Aydın Nazilli’de sezonda 3 bin tona yakın yaş patlıcanı 600 aileye de iş kapısı yaparak kurutan Karaefe ailesi, yarım asır önce keşfettikleri mahalleye özgü hava koridoru sayesinde güneşten de en iyi şekilde yararlanarak doğal kurutma yapıyor.
1955 yılından bu yana patlıcan oyarak geçimlerini sağlayan mahalleliye öncülük eden Karaefe ailesi, 3'üncü kuşakla dünyaya açıldı.
Amerika, Avustralya, Asya, Avrupa ve Afrika’ya kuru patlıcan gönderen Karaefe kardeşler, “Amerika’nın teknolojisi ile ünlü Silikon Vadisi varsa bizim de güneşten gelen doğal lezzeti ile ünlü patlıcan vadimiz var” sloganı ile hedef büyüterek, dünyanın dört bir yanına kuruttukları ürünleri yolluyor.
Türkiye’de en verimli ve doğal patlıcan kurutma işinin, dünyada eşi benzeri görülmeyen hava sirkülasyonu özelliği nedeniyle sadece bu mahalledeki 3 kilometrelik hava koridorunda verimli halde gerçekleştirildiğini keşfeden aile, bu keşfini kazanca dönüştürmeyi başarmış.
İşi dedelerinden öğrendiler
Abdullah ve Turgay kardeşler, dedeleri Abdullah Gandak’ın taze olarak satmakta zorlanmasıyla keşfetmiş olduğu oymacılık ve kurutma işini babalarından devraldılar.
Kardeşler, önceleri Almanya’da gurbetçilere sattıkları kuru patlıcanı patent ve tescilini aldıktan sonra ürün çeşitliliğini de artırarak Avrupa ülkeleri başta olmak üzere Ortadoğu, Afrika, Asya, Avustralya ve son olarak Amerika’ya gönderiyor.
Turgay Karaefe, “Bamyadan fasulyeye, sivri biberden dolmalık bibere, kabaktan domatese kadar çok çeşitli yaz sebzelerini güneşte kurutarak kışın aynı lezzeti ile sofralara sunuyoruz. 7 ay süren sezonda 2 bin - 2 bin 500 ton yaş patlıcanla sadece kendimizin değil mahalledeki yaklaşık 600 ailenin de geçim kapısı olduk. Kuruttuklarımızın yüzde 65’den fazlasını ihraç ediyoruz. Bölgemizdeki ürünlerin yanı sıra Akdeniz Bölgesi'nden Marmara Bölgesi'ne kadar getirdiğimiz ürünleri de işleyerek ekonomiye kazandırıyoruz” dedi.
“Amerika’nın ‘Silikon Vadisi’ varsa bizimde ‘Patlıcan Vadimiz’ var”
Turgay Karaefe, A Vitamini ve Fosfor yönünden zengin olan patlıcanın beslenmede büyük önemi olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Yıldıztepe Mahallesi'nde kurutmuş olduğumuz patlıcan kurusu, biber kurusu gibi ürünlerin lezzetini ve tadını kutuplar hariç bütün dünya almaya başladı. Amerika’da teknoloji ile alakalı Silikon Vadisi bilinir, tanınır. Fakat biz de Yıldıztepe Mahallesi olarak iddialıyız, Nazilli’yi ‘Amerika’nın Silikon Vadisi varsa Nazilli’nin de Patlıcan Vadisi vardır’ diye tanıtmaya hazırız.”
"İşi, dördüncü kuşağa da devredeceğiz"
Kurutma işini ikinci kuşak olarak devraldığını ifade eden Turgay Karaefe’nin babası Turgut Karaefe’de, “Babam ve kayınpederim 1955’de bu işe başladılar. Ben 75 senesinde devraldım. Çocuklarım büyüyünceye kadar 2000 yılında onlara devrettim. Şu anda çocuklarım Abdullah ve Turgay Karaefe devam ediyorlar. Onlarda Allah nasip ederse ileride bu işi torunlarıma devretmeyi düşünüyorlar” dedi.
Satamayınca kuruttu
Patlıcan kurutma işlemini ilk başlatan 97 yaşındaki asırlık çınar Abdullah Gandak, ilk başlarda üretmiş olduğu taze patlıcanları satamayınca oyarak kurutmaya başladığını anlattı:
“1955 senesinde bu patlıcanı tarlaya ekmeye başladım. Yaş patlıcan satılmayınca oydurarak kurutmaya başladık. Ondan sonra torunlara teslim ettim. Kendim yapmaz oldum. Bizim patlıcanımız güneşte kuruduğundan çok lezzetli oluyor” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA