Türkiye tarımsal ürün çeşitliliğinin ve verimin yüksek olduğu bir ülke.
Doğudan batıya, kuzeyden güneye birçok bölgede birbirinden değerli ürünler yetişiyor.
Islah çalışmaları ve yeni teknolojiler sayesinde ürün çeşitliliği artıyor
Tarımda ıslah çalışmaları ve yeni teknolojiler sayesinde ürün çeşitliliği artıyor. Gerek toprağın verimi gerekse iklim şartlarının uygunluğu farklı ürünlerin üretilmesine olanak sağlıyor.
Bunların başında da tropikal meyveler geliyor. Dünyanın birçok ülkesinden tropikal meyve fidanları akdenizli çiftçiler tarafından buradaki seralarda yetiştiriliyor. Mango, passiflora, liçi ve ejder meyvesi bunlardan bazıları.
Batı akdeniz’in tropikal meyve ihracatı son 6 ayda 1 milyon dolar oldu
Türkiye’nin tropikal meyve üretim yolculuğu muz ve avokadoyla başlamış olsa da yıllar içinde bu meyvelere yenileri eklendi.
Verim ve çeşitliliğin artması ihracat rakamlarına da yansıdı. Öyle ki bu yılın ilk 6 ayında tropikal meyve ihracatı sadece Batı Akdeniz’den 1 milyon doları buldu.
İlk araştırma BATEM'de yapıldı
Türkiye'de tropik meyve araştırmalarının geçmişi 1934 yılına dayanıyor.
Turunçgiller Araştırma Enstitüsü Mustafa Kemal Atatürk tarafından kuruldu. Bugünkü adı ise Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü. Kurum, 11 yıl önce tropik meyve araştırmasını başlattı.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü de Türkiye’deki 50 araştırma enstitüsünden sadece biri. BATEM çatısı altında yürütülen çalışmalar sayesinde bugün Türkiye’de 42 çeşit tropikal meyve üretilebiliyor.
6 ürünün 11 çeşidi tescilli
Mango, passiflora, pitaya, liçi, longan ve guava türlerine ait 11 çeşit Amerika Birleşik Devletleri'nden getirildi. Enstitü, 2011'de adaptasyon çalışmaları için kolları
sıvadı.
Batem Meyvecilik Bölümü Ziraat Yüksek Mühendisi Mehmet Özdemir, "Bunlar içerisinde Passiflora ve pitayanın, ülkemiz insanının damak tadına uygun olduğu,
uluslararası arenada geçerli meyveler olduğu, ticaretinin yapılabileceği ve ticarete konu olabileceğini düşündüğümüz için bu türlerden pasifloradan bir tane longandan bir tane pitayadan iki tane mangodan bir tane ve liçiden iki tane çeşidi tescil ettirdik. Ve Türk tarımına kazandırdık" dedi.
Özdemir: Üretici bizden tohumunu, çeliğini, aşı kalemini temin edebilir
Tropikal meyvelerde çoğaltma işlemi için de genelde aşı ve çelik yöntemi tercih ediliyor. Tropikal meyvelerin fidanları ana vatanlarından ithal ediliyor.
En çok Uzak Doğu, Afrika, Güney Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinden getiriliyor.
Ülkemize kazandırılan türlerin yetişmesinin yaygınlaşması için sürekli yurtdışından fidan ithal etmenin mümkün olmadığını söyleyen Özdemir, şöyle konuştu:
"Zaten bu hem mümkün de değil hem de ekonomik de değil. Tescili yapılan çeşitlerin ülkemizde fidan üretiminde gerçekleşmesi gerekiyor. Bunun çalışmaları uzun yıllar da alabiliyor bazen. Fidan üretimlerinde enstitümüz kendisi fidan üretebildiği gibi üretim materyallerini de fidan üreticilerine sağlayabiliyor. Yani fidan üreticisi gelip bizden tohumunu çeliğini aşı kalemini bazen temin edebiliyor."
Enstitü, meyve türlerinin genetik kaynaklarını uygun koşullarda saklıyor
Enstitünün en önemli görevlerinden birisi de sorumlu olduğu meyve türlerinde genetik kaynakların toplanması, özelliklerinin belirlenmesi ve uygun koşullarda muhafaza edilmesi.
BATEM tarafından yürütülen Türkiye Turunçgil Çeşit Geliştirme Programı kapsamında da turunçgil çeşitleri virüs hastalıklarından temizleniyor ve üreticilere virüsten arındırılmış fidan sağlanıyor.
930 genetik kaynak koruma altında
BATEM Ziraat Mühendisi Şenay Kurt, "Yılda 15 tane çeşidimizi sürgün ucu
aşılama tekniğiyle arındırdıktan sonra moleküler ve biyolojik olarak testlerini yaparak bunun ardından temiz bulduğumuz bireylerimizi genetik kaynak parsellerinde ve seralarımızda muhafaza etmekteyiz. Genetik kaynak parsellerimizde şu anda 287 tane bireyimiz parsellere dikilmiş durumda. Bunun yanında bizim envanterini çıkarttığımız 930 adet genetik kaynaklarımızda ise tel seralarda muhafaza etmekteyiz" dedi.
Özellikle Antalya’nın Alanya ve Gazipaşa ilçeleri Türkiye'nin tropikal meyve üsleri olarak kabul ediliyor.
Henüz adı pek duyulmamış birçok tropik meyve çeşidi bu bölgede üretiliyor.
50 dönümlük serada 40 tropik meyvenin 150 çeşidi üretiliyor
Tropikal Meyve Üreticisi Şevki Öncel, şu anda 40 tane tropik meyveyi 50
dönümlük modern serada ürettiklerini söyledi:
"Bu 40 tropik meyvenin yaklaşık 150 çeşidini üretiyoruz. İnşallah fidanlarıyla da Türk tarımına destek sağlayacağız. Diğer çiftçilerin de bu ürünleri üretmesi için elimizden geleni yapacağız."
Yerli tropikal meyvelerin ithallere göre daha lezzetli ve taze olması da avantaj.
Öncel, "Bizim buradaki avantajımız ürettiğimiz ürünleri 3 gün önce hasat edip internet kanalıyla ya da farklı market satış zincirleriyle tüketiciye ulaştırabiliyoruz. Yani 20-30 gün bir zaman kazanmış oluyoruz. Ve herhangi bir koruyucu ilaç kullanmadan doğal olarak dalından koparıp herkese gönderebiliyoruz. Türkiye hem iklim olarak hem doğal su kaynakları verimli arazileri çalışma gücü genç nüfusu ve hızlı aksiyon alma yeteneğiyle dünyanın parlayan bir yıldızı. Buna da şimdi bir lojistik merkez pozisyonunu da koyarsak şu anda biz çöp üretsek talep olacak. Ben buradan bütün çiftçilere de hiç korkmadan cesur bir şekilde tarımsal ürünleri üretmek için mücadele etsinler. Gelsinler biz istedikleri her türlü bilgiyi ve diğer ihtiyaçlarına yardımcı oluruz" diye konuştu.
Türkiye'nin bereketli toprakları
Türkiye, iklimi, toprağı ve biyoçeşitliliği ile tam bir hazine.
Geleneksel ürünler kadar yeni ve alternatif ürünleri yetiştirmek de mümkün.
Özellikle tropik meyve üretiminin yakın gelecekte ihracatta seviye atlatacak konuma gelmesi Türk tarımının gücünü bir kez daha ortaya koyuyor.
Kamera: Erdinç Kızılgedik
Kurgu: Ufuk Özenateş