Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk oldu.
Muayeneleri yapılan uygun olan LPG'li araçların AVM otoparklarına girebileceğini belirten Kurum, yeni otopark yönetmeliği ile ilgili şu bilgileri verdi: "Sanayi, İçişleri ve Enerji bakanlığımızla ortak bir çalışma yürütüyoruz. Otopark yönetmeliğinde düzenleme yapıyoruz. 10-15 gün içinde hayata geçecek. Muayenesi yapılmış araçlar TSE tarafından etüd edilmiş AVM’lere girebilecek. TSE’nin belirlediği şartları yerine getiren AVM’leri biz ilan edeceğiz. Standartlara uygun AVM'ler “LPG araç girişine uygundur” şeklinde belgelendirecek."
Elazığ ve Malatya'da 9 milyar liralık yatırım
Elazığ ve Malatya'dan 1 ay boyunca çalışmaları yerinde takip ettiklerini anlatan Kurum, yaklaşık 25 bin bağımsız bölümden oluşan bir projeyi gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Kentsel dönüşüm proje kapsamında aile kültürünün, sokak dokusunun yeniden yaşatılacağı konutların inşa edildiğini belirten Kurum, şunları söyledi:
"Vatandaşlarımıza bir yıl içerisinde etaplar halinde konutlarımızı bitirip teslim edeceğimizi ifade etmiştik. İlk konutlarımızı Sürsürü'de bitirdik. Burada 15 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. Konutlarımızın teslimlerini gerçekleştireceğiz. Bizmişen'de, Malatya Pütürge'de, Doğanyol'da çalışmalarımız hızlı bir şekilde yürümektedir. Bu yıl sonuna kadar 8 bini Elazığ'da, 2 bini Malatya'da olmak üzere 10 bin konutumuzu bitirip vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Kalan 15 bin konutumuzu da önümüzdeki yılın haziran ayına kadar etaplar halinde teslim edeceğiz. Vatandaşlarımıza sağlam, yöresel mimariye uygun, yeşil alanları olan, sosyal donatıları olan, konutlarımızı teslim edeceğiz."
Kurum, Elazığ ve Malatya'da 9 milyar lirayı bulan bir yatırım gerçekleştirdiklerini belirterek, "Bu yatırım Türkiye tarihinde de bir ilktir. Tek seferde Toplu Konut İdaresi Başkanlığımızın da 25 bin bağımsız bölümü bir yıl içerisinde tamamlayıp bitireceği bir süreci yürütüyoruz. Hem Türkiye'ye hem de dünyaya örnek olacak bir dönüşüm projesi olacak. Elazığ ve Malatya bugünden daha güzel olacaktır. Millet bahçeleriyle, sosyal donatılarıyla, yeni sağlam okulları, camileri, yürüyüş alanlarıyla daha yaşanabilir bir şehir olacaktır" dedi.
Türkiye'nin 7 bölgesi için İklim değişikliği eylem planı
İklim değişikliği eylem planları hazırlıklarının hangi aşamada olduğuna yönelik soru üzerine Kurum, uluslararası gündemdeki en önemli sorunun iklim değişikliği ve iklim değişikliğiyle mücadele olduğunu vurguladı.
Kurum, dün G-20 Çevre Bakanları Toplantısı'na iştirak ettiklerini hatırlatarak, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında her ülkenin kendi eylem planlarını hazırladığını ve bu planlar çerçevesinde uygulamaları hayata geçirdiklerini aktardı.
Türkiye'nin 7 bölgesine ilişkin hazırlanan eylem planının uygulanmaya başlandığını anımsatan Kurum, "Bu çerçevede Karadeniz'de az önce de anlattığım gibi çalışmalarımız yoğun bir şekilde sürmektedir. Tabii Polatlı'da yaşanan kum fırtınası bilhassa insan sağlığını da etkileyecek, çocuklarımızı, gençlerimizi, bu noktada dışarıda kalan vatandaşlarımızı da etkileyecek, kurak bölgelere ilişkin Türkiye'de ender görülen bir hortum olayı" diye konuştu.
"İklim değişikliğiyle mücadele planını büyükşehirleri dikkate alarak genişlettik"
Kurum, bu çerçevede eylem planlarının çerçevesini 30 büyükşehir belediyesini de dikkate alarak genişlettiklerini ifade ederek, Bakanlık olarak eylem planlarına hem hibe desteği hem de proje desteği vermeye çalıştıklarını kaydetti.
İklim değişikliğine ve yaşanan doğa olaylarına değinen Kurum, şunları söyledi:
"Tabii bu tür ülkemizde daha önce görmediğimiz olaylarla karşılacağız. Yoğun yağışlar, seller, heyelanlar daha da sık görülmeye başlayacak. Çünkü tüm dünya böyle. Hava sıcaklığı artıyor, deniz suyu seviyesi yine bu noktada buzulların erimesi sebebiyle yükseliyor. Şu an bunlarla mücadele etmek durumundayız ve topyekün mücadele etmek durumundayız."
"Korunan alan büyüklüğümüzü yüzde 9'dan yüzde 17'ye çekeceğiz"
İklim değişikliğinin etkileriyle mücadele kapsamında yeşil alanların artırılmasına yönelik çalışmalar ve ekolojik koridorlar ile millet bahçesi projelerine yönelik soru üzerine ise Kurum, iklim değişikliği etkilerinin en aza indirilmesi adına çok önemli çalışmalar yürütüldüğünü aktardı. Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Öncelikli olarak ülkemizin kuzeyiyle güneyini, doğusuyla batısını birbirine bağlayacak 4 ana ekolojik koridor oluşturuyoruz. Bu ekolojik koridorları da 22 yan koridorlarla birbirine bağlıyoruz. Tabii şehirlerin içine girdiğinde bu koridorların uzantıları işte millet bahçelerimiz, parklarımız, yeşil alanlarımız, derelerimiz... Şehrin nefes aldığı 2 alan var, biri yeşil alanlarımız, diğeri de denizlerimiz, göllerimiz, akarsularımız. Dolayısıyla bu iki alanı koruyacak, arttıracak çalışmalar yürütüyoruz. OECD verilerine göre korunan alan büyüklüğümüzü yüzde 9'dan yüzde 17'ye çekecek çalışmalar yürütüyoruz.
81 ilde 81 milyon metrekare millet bahçesi projemiz vardı. Bu kapsamda yaklaşık 50 milyon metrekarelik alanı projelendirdik ve 266 tane millet bahçesini hemen hemen her ilimizde olacak şekliyle artık ilçelerimizde dahi millet bahçesi projelerimiz var. 21 ilde 34 millet bahçesinin de açılışını gerçekleştirdik. Açılışa hazır 8 millet bahçemiz daha var. İhalelerini yaptıklarımız, projeleri devam eden yaklaşık 7 milyar lira tutarında şu an devam eden millet bahçesi projelerimiz var. Bakıyorsunuz bu alanlar sadece millet bahçesi, ekolojik koridor olarak değil, depremde toplanma alanları olarak da işlev görüyor."
"Olası depremlerde millet bahçeleri toplanma alanı olacak"
Elazığ depreminin ardından şehir içindeki güvenli alanlarda çadır kurarak vatandaşlara geçici barınma hizmeti verildiğini hatırlatan Kurum, dolayısıyla Ankara'da, İstanbul'daki olası depremlerde millet bahçelerinin çok ciddi toplanma alanı olacağını kaydetti.
"Parsel bazında imar planı değişikliği tamamen kaldırılmış durumda"
İmar planı değişikliğindeki değer artış payı düzenlemesine de değinen Kurum, "Gönül Belediyeciliği" kapsamında adalet ve hakkaniyet çerçevesinde şehirlerin içinde parsel bazında imar plan değişikliğini tamamen kaldırdıklarını anımsattı.
Kurum, "Artık hiçbir adada parsel olarak gidip öbür binalar 5-6 katlıyken herhangi bir parsel 15-20 kat olamayacak. Parsel bazında imar plan değişikliği tamamen kaldırılmış durumda. Yüksekliği serbest olan yerleri tamamen çevre teşekkülü, çevredeki binaların yüksekliği neyse bu yükseklikler çerçevesinde belediyeler indirmek zorunda. Bu da çok önemli bir düzenlemedir. Ada bazında plan değişikliği yapılabilir. Yan parsel neyse sizinki de aynısı olacak. Ada bazında bu bölgenin genişlemesi, düzenlenmesi lazım. Yerel yönetimlerle birlikte bu çalışmalar yapılabilir" değerlendirmesinde bulundu.