Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri Deniz Ticaret Odası tarafından Dalaman ilçesinde düzenlenen "Çevre, Kıyı Alan Yönetimi, Sıfır Atık Çalıştayı" açılışında konuştu.
"5 zincir markette poşet kullanımı 150 milyona düştü"
Birpınar, denizleri korumak ve kollamanın görevleri olduğunu ifade etti.
Denizlerde 2050'de balıktan çok plastik olacağına belirten Birpınar, plastiğin her türlü hastalığın da sebebi olacağını aktardı.
Ülke olarak poşet kullanımında çok önemli mesafeler katetmeye başladıklarına işaret eden Birpınar, şöyle konuştu:
"Yaptığımız istatistikler ve şu anda net gelen resmi verilere göre 5 tane büyük zincir market geçen sene ocak ve şubat aylarında yani iki ayda 600 milyon adet poşet tüketmiş. Bu sene poşet paralı olduğu için aynı dönemde 5 zincir markette poşet kullanımı 150 milyona düşmüş. Yani yüzde 75 başarı var. Onun için vatandaşımıza teşekkür ediyoruz. Sıfır Atık Projesi çığ gibi büyüyor ve dünyaya yayılıyor."
Vatandaşın artık tek kullanımlık poşetler yerine bez çantaları, fileleri tercih etmeye başladığını anlatan Birpınar, şöyle devam etti:
"İlk başta belki bize biraz kızdılar ama şunu unutmasınlar bu poşetlerden o kadar çok doğada var ki. Bugün İç Anadolu Bölgesi'ne gittiğiniz zaman bütün buğday tarlaları poşetle dolu. Bunlar hasat yapıldığında buğdayın içerisine parçaları giriyor. Daha sonra unun içerisine giriyor, ekmeğin içerisine girip bize geliyor. Aynı şekilde pamuk tarlalarına giden bu poşetler yine hasat edildiği zaman bu pamuğun içerisine giriyor, ipliğin içerisine giriyor ve kumaşların içerisine giriyor boya tutmuyor. Birçok kumaş maalesef yeniden yapılmak zorunda kalıyor. Hem sağlığa hem ekonomiye inanılmaz zararlarının olduğunu biliyoruz."
Birpınar, Sıfır Atık Projesi'nin sadece çöpler için değil, denizler dahil her alanda uygulamak istediklerini dile getirdi.
"Denizlerimizi mavi vatan olarak görüyoruz"
Denizleri koruyup gelecek nesillere daha yaşanabilir bırakmak için çaba gösterdiklerini belirten Birpınar, şunları söyledi:
"Denizlerimizi mavi vatan olarak görüyoruz. Dolayısıyla iyi koruyup kollamamız gerekiyor. Denize gelen kirliliğin de yüzde 80'i karadan geliyor. Şu anda dünya denizlerinde Avrupa kıtasının yüzey alanı kadar plastik var ve bunlar dalgalarla kırılarak mikro plastik haline dönüşüyor. Bunlar daha sonra balıklar tarafından yeniyor.
Balıkların yediği bu plastikler besin zinciriyle insanlara geçiyor. Dolayısıyla sokağa attığımız herhangi bir çöpün denize gideceğini, onun da balıklar tarafından yeneceğini ve denizi kirleteceğini, deniz canlılarının midesine gideceğini ve onunda bize geleceğini unutmamız gerekiyor."
Geri dönüşümün ekonomiye katkısı
Çöpün ekonomi için ham madde olduğunu düşünmek gerektiğini anlatan Birpınar, plastik ve camın, kağıt ve metalin geri dönüştürüldüğü zaman ekonomiye katkı sağlayacağını bilmek gerektiğini vurguladı.
Birpınar, mümkün olduğu kadar çöpü kaynağında ayrı toplamayı başarmak gerektiğine dikkati çekerek, bu nedenle sıfır atığın mantığını korumak gerektiğini kaydetti.
Denizlerde de sıfır atık uygulamasını başarma arzusunda olduklarına işaret eden Birpınar, "Sistemin bu şekilde devam etmesi halinde Türkiye'de hiçbir şekilde çöp depone sahasının kalmayacağını, bu sahalara giden çöp arabalarının olmayacağını, giden arabaların hepsinin aslında geri dönüşüme giden kağıdın geri dönüştürüldüğü, plastiğin, camın geri dönüştürüldüğü bir sistemin olduğu ve Türkiye ekonomisine de 40 ile 50 milyar lira civarında her yıl katkı sağlayacağını da unutmamız gerekiyor" diye konuştu.
Kaynak: AA