Zeybekci, Ekonomi Bakanlığının sıkı ithalat denetim politikası çerçevesinde ürün güvenliği denetimlerine özel önem verdiğini ve özellikle tüketicilere doğrudan sunulan ürünlerin son iki yıldır ithalatta titiz şekilde incelendiğini söyledi.
“12,5 milyon ürünün ithalatına izin verilmedi”
Bu çerçevede geçen yıl temmuz ayından bu yana riskli görülen ürünlerin teste tabi tutulmaya başlandığını anlatan Zeybekci, uygulamanın başladığı 17 Temmuz 2017’den bu ayın başına kadar toplam 375 milyon adet ürünü temsil eden numunelerin teste tabi tutulduğunu ve uygunsuz bulunan 12,5 milyon ürünün ithalatına izin verilmediğini bildirdi.
Zeybekci, bu ürünlerin büyük çoğunluğunun oyuncak ve ampul gibi doğrudan tüketiciye ulaşan riskli ürünlerden oluştuğuna işaret ederek, denetimlerin TAREKS (Dış Ticarette Risk Esaslı Kontrol Sistemi) üzerinden elde edilen bilgilere göre risk esaslı gerçekleştirildiğini, teste gönderilen ürünlerin, denetime tabi tutulanların yaklaşık yüzde 6'sını oluşturduğunu dile getirdi.
“90 bin başvuru teste tabi tutuldu”
Söz konusu sürede yaklaşık 1,6 milyon başvurudan yaklaşık 300 bininin fiilen denetlendiğini vurgulayan Zeybekci, bu denetimlerin ağırlıklı olarak belge ve işaret kontrolü şeklinde gerçekleştiğini ve yaklaşık 90 bin başvurunun teste tabi tutulduğunu kaydetti.
Zeybekci, ürünün fiyatını belirleyen çok sayıda faktörün bulunduğunu anımsatarak, şöyle devam etti:
"Kalite ile fiyat arasında doğru orantı var. Güvenlik kurallarını sağlayan, test edilmiş ve belgelendirilmiş ürünlerin, kalitesiz ve güvensiz ürünlerden daha yüksek fiyatlı olması kaçınılmazdır. Test uygulamasının başlamasının ardından ithalatta ürün güvenliği denetimine tabi ürünlerin fiyatında ortalama yüzde 11'lik artış görülmüştür. Bu artış, teste tabi tutulan ürün grupları için yüzde 37 civarındadır. Bu rakamlardan görüldüğü üzere sıkı ithalat denetim politikası yerli üreticileri, düşük kaliteli ürünlerin haksız rekabetinden de korumaktadır. Bu uygulama ithalata disiplin getirmiş, ülkemize daha kaliteli ve güvenli ürünler gelmeye başlamıştır."
"TAREKS sayesinde ithal ürünleri her an denetleyebiliyoruz"
Sıkı ithalat denetim politikası çerçevesinde yeni uygulamaları hayata geçirmeye devam ettiklerini anlatan Zeybekci, "Bu sene led ampuller ve elektrik motorlarında başladığımız enerji verimliliği testlerimizin kapsamına aybaşında klima ve soğutucuları da aldık. Ayrıca denetimlerde tehlikeli ürün olarak karşımıza çıkan adaptörleri de 7 Mayıs'tan itibaren test etmeye başladık." diye konuştu.
Zeybekci, tüketici ürünlerine gösterilen hassasiyetin yanı sıra yıllardır denetlenmesi istenen çok önemli bir ürün grubu için de çalışmalarını tamamladıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Otomotiv yedek parçaları ithalatında güvenlik denetimlerimiz temmuz ayında başlayacak. Uygulama, ilk etapta lastik, cam, far, korna ve çocuk koltuğu ile gerçekleştirilecek, gelecek yıldan itibaren emniyet kemeri, fren sistemleri gibi diğer ürünlere de yaygınlaştırılacak. Bu konuda özellikle yerli üreticilerden gelen taleplere sessiz kalamazdık. Genellikle Uzakdoğu ülkelerinden gelen ucuz, markasız ve kalitesiz ürünler can güvenliğimizi tehdit etmekle kalmıyor, kaliteli ve belgeli üretim yapan yerli üreticilerimizle de haksız rekabet yapıyor. 2 Mayıs'ta yayımladığımız Araç Parçalarının İthalat Denetimi Tebliği'nin yürürlüğe girmesiyle otomotiv ürünleri için uluslararası bir güvenlik işareti olan 'E'yi taşımayan parçalar ithal edilemeyecek.”
Zeybekci, ilk etapta denetlenecek ürünlerin geçen yılki ithalat rakamının yaklaşık 1,4 milyar dolar olduğunu belirterek, "İthalat denetimlerinde kullanılan TAREKS sadece risk analizi yapmakla kalmayıp, aynı zamanda ülkemize ithal edilen ürünler için detaylı bir bilgi bankası oluşturuyor. Bu bilgiler piyasa gözetim ve denetim birimlerine anında aktarıldığı için ürünler gümrükte denetlenmeden risk analizi yoluyla geçse bile iç piyasada her an denetlenmesi mümkün olabiliyor." dedi.
Kaynak: AA