Son aylarda konuta olan talep azalırken, konut satış fiyatlarının reel olarak gerilediği görülüyor.
TCMB'nin son açıkladığı veriye göre Konut Fiyat Endeksi, Mart 2024'te aylık yüzde 1,2 ve yıllık yüzde 52 arttı. Mart ayına ilişkin açıklanan enflasyon verisi ise aylık yüzde 3,16, yıllık yüzde 68,5 artış şeklindeydi.
Buna göre konut fiyatlarındaki artış enflasyon oranının 16,5 puan altında kaldı.
Konut Fiyat Endeksi martta yıllık bazda İstanbul'da yüzde 40,4, Ankara'da yüzde 63,9, İzmir'de yüzde 49,5 yükseldi. İstanbul'daki reel düşüş dikkati çekti.
Konut fiyatlarındaki reel düşüşün sektörün önde gelen araştırmalarına ve bu alanda faaliyet gösteren firmaların verilerine de yansıdığı görüldü.
Araştırmaya göre, reel fiyatlardaki yıllık düşüş oranı ülke genelinde yüzde 16,3'e yükseldi. Üç büyük ilde de reel fiyatlarda gerileme yaşandı.
Konut cari fiyatlarındaki değişim oranı da azalmayı sürdürdü. Cari fiyatlarda yıllık değişim oranı nisanda bir önceki aya göre ülke genelinde 2,7 puan azalarak yüzde 42,1'e düştü. Konut talebi endeksi de yüzde 6 azaldı.
Veri analiz şirketinden alınan bilgilere göre, son bir yılda konut fiyatlarındaki artış yüzde 54 olarak gerçekleşti. Son açıklanan enflasyon verisinin yüzde 69,8 olduğu düşünüldüğünde reel fiyatlardaki düşüş yüzde 15,8 olarak gerçekleşti.
Konut satış fiyatlarındaki artış oranı yılın ilk 4 ayında (1 Ocak-30 Nisan) yüzde 9 oldu. Bu dönemdeki enflasyon oranının yüzde 18,72 olduğu düşünüldüğünde konut satış fiyatlarındaki reel düşüşün yeni yılla hızlandığı görüldü.
Yıl başından bu yana konut fiyatlarının en çok arttığı iller Karaman, Afyonkarahisar, Aydın, Niğde ve Nevşehir olurken, en düşük artış Malatya, Diyarbakır, Şanlıurfa, Adıyaman ve Tekirdağ olarak sıralandı.
Görkem Öğüt, gayrimenkulde krediye ulaşımın zorlaşması nedeniyle nakit gücünün hakim olduğu bir dönemden geçtiklerini belirterek, bu süreçte pazarlık paylarının önemli ölçüde arttığını söyledi.
Bu baskının özellikle yüksek segmentteki konutlarda fiyatları aşağıya çektiğini dile getiren Öğüt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ancak konut fiyat artış hızındaki reel düşüşün nominal değerlere yansıması beklenenden daha uzun sürebilir. Bu şekilde devam ederse, 2 yıl içinde sadece reel değil, nominal düşüşlerden de söz edebileceğimizi düşünüyoruz. Konutlardaki fiyat artışları devam ediyor ancak artış oranının enflasyonun altında kaldığı birçok bölge var. Bu da aslında genel çerçevede değer kaybı demek. Örneğin konutların daha hızlı satıldığı Esenyurt gibi bölgelerde bu fiyat düşüşünü daha belirgin gözlemliyoruz. Ayrıca, 2022'nin Ağustos ayında hızlı bir yükseliş yaşayan Antalya ve diğer sahil kentlerinde de fiyat artış hızı yavaşlayarak reel olarak düşmeye başladı."
Öğüt, kiralık konut piyasasında da benzer durumun gözlemlendiğini kaydederek, kiralık konut fiyatlarındaki son bir yıllık reel düşüşün yüzde 8 olduğunu sözlerine ekledi.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Hakan Akdoğan da konut satış fiyatlarında reel düşüş yaşandığını ancak nominal artışın sürdüğünü söyledi.
Akdoğan, "Nominal fiyatlardaki artış da eski hızında değil. Satış fiyatı üzerinden direkt indirim yapanların olduğunu da görüyoruz. Şu anda alıcının eli güçlü çünkü herkes satmak istiyor. Bir gayrimenkul pazarda daha uzun süre kalıyor, satış süreleri uzadı. Pazarlık süreçleri alıcı lehine değişti. Pazarlık fiyatında yüzde 10-15 marjlar olabiliyor. Şu anda yatırım için değil de oturum amaçlı alım talebi yoğunlaşmış durumda" şeklinde konuştu.
Gayrimenkul Pazarlama ve Satış Profesyonelleri Derneği (GAPAS) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Özcan, konut maliyetlerinde artış sürse de satış fiyatlarındaki artış hızının azaldığını söyledi.
Şirketlerin konut fiyatlarındaki güncellemeleri artık daha uzun süreli yaptığını dile getiren Özcan, "Ancak piyasa daraldı, yabancının talebi azaldı ve krediler kısıtlandı. Bu da iç satışları negatif etkilediği için pazarlıkla satış fiyatını dahi düşürmek mümkün oluyor. Şu an almak için doğru zaman olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Özcan, satışların yavaşlaması ve yüksek maliyetler nedeniyle üretimde de gerileme olduğuna işaret ederek, "Bu durum özellikle kiralık konut arzında ciddi sıkıntılara yol açabilir. TOKİ ve Emlak Konut'un yanı sıra Kiptaş gibi belediyelerin ilgili iştiraklerinin kiralık konut üretimine ağırlık vermesi şart" şeklinde konuştu.