Türkiye Un Sanayicileri Başkanı (TUSAF) Başkanı Eren Günhan Ulusoy, ABD'den Çin'e, Seyşeller'den Vanuatu'ya kadar dünyanın dört bir yanına un sattığını belirterek, "Son 10 yılda un Türk ununu ihraç ettiğimiz ülke sayısı 160'a ulaştı. Bu ülkelerde dünya nüfusunun yüzde 92'si yaşıyor." dedi.
Ulusoy yaptığı açıklamada, 2003'ten beri un sektöründe ihracatın çok hızlı bir şekilde yükseldiğini kaydederek, Türkiye'nin un ihraç etmek için son yıllarda buğday ithal etmeye başladığını söyledi.
Türkiye'nin uzun dönem buğday üretim ortalamasının kendisine yeterli olduğunu dile getiren Ulusoy, ülkede yılda 19 milyon ton buğday tüketildiğini, 2015'te 22,5 milyon, 2016'da 20,5 milyon ton buğday üretildiğini aktardı.
Ulusoy, tüketim miktarının üretimin üzerinde olduğunu ifade ederek, "Ancak zaman zaman kuraklık olunca buğday ithal edilebiliyor. Mesela 2014'te üretim tonajı 18 milyon tona düştü. Yani ithalatın üretim yetersizliği nedeniyle olması çok çok nadiren." diye konuştu.
Türkiye'nin son yıllarda un ihraç etmek için ithalat yaptığını yineleyen Ulusoy, 2002 yılında 253 bin ton olan un ihracatının, 15 yılda 14 kat artarak 3,5 milyon tona yükseldiğini, ihracattan elde edilen gelirin 47 milyon dolardan 22 kat artarak 1 milyar 80 milyon dolara çıktığını anlattı.
Ulusoy, 11,6 milyon tonluk dünya un ticaretinin yüzde 30'unu Türk un sanayicilerinin gerçekleştirdiğini kaydederek, bu başarıyı artırarak sürdüreceklerini söyledi.
Bu yıl da hedeflerinin son 5 yıldır sürdürdüklerini dünya un ihracatındaki şampiyonluklarını perçinlemek olduğunu vurgulayan Ulusoy, "Bu yıl un ihracatında mutlaka artış bekliyoruz. En az 1,1 milyar dolarlık un ihracatı yaparız ve 3,5 milyon tonu aşan unu yine dünyanın dört bir köşesine satarız." ifadelerini kullandı.
En çok un ihraç edilen ülkeler
Ulusoy, son yıllarda un fabrikası sayısının azaldığını belirterek, bin 150'den 730'a kadar gerileyen fabrika sayısının 10 yıl içinde 400'lere ineceğini tahmin ettiklerini aktardı.
Burada fabrikaların büyüdüğünü ve atıl üretim tesislerinin sistem dışına çıktığını dile getiren Ulusoy, "Ancak kapasite kullanım oranları ülkemizde artıyor. Geçen yıl toplam kapasite olan 30 milyon tonun yaklaşık yüzde 50'si kullanıldı. Buradaki artışta ihracattaki artışın payı büyük." dedi.
Ulusoy, son 10 yılda un ihraç edilen ülke sayısının 160'a ulaştığını kaydederek, "Bu ülkelerde dünya nüfusunun yüzde 92'si yaşıyor. Yani dünyadaki her 10 kişiden 9'u Türk ununun tüketildiği ülkelerde yaşıyor." diye konuştu.
Un ihracatında en büyük pazarın toplam ihracatın yüzde 40'ının yapıldığı Irak'ın başta geldiğini dile getiren Ulusoy, Irak pazarının yüzde 90'ına hakim olduklarını söyledi.
Ulusoy, geçen yıl Irak'a bir milyon 430 bin ton un ihraç edildiğini kaydederek, onu takip eden Sudan'a 548 bin, Suriye'ye 385 bin, Angola'ya 139 bin, Filipinler'e 109 bin, Madagaskar'a 106 bin, Endonezya'ya 87 bin, Benin'e 78 bin ton un ihracatı gerçekleştiği bilgisini verdi.
"Unumuz Uzakdoğu'dan Afrika'ya tüm kıtalara ulaşıyor"
Ulusoy, yılın ilk dört ayında Irak'a 593 bin tonluk un satıldığını belirterek, onu 166 bin tonla Sudan'ın, 73 bin tonla Suriye'nin, 47 bin tonla Angola'nın, 28 bin tonla Yemen'in, 27 bin tonla Eritre'nin, 24 bin tonla Somali ve Benin'in izlediğini anlattı.
Türk ununun dünyanın neredeyse her yerine ulaştığını dile getiren Ulusoy, gidebilecekleri bütün pazarlara ulaştıklarını, pazar arayışını sürdürmekle birlikte daha çok mevcut pazarları derinleştirmek için çalıştıklarını vurguladı.
Ulusoy, "Unumuz Uzakdoğu'dan Afrika'ya, Orta Doğu'dan Amerika'ya kadar tüm kıtalara ulaşıyor. Sadece geçen yıl 109 ülkeye un ihracatı yaptık. Seyşeller'den Komorlar Birliği'ne, Maldivler'den Vanuatu'ya, Tonga'dan Samoa ve Marshall Adalarına, ABD'den Çin'e her yere un satıyoruz." dedi.
Türk sanayicisinin ABD'ye bile un sattığına değinen Ulusoy, "ABD pazarına girmek önemli, çünkü ABD de çok önemli bir buğday üreticisi. Dünyanın dördüncü büyük buğday üreticisi olmasına rağmen ABD pazarına Türk ununu sokmayı başardık. Hem TÜBİTAK tarafından hem de FDA tarafından onaylanmış diyabetik un ürünümüz ABD pazarında yer buldu. Değişen dünyada tüketicilerin değişen taleplerinde unlu mamuller sektörünün de değiştiğini ve yeni trendler oluştuğunu görüyoruz. Sanayicilerimizin trendleri takip edebilmesi ve trendlere uygun ürünler üretmesi ihracatımızı artıracaktır." değerlendirmesinde bulundu.