Lübnan'ın Bekaa Vadisi'nin doğu kısmından doğan ve Suriye'den geçerek Hatay'dan Akdeniz'e dökülen toplam uzunluğu 556 kilometre olan Asi Nehri'nde balık ölümleri yaşandı. Hatay’da bulunan Asi Nehri’nde balıkların suyun yüzüne çıktığı ve birçoğunun öldüğü görüldü.
Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da bulunan Asi Nehri’nde bazı balıkların suyun üzerine çıktığı bazı balıkların ise öldüğü görüldü. Yoldan geçen vatandaşlar, suyun üzerine çıkan balıkları görünce şaşkınlıklarını gizleyemediler. Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berkant Ödemiş balık ölümlerinin birkaç nedeni olabileceğini, suyun eksik olduğu zamanlarda su sıcaklığının yükselmesi ve tarımsal sulamadan kaynaklı olarak su miktarının ve kalitesinin azalmasının başlıca nedenlerinden olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Berkant Ödemiş, balık ölümlerinin su sıcaklığının yükselmesi ile balık ekolojisindeki görülen olumsuz değişiklikler olabileceğini belirterek Asi Nehri’nde balık ölümleri son zamanlarda bütün halkın dikkatini çekmiş durumda. Özellikle hava sıcaklıklarının arttığı dönemlerde balık ölümlerine daha çok rastlamaya başladık. Balık ölümlerinin çok çeşitli sebepleri olabilir. Bu mevsimlerdeki ölümlerin temel sebeplerinden bir tanesi suyun eksik olduğu zamanlarda su sıcaklığının yükselmesi ile balık ekolojisindeki gördüğümüz olumsuz değişiklikler. Bununla birlikte sulama mevsimi olduğu için, nehrin üst kısmında kalan bölgelerde toksit maddelerin atılması bitkiler için ilaçların atılması oldukça zararlı durumlar meydana getirebilir. Tarım alanlarında bu tür atıklar drenaj sularına karışmak sureti ile Asi Nehri’ne boşaltılıyor. Buraya boşaldıktan sonra da aşağı havzada bulunan kısımlar da balık ölümlerine neden olabilir” dedi.
Prof. Dr. Berkant Ödemiş, diğer bir nedenin ise tarımsal sulamadan dolayı suyun önü kesildiği için su miktarının ve kalitesinin azalması olabileceğini belirterek, “İkinci bir durum Asi Nehri’nin üst havzasında yani Demir köprü civarından itibaren tarım alanlarının bulunduğu yerlerde suyu çekmek için çiftçiler suyu kapatmak sureti ile su almaya çalışıyorlar. Özellikle şehrin giriş noktasına birkaç metre kala suyun önü kesildiği için şehrin içerisine giren su miktarında önemli bir azalma oluyor. Bu durum balık için uygun olan su miktarının ve kalitesinin azalmasına yardımcı oluyor. Bu dönemde aynı zamanda fosfat ve azot yükleri Asi Nehri’nde yükselmeye başlıyor. Bu oldukça yüksek besin maddesi kütlesi oluşturduğu için buralarda balıkların oksijen almasını engelleyen mikroorganizmaların artmasına neden oluyor” dedi.
Suyun uygun biçimde Asi Nehri’ne boşaltılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Berkant Ödemiş, “Bizim uzun kurak dönemde tarımsal alanlardaki suyu Asi Nehri’ne uygun biçimde boşaltabilmemiz için tarım alanlarında aşırı kullanımdan kaynaklanan sorunları bertaraf etmemiz lazım. Aksi halde bizim bulunduğumuz bölge içerisinde bundan sonra yazların çok daha uzun, kışların daha kısa geçeceği ve bu nedenle de su ihtiyacının artmasından dolayı Asi Nehri’nde su miktarının çok daha önemli boyutlarda azalacağı ile ilgili çok fazla tahmin etmeye gerek yok. Asi Nehri gibi önemli alanlarda suyun ekolojisini bozmayacak şekilde suyu fazla miktarda vermeye çalışmak. Bu tür alanlarda suyu engelleyen unsurları ortadan kaldırmamız lazım. Asi Nehri üzerindeki setler yazın açıldığı için kışın da kalıyor bazı yerlerde. Özellikle Amik Ovası’nın ortasındaki kısımlarda yağışlar nedeni ile suyun drene olmasını engellediği için Asi Nehri’nin eski göl aynasının kısımlarında suyun tekrar yükselmesine neden oluyor. Bizim için önemli olan suyun seviyesini korumak hem de suyun ekolojisini balıklar için uygun hale getirmek” dedi.