24 Şubat’ta Rusya Ukrayna’ya saldırı başlattı. Bölge ve dünya için yıkıcı etkileri olan savaş, gıda krizini de derinleştirdi. Çünkü savaş koşulları nedeniyle Ukrayna’nın tahıl gemileri Karadeniz’den geçemiyordu.
Tahıl yüklü gemilerin Ukraynalimanlarından ayrılamaması tahıl ürünlerinde fiyat artışına neden oldu, piyasayı büyük ölçüde etkiledi. Durumun bir kriz boyutuna ulaşmasında en önemli etken, Rusya ve Ukrayna’nın temel tarım ürünleri ihracatında dünya lideri olmaları.
Birleşmiş Milletler raporuna göre 53 ülkede 193 milyon kişi gıda güvencesinden yoksundu ve acil yardıma ihtiyaç duyuyordu. Bu şartlar altında savaş, gıda krizinin
pençesindeki pek çok ülkeyi vurdu. Gıdaya erişimde zorluk
çeken ülkeler için bu zorluğu daha da artırdı.
Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla, tahıl fiyatları yükselişe geçmiş, tahıl koridoru anlaşmasıyla fiyatlar normale dönmüştü. Anlaşmayla ilgili yaşanan kısa süreli aksama ise dünyayı panikletti.
Türkiye öncülük etti
Uluslararası toplum, krizin aşılmasında yetersiz kaldı. Küresel platformların ve aktörlerin çağrıları sonuç vermedi. Türkiye, hem Rusya hem de Ukrayna ile savaşın ilk anından beri diyalog kurabilen tek ülke oldu. Krizin çözümünde inisiyatif
ortaya koyan ve sorumluluk alan Türkiye devreye girdi.
Taraflar Türkiye’nin öncülüğünde bir araya geldi. 22 Temmuz’da İstanbul’da Tahıl Koridoru’nu açan anlaşmaya imza atıldı. Türkiye’ye güvenin sonucu olarak imzalanan anlaşmanın işlemesi için İstanbul’da koordinasyon merkezi
kuruldu.
Anlaşma ile tahıl yüklü gemiler Ukrayna limanlarından dünyaya ulaşmaya başladı. Tahıl yüklü ilk gemi 1 Ağustos'ta Odessa Limanı'ndan hareket etti. Bugüne kadar 400’ü aşkın gemi ile taşınan buğday, mısır, arpa gibi tahıl ürünlerinin miktarı 10 milyon tonu geçti.
Tahıl ürünleri Avrupa başta olmak üzere, Asya, Afrika ve Ortadoğu ülkelerine ulaştırıldı. Türkiye, yoksul ülkelerdeki açlık riskinin azalmasını sağladı.
"Tahıl koridoru devam etmese bile Türkiye kendine yeter"
Anlaşmayla ilgili yaşanan kısa süreli aksama ise dünyayı panikletti. IAOM Başkanı Eren Günhan Ulusoy konuyla ilgili şöyle konuştu:
"Rusya ve Ukrayna'nın toplam dünyadaki buğday fiyatlarına etkisi yüzde 30, mısır arzının etkisi yüzde 17, ihracatına. Bu iki ülkenin ne kadar piyasaları ön arz ettiği dünya piyasasındaki fiyatlarda belirleyici oluyor.
Bu sayede tahıl koridorunun dünya piyasalarına arz ettiği dört buçuk milyon ton mısır, iki buçuk milyon ton buğday ve diğer tahıllarla beraber dünya gıda piyasalarında önemli bir rahatlama, fiyatların düşüşünü hep birlikte yaşamış olduk.
Türkiye'nin yurt içi üretimi 2022 hasadında gerçekleşen yurt içi üretimi 19,8 milyon ton buğday, 8,5 milyon ton mısır olmuştur. 8,3 milyon ton arpa 36 milyon tonu aşan bir tahıl üretimi Türkiye'nin bu yılki tüketimi açısından denge noktasına oldukça yakın. Koridorun devam etmediği senaryoda dahi Türkiye kendine yeterliliğini tamamlayabilir."
Krizin aşılmasıyla 7 gemi daha koridordan geçti. Böylece bugüne kadar 10 milyon tonun üzerinde tahıl taşınmış oldu.