Arslan, mesajında, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesinin 10 Aralık 1948'de Birleşmiş Milletlerce kabul edilmesinin yıl dönümü olan 10 Aralık tarihinin her yıl "Dünya İnsan Hakları Günü" olarak kutlandığını anımsattı.
Ne yazık ki beyannamenin ilanının 75. yılında, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de en ağır silahlarla hedef gözetmeksizin kadınların, çocukların, gazetecilerin ve masum sivillerin acımasızca katledilerek çok vahim insan hakları ihlallerinin yaşandığını ifade eden Arslan, şunları kaydetti:
"Evrensel insan hakları doktrinine olan inancımızı kaybetmemize neden olacak şekilde neredeyse tüm dünyanın yaşananlar karşısında sessizliğe büründüğüne ve uluslararası insan hakları mekanizmalarının etkisiz kaldığına şahitlik ediyoruz. Bugün hala dünyanın birçok bölgesinde ırkçılığın, yabancı düşmanlığının ve İslamofobinin körüklendiğini, dili, dini, rengi ve kültürü faklı olanların ötekileştirildiğini görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, 16 bini aşkın masum insanın en temel insan hakkı olan yaşam hakkının elinden alındığı Gazze'de yaşanan ağır insan hakları ihlallerine de sessiz kalmayarak ilk günden itibaren tepkisini dile getirmekte, söz konusu ihlallerin bir an önce sonlandırılması için uluslararası alanda büyük bir çaba sarf etmektedir."
Arslan, Gazze'deki mazlum ve mağdurlar başta olmak üzere insan haklarının herkes için olduğu gerçeğinin şeklen değil, özünde kabul edilip yaşatıldığı bir dünyaya ulaşılması dileğinde bulundu.
14.2ºC
Ankara
