Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Tevfik Keskin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de yıllık 18,5 milyon ton süt üretildiğini, bunun 8,5 milyon tonunun sanayiye aktarılırken, diğer kısmın ise hane içi tüketim, buzağı besleme, bozuk ve hatalı ürün olarak değerlendirildiğini bildirdi.
Türkiye'de yıllık kişi başı süt ve süt ürünleri tüketiminin yaklaşık 230 kilogram olduğunu kaydeden Keskin, özellikle İç Anadolu ve Ege bölgelerinin süt üretiminde ön plana çıktığını, "üretim fazlası" söylemleriyle düşük fiyat konusunun gündeme gelmesinin üreticiyi olumsuz etkilediğini söyledi.
"Türkiye'nin süt toplanması ve dağıtılması sorunu var"
Sektörde dağıtım noktasında dağınık bir yapının bulunduğunu, bunun da üreticiye olumsuz dönüş yaptığını kaydeden Keskin "Türkiye'nin, süt fazlalığı değil, toplanması ve dağıtılması sorunu var. İlkbaharda süt üretimi artıyor fakat fazlalık yok. Süte müdahalede biraz daha derli toplu olunması gerekiyor. Bu işi yapan çok örgüt olduğundan dağınık bir yapı var. Özellikle süt pazarlama noktasında tek bir merkez olmalı. Süt üreticisini derleyip, toparlayacak ve bakanlığın karşısında sorumlu olacak tek örgüt olmalı. Bu merkez de Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği olmalıdır. Bu merkez üzerinden yapılmalı." diye konuştu.
Keskin, "Türkiye'de fazlalıktan dolayı dökülen süt gördünüz mü?" ifadesiyle fazla üretim iddialarının doğru olmadığına dikkati çekerek şunları söyledi:
"Birileri sütün her gün alınıp satıldığını bildiğinden dolayı ilkbaharda sütte bir artış oluyor. Yani dağınık yapı olunca sanayici fiyatları aşağıya çekiyor. Biri aşağı çektiğinde diğerleri de ardı ardına aynı şeyi yapıyor. Bizim süt üreticilerimiz üretmeye devam etsin. Şu anda üreticilerimiz referans fiyatın altından ürün satıyor. Yine aynı noktaya geliyoruz. Eğer bunu derleyip toparlarsak 1,15 lira o zaman geçerli olur. Bundan sonra bir üstünü düşünmek lazım. Şu anda 80-90 kuruşa sütler satılıyor. Benim serzenişim bunadır. Fazla bir ürün varsa onun da çaresi bulunur, bakanlığa gidilerek 'elimizde şu kadar süt ya da süt tozu var' denir. Bu noktada çözüm bulunur ama bunu tek bir noktada topladığımızda böyle bir durum söz konusu olmayacak. Çünkü birden fazla kişi aynı işi yapınca bazı kesimler bu durumdan farklı şekilde yararlanmaya çalışıyor. Yani ucuza verebiliyor. Kısacası herkes kendisini düşünüyor."
Okul sütü projesi
"Okul sütü" projesinin daha da yaygınlaşması gerektiğini ifade eden Keskin, "Okul sütü hem çocuklarımızın sağlığı için hem de üreticimiz açısından sütü fiyatlandırma ve tüketimi noktasında da bize büyük bir katkısı var. Hatta bunun liselere kadar artırılmasını talep edeceğiz. Çünkü böyle olması gerekiyor. Özellikle üretimimiz için çok önemli olacak." diye konuştu.
Başbakan Binali Yıldırım tarafından açıklanan "Milli Tarım Projesi" kapsamında Et ve Süt Kurumunun (ESK) süte müdahalesi konusunda yerinde bir karar alındığını belirten Keskin, ESK'nın yetkilerinin daha da genişletilmesi gerektiğini savundu.