan şehirlerde ise yüzde 70 seviyesinin yakalandığını dile getirerek, tüketicilerin güveni arttıkça bu oranların daha da yükseleceğini bildirdi.
Salgında ikinci dalga yaşanmazsa gelecek yıldan itibaren iç ve dış piyasadaki satışlarda eski seviyelerin yakalanacağına işaret eden Fayat, "Yaz mallarını sevk edemememiz dolayısıyla birçok markanın elinde gelecek yıl yaz aylarında piyasaya süreceği mal kaldı. Onların erimesiyle beraber normale dönmemiz gelecek yılı bulacak gibi görünüyor." dedi.
"Türkiye süreci avantajlı atlatabilir"
Fayat, salgın sonrası dönemde Türkiye'nin sahip olabileceği avantajlara dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Türkiye, pandemi sonrası ana pazarı olan Avrupa'ya yakınlığı, küçük atölye yapısının sektörün omurgasını oluşturması nedeniyle sahip olduğu esneklik sayesinde hızlı mal üretebilmesi gibi nedenlerle avantajlı konumda bulunuyor. Hızlı ve az miktarlarda üretime olan talebin daha da artmasını bekliyoruz. Pandemi döneminde tüketicilerde oluşan bilinçle doğa ve insana saygı duyan, sürdürülebilir üretim süreçlerine entegre işletmelerin de daha çabuk ayrışacağını ve hızlı bir şekilde toparlanacağını söylemek mümkün. Gereken yapılırsa Türkiye süreci avantajlı bir şekilde atlatabilir."