Güldal, Ofisin bu yılki faaliyetlerine ve 2024 yılı beklentilerine ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Son yıllarda, dünyada, özellikle gıdayla ilgili sektörlerde yaşanan istikrarsızlığa dikkati çeken Güldal, kuraklık ve savaşların etkisiyle temel gıdanın öneminin ne kadar değerli olduğunun bir kez daha anlaşıldığını dile getirdi.
Güldal, küresel düzeyde bereketli bir üretim sezonu yaşandığını belirterek, bu yıl 787 milyon ton buğday, 143 milyon ton arpa ve 1,2 milyar ton mısır üretildiğini anlattı.
"Dünyada temel tarım ürünlere erişimdeki lojistiğin açılması gerekiyor"
Karadeniz Bölgesi'nin yakın coğrafyasında dünyaya hububat ihraç eden ülkelerin bulunduğunun altını çizen Güldal, şunları kaydetti:
"Rusya'da 2 yıldır ciddi üretimler gerçekleşti. Rusya-Ukrayna Savaşı'nın çıkmasıyla ve devamıyla beraber özellikle ihtiyaç sahibi ülkelere ürün arzında sıkıntı meydana geldi. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın girişimleriyle Karadeniz Tahıl Koridoru bir süre devam etti, dünyada ham madde tedarik sıkıntısının aşılmasında çok önemli bir rol oynadı. Rusya ve Ukrayna'da gelecek yıl, savaşa rağmen, yine bereketli bir sezon tahmin ediliyor. Dünya genelinde ürün arzında bir eksiklik söz konusu değil ama temel tarım ürünlere erişimdeki lojistiğin açılması gerekiyor."
Güldal, Rusya'nın hububat ihracatında kotalar belirlediğine işaret ederek, Türkiye'nin, bereketli bir sezon geçirdiğinden, bu durumdan etkilenmeyeceğini söyledi.
Ülkede geçen sezon 21,8 milyon ton civarında buğday üretimi gerçekleştirildiğini dile getiren Güldal, şu bilgileri paylaştı:
"Bu yıl 4,3 milyon tonluk üretimle son 18 yıldaki en yüksek makarnalık buğday üretimi gerçekleşti. Arpa da 9 milyon tonu aşan bir miktarla son 17 yılın en yüksek rakamına ulaşmış oldu. Mısırda da tarihin en yüksek rekoltesi 9 milyon tona yaklaşan bir üretim söz konusu."
Güldal, TMO'nun 2023 hasadında, haziran ayından itibaren, 13 milyon tonluk rekor bir ürün alımı gerçekleştirdiğine işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:
"Sadece arpa, buğday ve mısırdan bahsediyorum. Karşılığında, tabii, önemli bir mali karşılığı var bunun. Bu yıl üreticilerimize 100 milyarın üzerinde ödeme yaptık. TMO'nun alımlarından sonra üreticilerimiz tarafından buğday ve arpaya yöneliş oldu. Bu sene ekiliş alanları 7,3 milyon hektara yükseldi."
TMO'nun fındık alımı da yaptığını anımsatan Güldal, bu yıl fındıkta piyasayı üretici lehine düzenlediklerini bildirdi.
Deprem bölgesindeki üreticilere kota uygulanmadan alım yapıldı
Güldal, 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgedeki üreticilere pozitif yaklaşım gösterdiklerinin altını çizerek, TMO'nun bölgede kota sınırı koymadan alım yaptığına, yoğun dönemlerde günlük 1,5 milyar liralık alım gerçekleştirdiklerine işaret etti.
Gelecek sezonla ilgili ekilişlerin tamamlanmak üzere olduğunu belirten Güldal, bu yıl kasımda yağışların ortalamaların üzerinde olduğunu, kuraklık riski görülmediğini kaydetti.
Güldal, 2024'te hububat ürünleri rekoltesinin yüksek olacağını düşündüklerini dile getirerek, "Buna göre hazırlıklarımızı yapıyoruz. Bu yılın mayıs ayı sonunda başlanacak hasat döneminde de, gene 2023 hasadında olduğu gibi, bol ve bereketli bir sezonu, dönemi göreceğimizi ümit ediyoruz." dedi.
"Üreticinin ürettiğinden pişman olmaması lazım"
Üreticinin korunmasını esas aldıklarını bildiren Güldal, şu değerlendirmede bulundu:
"Üreticinin üretmeye devam etmesi, sürdürülebilir üretim yapması ve ürettiğinden pişman olmaması lazım. Bu noktada TMO, piyasayı takip ederek üreticiyi izlemiş ve onun bir zarar görmesi halinde müdahale etmiştir. 2024'te eğer üreticilerimiz için fiyatlar beklenen seviyenin altına düşerse TMO, tabii ki müdahalesini bu sene olduğu gibi sağlam bir şekilde yapacak. Bizim stoklamayla, finansla ilgili herhangi bir problemimiz söz konusu değil. Üreticilerimizin bu konuda rahat olmasını tavsiye ediyoruz. TMO, tüm hazırlıklarını kendi görev alanındaki ürünlerini takibiyle, maliyetleriyle, izlemesiyle, iç ve dış ticaret tedbirlerinin gözden geçirilmesiyle sürdürecek. Üreticilerimize bereketli bir yıl diliyorum."