Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışma kapsamında, enstitüde yürütülen yapılan ıslah çalışmasıyla "C 92", "GAPKOD 602", "Şöhret", "Türkoğlu" ve "Öner 513" pamuk, "Şahika", "Simge" ve "Karmen" buğday, "Güldeste" ve "Ay" arpa çeşitleri hazırlandı.
Geliştirilen çeşitlerden "C 92" ve "GAPKOD 602"nin tescili alınarak tohum ve üretim satış hakları özel sektöre devredildi. Diğer 8 yeni tohumun da tescil çalışmalarının ardından özel sektöre devredilmesi planlanıyor.
"Kalite analiz laboratuvarına sahibiz"
Enstitü Müdürü Abdullah Çil, enstitü olarak yaklaşık 100 yıldır ülke ve bölge tarımına önemli hizmetlerde bulunduklarını söyledi.
Tarımda daha verimli, hastalıklara ve olumsuz koşullara daha dayanıklı, daha kazançlı ve kısa sürede gelişen yeni çeşitlerin geliştirilmesi için yoğun mesai harcadıklarını anlatan Çil, "Bu yönde ıslah çalışmalarında kullanılmak üzere moleküler genetik ve doku kültürü çalışmalarının yapıldığı tam donanımlı biyoteknoloji laboratuvarı ve ayrıca kalite analiz laboratuvarına sahibiz" dedi.
"Ülke tarımının hizmetine sunuldu"
Çil, son yıllarda tarla bitkileri alanında çok fazla çeşit geliştirmeye başladıklarını, bunun da ülke ekonomisine önemli katkı sunduğunu anlatarak, şöyle konuştu:
"Enstitümüzde bu yıl 5 pamuk, 3 buğday ve 2 arpa çeşidi geliştirilerek ülke tarımının hizmetine sunuldu. Genelde baktığımızda, tarla bitkilerinde enstitümüzün kuruluşundan bugüne kadar 85 çeşit geliştirildi. Türkiye'de 2019'da tarla bitkileri alanında tescil edilmiş ve üretilen toplam sertifikalı tohumluk miktarı 1 milyon 134 bin 533 tonken, bunun 146 bin 565 tonu enstitümüzde geliştirilen buğday, pamuk, soya, nohut, yonca ve fiğ çeşitlerine ait tohumlardır. Enstitümüzde geliştirilmiş tarla bitkileri türlerinden elde edilen sertifikalı tohum miktarının Türkiye'de kullanılan sertifikalı tohumluk içinde payı yüzde 13'e ulaşmıştır. Bizim bölgemizde ise bu oran yüzde 80 civarındadır."
Ekmeklik buğday üretiliyor
Çil, özellikle buğday tohumunda söz sahibi olduklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Ülke içinde ekmeklik buğday üretiminde bizim tescil ettirdiğimiz çeşitlere ait tohumların payı yüzde 30'a ulaşmıştır. Yani Türkiye'de tüketilen ekmeklerin yüzde 30'u bizim enstitümüzde geliştirilen tohumlardan elde edilen undan yapılmaktadır. Bu oran bölgemizde ise 10 ekmekten 8'ine kadar ulaşmıştır."
Çil, geçen yılın rakamlarına göre enstitünün tescil ettirdiği pamuk çeşitlerinden üretilen tohumluk miktarının ülkede kullanılan pamuk tohumları içindeki oranının da yüzde 7'ye ulaştığını anlattı.
Proteini yüksek, un verimi daha iyi çeşitler
Tarla Bitkileri Bölüm Başkanı ve Buğday Şube Şefi Nazım Dinçer de enstitüde bugüne kadar 20'si ekmeklik, 7'si makarnalık olmak üzere 27 buğday çeşidinin tescil edildiğini belirtti.
Dinçer, yeni çeşitlerin özellikle buğdayda etkili olan pas hastalığına dayanıklı, proteini ve besleyici değeri yüksek, un verimi daha iyi çeşitler olduğunu söyledi.
Pamuk çeşitlerinin geliştirildiği Lif Bitkileri Şubesinde görevli ziraat mühendisi Ayten Dolançay da 5 yeni pamuk çeşidinin Türkiye'de tüm yörelere uyumluluğunun yüksek olduğunu belirtti.