Tüm dünyada pek çok sektör COVID-19 salgınıyla birlikte zarara uğradı. Kısıtlamalar nedeniyle sokaklar ıssızlaştı, seyahatler yapılamadı. En çok etkilenen sektör ise turizm oldu.
2019 yılındaki verilere bakıldığında turizm sektörü yüzde 60 oranında kayıp yaşadı, bu düşüş 2021 yılının ilk yarısında da etkili oldu. Fakat aşılanmanın hızlanması ve seyahat kısıtlamalarının hafiflemesiyle birlikte 2021 yılının ikinci yarısında yeniden bir ivme yakalamış oldu.
TÜİK verilerine göre Ocak-Eylül 2019 döneminde ülkemizin turizm geliri 26,6 milyar dolar seviyesindeydi. 2021 yılının ilk 9 aylık döneminde ülkemize gelen ziyaretçilerden elde edilen turizm geliri ise 2020 yılına göre yüzde 107 oranında bir artışla 16 milyar 850 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Türkiye, pek çok ülkeye nazaran 2021’i en az zararla kapatan ülkelerden biri oldu.
.jpg)
[Grafik: TRT Haber]
Yılın ikinci yarısı daha hareketli geçti
2021 yılının ikinci yarısında Sağlık Bakanlığı’nın “güvenli otel sertifikası” projesinin başarılı olması nedeniyle canlanan turizm sektörü yeni yılda hedef yükseltmeyi planlıyor. Konuya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Türkiye Seyahat Acenteları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, 2022 yılı için umut verici konuşuyor.
“Temmuz ayı itibarıyla Rusya ve Almanya pazarının açılması hareketliliğin artmasında etkili oldu. Ülkemize gönderdiği ziyaretçi sayısıyla üçüncü sırada yer alan Ukrayna pazarı, sezon başından beri açık halde. Ana pazarlarımızdan biri olan İngiltere ise geç açılmasına rağmen önümüzdeki sene için ümit veriyor.”
.jpg)
[Grafik: TRT Haber]
Kasım ayı ziyaretçi sayısı 1,7 milyonu aştı
Hayatımızı ciddi oranda etkileyen koronavirüs farklı mutasyonlarla etkili olmaya devam ediyor. Son olarak Omicron varyantının kasım ayında ortaya çıkmasıyla birlikte tüm dünya gibi Türkiye de önlemler almaya başladı.
Bu önlemlerin en başında, varyantın ortaya çıktığı ve etkili olduğu Botsvana, Güney Afrika Cumhuriyeti, Mozambik, Namibya ve Zimbabve’ye yönelik seyahat kısıtlaması kararı geliyor.
Yeni varyant ile birlikte turizm sektörünün nasıl şekilleneceği ve yurt dışı kısıtlamaları konusunda henüz netlik yok. Ancak Bağlıkaya, sektörün iyiye gideceğini tahmin ediyor:
“Aşılama ve tedbirlerle birlikte toparlanan sektör daha iyiye gidecektir. Sadece Kasım 2021 döneminde ülkemize gelen yabancı ziyaretçi sayısı 1,7 milyonu aşmış durumda. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından açıklanan kasım ayı verileri de bu görüşümüzü doğruluyor.”
Omicron varyantı dünya turizmi üzerinde de etkili oluyor
Bulaşıcılık oranı delta varyantından daha yüksek olan Omicron varyantıyla birlikte dünya bir kez daha salgına karşı gard almış durumda. İsrail, birçok ülkeden seyahatleri yasakladı.
Hollanda’ya seyahat etmek için sadece aşı pasaportu yeterliyken artık aşı pasaportunun yanı sıra PCR testi yapılmaya başlandı.
Almanya ve Fransa ise İngiltere’ye seyahat yasağı getirmiş durumda... Almanya, Türkiye’nin turizmde Akdeniz çanağındaki önemli rakiplerinden İspanya ve Portekiz’i “Yüksek Riskli” ülkeler kategorisine aldı.
İtalya ise Avrupa Birliği ülkelerinden gelen ziyaretçilerine aşı sertifikasının yanı sıra PCR testi veya hızlı antijen testi zorunluluğu getirdi.
Öte yandan İspanya da İngiltere’den gelecek olan 12 yaş üstü çocuklar için de aşı sertifikası uygulaması başlatırken PCR testi veya hızlı antijen testini zorunlu kıldı.
Bu örneklerden de anlaşılacağı üzere her ülkenin, pandeminin seyrine ve risk durumuna göre seyahat kararlarını sürekli güncellediğini belirten Bağlıkaya, vatandaşların seyahat etmeden önce gidecekleri ülkenin uyguladığı tedbir ve kısıtlamaları resmi kanallardan takip etmeleri önerisinde bulunuyor.
Yeni varyanta rağmen hedefler yüksek
Aşılamanın artmasının ve virüse karşı tedavi edici ilaçların kullanılmaya başlanmasının, önümüzdeki dönemde seyahat artışlarını olumlu yönde etkileyeceğini belirten TURSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’ya göre sezonu 45 milyon turistle kapatılacak:
“Beklentilerimizin gerçekleşmesi ve pandeminin etkisinin azalması turizmdeki toparlanma açısından önemli bir fırsat yaratacak. Zira pandemi nedeniyle son iki yılda seyahat edemeyen çok sayıda insan olduğu için dünya genelinde ciddi bir tatil özlemi oluşmuş durumda. İyimser bakış açısıyla ve şu an sınırların açık olması perspektifinden değerlendirdiğimizde, pandeminin tamamen kontrol altına alınması ve bu yıl yaz döneminde yaşanan turist akışına benzer bir seyir yaşanması durumunda, 2022 yılını, toplam 45 milyon ziyaretçi sayısıyla kapatacağımızı öngörüyoruz. Önümüzdeki yıl toplam turizm gelirimizin de 35 milyar dolar seviyesinde olmasını bekliyoruz.”
“Erken değil tam zamanı”
Turizm sektörü için sigorta niteliği taşıyan yurt içi turizmi güçlü olan ülkeler, olası krizlerden daha az etkileniyor. Sınırların zaman zaman kapandığı pandemi döneminde bu durum net bir şekilde ortaya çıktı.
Yurtiçi pazarının geliştirilmesi TÜRSAB’ın da ana hedefi.
“Bir ülkenin turizm sektörünün gücü ve dayanıklılığı, iç pazarının yapısı ve büyüklüğünün temek kriterler arasında gösterilir. Yurt içi pazarını güçlendirmek için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çalışmalarımızı sürdüreceğiz. TÜRSAB olarak bu yıl erken rezervasyon kampanyasının startını 19 Kasım tarihinde Antalya’da ‘Erken değil tam zamanı’ sloganıyla verdik.”
Önümüzdeki yıl yurt dışı pazarlarındaki talep artışı ve döviz kurlarındaki dalgalanmaların hesaba katılmasıyla birlikte erken rezervasyonun önemi daha da artmış durumda. Genel olarak yurt dışı pazarlarda olduğu gibi yurt içi turizm pazarında da tatil özlemi birikmiş bir kitle olduğunu söyleyen Bağlıkaya, önemli oranda hareketlilik yaşanmasını bekliyor.
Sektörünün can suyu “fuarlar”
Açılan bu yaraları sarmak için Türkiye’nin sahip olduğu eşsiz güzellik ve zenginlikteki tarihi ve kültürel değerlerin hem dünya genelinde hem de ülkemizde tanıtımının yapılmasının büyük önem taşıdığını söyleyen Bağlıkaya, “Tanıtım yapılırken hedef odaklı ve doğru zamanlamayı esas alan bir yaklaşım sergilememiz gerekiyor. Bu vizyondan hareketle, TÜRSAB olarak, kapsayıcı bir turizm anlayışı çerçevesinde yurt içinde ve yurt dışında güçlü tanıtım ve pazarlama faaliyetleriyle sektörümüzü desteklemek için çalışıyoruz” diye konuşuyor.
Sektörü daha güçlü ve dayanıklı hale getirmek isteyen TÜRSAB, geçtiğimiz iki yılın enkazını parlak bir sezonla unutturmak için çeşitli çalışmalar yürütüyor. Bu çalışmaların ilk sırasında tanıtım var.
“Turizmi ülkemiz geneline ve 12 aya yayma yönündeki çalışmalarımıza Güneydoğu Anadolu bölgemiz ile devam edeceğiz. 17-20 Mart 2022 tarihinde Diyarbakır’da 1. Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuarı’nı gerçekleştireceğiz. Ayrıca yabancı seyahat acentelerini ağırlayarak ülkemizin güzelliklerini yakından tanıtırken, Bölge Temsil Kurullarımızın organizasyonuyla iç pazarı canlandırmak için seyahat acentelerimize yönelik info gezileri düzenledik. Gerek yurt içi gerekse yurt dışı turizmindeki hareketliliğin artırılması bakımından son derece yararlı olan info gezilerimizi devam ettireceğiz.”
Grafik: TRT Haber / Nursel Cobuloğlu
4.3ºC
Ankara
