Dastar, çanta, dırmaç gibi dokumalar, günümüzde halılarla yer değiştirse de, köy halkı tarafından hem üretiliyor hem de kullanılıyor.
Artık koyun yünü ve keçi kılından yapılan iplikler yerine, renkli iplikler kullanılıyor. Bu dokumalar, imece usulüyle, toplu olarak yapıldığında ise bir şenlik havası yaşanıyor.
"Bir günde ancak bir kulaç dokunabiliyor"
Mesleğin son temsilcileri Köydeki dokumacıların çoğunun yaşlı ve bu geleneği gençlere öğretmekte zorlandıklarını anlatan 65 yaşındaki Münevver Yılmaz, “Köyümüzde büyüklerimizden öğrendiğimiz dastar, çanta, dırmaç gibi dokumaları kendimiz yapıyoruz. Günümüzde dastarın yerini halı, bizim dokuma çantalarımızın yerini kol çantaları, dırmacın yerini ipler alsa da bizim köyde hala kullananlar var. Neredeyse ihtiyacı olan herkesin dokuyabildiği bu el sanatlarını gençlere öğretmek zor çünkü hevesli değiller. Benim yaşlarda olanlar hem evinde dastar kullananların hem de bu mesleğin son temsilcileriyiz diyebiliriz. Bizden sonra ne kullanan nede dokuyan olmaz diye düşünüyorum. Dastar dokumak için tezgahı kurmak zor olduğu için bu işi yardımlaşarak yaparız. Hep bir araya geldiğimiz için de oldukça eğlenceli olur. Bir günde ancak bir kulaç dokunabiliyor. Yaptığımız dastar da genelde 3 ila 5 kulaç arasında oluyor. Dokuma işini kadınların olurken, erkekler ise dokumak için ihtiyacımız olan tezgâhtaki araç gereçlerimizi yapıyorlar” dedi.