İzmirli kadın girişimci, evinin 3 metrekarelik balkonunda yaptığı çantaları internet üzerinden 6 ülkeye gönderiyor.
Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi İtalyan Dili ve Edebiyatı Bölümünden mezun olan 41 yaşındaki Yurdanur Karadeniz, uzun yıllar deri sektöründe çalıştı.
Bu alanda önemli markalara satış temsilciği yapan Karadeniz, çocuk sahibi olunca profesyonel meslek hayatına ara verme kararı aldı.
Karadeniz, çocukları okul çağına gelince yeniden iş yaşamına atılmaya karar verdi.
Bir süre iş arayan Karadeniz, gençlik yıllarında öğrendiği kanaviçeyi bu sefer çocukları için yapmaya karar verdi. Uzun yıllar sonra eline aldığı iğneyle çocuklarının sevdiği çizgi film karekterlerinin desenleriyle çizimler yapan Karadeniz, annesine ait dikiş makinesini tamir ettirdikten sonra internet üzerinden çanta yapımını öğrendi.
Zaman içinde çanta yapmaya hız veren Karadeniz, kendisini geliştirerek profesyonelliğe adım attı. Evinin yaklaşık 3 metrekare balkonunda üretime başlayan Karadeniz, sosyal medya üzerinden iç piyasaya satışa başladı.
Sonrasında yurt dışına açılmaya karar veren Karadeniz, ilk olarak ABD'ye çanta gönderdi.
Karadeniz, halen sosyal medya hesapları üzerinden ABD, Kanada, İspanya, İtalya, Hırvatistan ve Almanya'ya çanta ihracatı yapıyor.
Evinin balkonundaki minik alanda üretime devam eden Karadeniz, salgın sonrasında atölye açmak istiyor.
Yurdanur Karadeniz, AA muhabirine, çanta yapmak için internetten sabahlara kadar videolar izlediğini belirtti.
Bir süre sonra dikiş makinesi kullanmayı öğrendiğini anlatan Karadeniz, "Dikiş makinem çok eski. 1975 yılında Almanya'dan annemin getirdiği bir makine. Pes etmeden devam ettiğim için bugün severek yaptığım işten aynı zamanda para kazanıyorum." dedi.
Çantalarında geleneksel Japon tarzından esinlendiğini belirten Karadeniz, buna yeni dokunuşlar yaparak orijinal tasarımları hayata geçirdiğini belirtti.
İlk ihracat vergi levhasının alındığı gün
"Bir gün çanta yapacağımı hayal bile edemezdim." diyen Karadeniz, eşinin ve arkadaşlarının desteğiyle bu işe girdiğini dile getirdi.
Uzun zaman çantalarına marka ismi aradığını aktaran Karadeniz, şunları kaydetti:
"Gece saat 3'te dikiş ile ilgili bir detay aklıma geldi ve İtalyanca 'Yaşasın, buldum' anlamına gelen 'Evviva' diye sevindim. Sonra bunun marka ismim de olabileceğini düşündüm. Eşim kalkınca büyük bir sevinçle onunla paylaştım. Sonra bunu ismimin baş harfiyle birleştirip "Evviva By Yuri" markasını aldım. Logoyu da kendim buldum. İnternet üzerinden el yapımı ürünlerin satıldığı bir platformla tanıştım. Buradan satış yapmaya karar verdim. Önce şirketimi kurdum, sonra bu internet platformuna üye oldum. Yurt dışına ilk satışım da vergi dairesine gidip vergi levhamı aldığım gün oldu. Bu çok güzel bir tesadüf. İlk olarak ABD'ye sattım."
"Hayalim büyük bir firmada çantalarımı üretiyor olabilmek"
Günde 2 çantaya kadar üretim yapabildiğini ifade eden Karadeniz, pandemi döneminde ev işi yükü artınca sayının düştüğünü kaydetti.
Kişiye özel tasarım yaptığına değinen Karadeniz, gelecekle ilgili planlarını ise şöyle anlattı:
"Balkonu biraz büyütmek lazım. Gelen taleplere karşılık veremezsem üzülüyorum. Bunun için bir ekip kurmak istiyorum. Bunun için atölye kurmayı düşünüyordum ama salgın başladı. İnşallah pandemi sürecini atlatınca bir atölye kurup çalışma arkadaşları katarak büyümek istiyorum Seri üretime geçerek ihracatımı artırmayı hedefliyorum."