Küresel ölçekte geçen yıl daha rekabetçi hale gelen güneş ve rüzgar enerjisinde maliyetler Türkiye'de de düşüş gösterdi.
Türkiye'de rüzgar enerjisi santrali kurulumu maliyeti 5 yıl öncesine göre yüzde 32, güneş enerjisi santrali kurulumu maliyeti ise yüzde 50 geriledi.
Rüzgar ve güneş enerjisindeki bu eğilimin gelecek yıllarda da devam etmesi beklenirken, dünyada kömür fiyatları büyük çapta artış gösterdi.
Kömür fiyatlarında yükseliş
Türkiye'deki mevcut kömürlü termik santrallerin yüzde 45'inin ithal kömürle çalışması nedeniyle kömür fiyatlarındaki artış elektrik üretim maliyetine de yansıyor.
Bu artışla ithal kömürle çalışan mevcut termik santraller için ortalama maliyet megavatsaat başına 73 dolara ulaştı.
Türkiye'de yeni kurulacak bir rüzgar santralinde elektrik üretim maliyeti megavatsaat başına 40,8 dolar, güneş santralinde ise megavatsaat başına 51,9 dolar olarak hesaplandı.
Böylece, karbon fiyatlandırması olmadan dahi yeni kurulacak rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinde megavatsaat başına elektrik üretim maliyetleri, mevcut ithal kömür santrallerinin elektrik üretim maliyetlerinden daha ucuz hale geldi.
Rüzgar ve güneşin elektrik üretimindeki payı yüzde 13
Türkiye'de mayıs sonu itibarıyla güneş enerjisi kurulu gücünün yüzde 91'ini lisanssız küçük ölçekli projeler oluşturdu.
Türkiye'nin son yıllarda temiz enerji dönüşümünü hızlandırmasıyla güneş ve rüzgar enerjisinin elektrik üretimindeki payı yüzde 13'e ulaştı. Ancak Türkiye'nin özellikle güneş enerjisindeki potansiyelini gerçekleştirebilmesi için daha fazla büyük ölçekli güneş enerjisi santralinin devreye alınmasına ihtiyaç duyuluyor.
İthal kömür santrallerinin ise geçen yıl elektrik üretimindeki payı yüzde 21 olarak hesaplandı.
Mevcut kömür fiyatları dikkate alındığında, ithal kömür santrallerinin yüksek kapasitede çalışmaya devam etmesi halinde kömür ithalatının bu yıl 5 milyar dolara ulaşabileceği, bunun 3 milyar dolarlık kısmının elektrik üretimi için harcanacağı tahmin ediliyor.