Dünya genelinde enflasyonla mücadele merkez bankalarının bir numaralı önceliği olmaya devam etse de, şubat başından bu yana açıklanan veriler söz konusu mücadelenin etkinliği konusunda soru işaretlerini artırıyor.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in gelecek iki toplantıda 25 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakılırken, bankanın haziran ayındaki toplantıda da yüzde 55 ihtimalle politika faizini 25 baz puan daha artıracağı öngörülüyor.
Analistler, söz konusu fiyatlamaların ABD'de iş gücü piyasasının sıkı kalmaya devam etmesinin ardından açıklanan verilerin enflasyon endişesini beslemesiyle güçlendiğini dile getirdi.
Enflasyonist baskıların artmasıyla Fed yetkililerinin sözle yönlendirmelerinde şahin tutumlarını sertleştirdiğine dikkati çeken analistler, üyelerin hafta boyunca yapacakları sözle yönlendirmelerin yakından takip edileceğini bildirdi.
Analistler, Fed Başkanı Powell'ın ay başında yaptığı sözle yönlendirmelerde bankanın toplantı tutanaklarına dikkati çektiğini belirterek, bu hafta açıklanacak Fed'in toplantı tutanaklarının gelecek dönem para politikası adımlarına ilişkin önemli ipuçları vermesinin beklendiğini ifade etti.
Öte yandan, hafta boyunca veri takviminin yoğun olduğunu hatırlatan analistler, verilere duyarlılığın yüksek seyrettiği bu dönemde açıklanacak makroekonomik verilerin piyasalarda oynaklığı artırabileceğini söyledi.
Söz konusu gelişmeler dolar endeksini destekleyerek üst üste üçüncü hafta da yükselmesine neden olurken, Brent petrolün varil fiyatı, Çin'de ekonominin güçlü kalacağına yönelik beklentilerle yeni haftaya yüzde 0,4 değer kazanarak 83,1 dolardan başladı.
Bu gelişmelerle cuma günü New York borsasında S&P 500 endeksi yüzde 0,28 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,58 değer kaybederken, Dow Jones endeksi yüzde 0,39 yükseldi. Bugün New York borsasında tatil nedeniyle işlem gerçekleşmeyecek.
Avrupa
Avrupa tarafında da enflasyon endişelerinin güçlü kalması bölgede risk iştahını azaltırken, İngiltere Merkez Bankası (BoE) yetkilileri enflasyonla mücadelede yıl sonuna doğru önemli sonuçlar alacaklarını kaydetti.
Analistler, dünya genelinde artan belirsizliklerin Avrupa için de geçerli olduğunu belirterek, açıklanacak makroekonomik verilerde enflasyonun seyrine yönelik ipuçları aranmaya devam edileceğini bildirdi.
Bu gelişmelerle, cuma günü İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,10, Almanya'da DAX 40 endeksi yüzde 0,33, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,25 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,37 geriledi. Avrupa'da endeks vadeli kontratlar yeni haftaya sınırlı yükselişle başladı.
Asya
Asya borsalarında, Japonya ve Güney Kore hariç yükseliş eğilimi öne çıkarken, Çin Merkez Bankası'nın (PBoC) mortgage oranlarını yüzde 3,65'te sabit bırakması artan risk iştahında önemli rol oynuyor.
Analistler, PBoC'nin bugünkü adımlarının para politikasını olabildiğince genişleyici tutarak Çin'de ekonomik büyümeyi desteklemeyi amaçladığını kaydetti.
Öte yandan, bölgede Kuzey Kore kaynaklı artan gerilim piyasalarda yukarı yönlü hareketi törpülemeye devam ederken, Kuzey Kore'nin Japon Denizi (Doğu Denizi) yönüne balistik füze denemeleri yaptığı bildirildi.
Kapanışa yakın Japonya'da Nikkei 225 endeksi ve Güney Kore'de Kospi endeksi yatay seyrederken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,3 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,65 yükseldi
Yurt içi piyasalar
Yurt içinde, cuma günü dalgalı bir seyir izleyen BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,36 değer kazancıyla 5.026,83 puandan tamamladı.
Cuma günü, yatay seyirle 18,8617'den kapanan dolar/TL ise, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,8650'den işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde tüketici güven endeksi, yurt dışında ise Almanya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve Avro Bölgesinde tüketici güven endeksi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 5.100 ve 5.150 seviyelerinin direnç, 5.000 ve 4.900 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.