Tarihi Alan Başkanlığı öncülüğünde cephe gerisindeki sağlık hizmetlerini tarihi alana gelen ziyaretçilere anlatmak amacıyla oluşturulan ve 10 Ağustos 2021'de açılan 1915 Çanakkale Muharebeleri Sıhhiye Müzesi ile 18 Mart 2018'de açılışı gerçekleştirilen Alçıtepe Hilal-i Ahmer Hastanesi Açık Hava Sergisi, ziyaretçilerin uğrak yerleri arasında bulunuyor.
Doktor, hemşire, hasta bakıcı ve diğer sağlık çalışanlarının Hilal-i Ahmer hastanelerinde yaralı asker ve sivillere verdikleri sağlık hizmetlerinin dönem fotoğraflarından esinlenerek bal mumu heykellerle anlatıldığı müze ve sergiyi ziyaret edenler duygulanıyor.
Müzede ve sergi alanında, hastanelerdeki laboratuvar çalışmaları, ağız ve diş tedavileri, yaralı asker, kadın ve çocuk koğuşlarının maketlerle canlandırılması, ziyaretçileri adeta o günlere götürüyor.
Siper canlandırma alanı birebir savaşın ruhunu yansıtıyor
Sergi alanının arka bölümünde oluşturulan alanda, Çanakkale Kara Savaşları'na katılan askerlerin günlükleri ve dönem fotoğrafları da seçilerek, siperlerde yaşanan bir gün canlandırılıyor. Muharebelerde yaşanan olaylardan kesitler, seslendirmeyle destekleniyor.
330 metre uzunluğunda ve 12 bölümden oluşan siper hattındaki canlandırmada karargah, makineli tüfek, lağım tünel girişi, taarruza kalkan, karavanda çorba içen ve dinlenen askerlerle yıkılan siperdeki şehitler de yer alıyor.
Bu alan, Kara Savaşları'nın 109. yılı dolayısıyla bölgeye gelen ziyaretçilerin uğrak noktası haline geldi.
Ramazan Bayramı'nda günlük 13-14 bin ziyaretçinin gördüğü alan, Türkiye'nin en çok ziyaret edilen 5. müzesi oldu.
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, tarihi alanda ziyaretçilerin en çok uğradığı yerlerden birinin bu bölge olduğunu söyledi.
Alanın, "Çanakkale ruhu"nun daha iyi hissedildiği, zaman tünelinde yolculuk yapıldığı, tarihi atmosferin yaşandığı bir yer haline geldiğini belirten Kaşdemir, "Özellikle son Ramazan Bayram tatilinde yarımadaya 2 milyon civarında ziyaretçi geldi. Bu da bugüne kadar gördüğümüz en yüksek ziyaretçi." dedi.
"Siperler arasındaki mesafenin 8-9 metreye kadar düştüğü bir siper savaşı"
Kaşdemir, Çanakkale'yi görmeyen, ziyaret etmeyen, "Çanakkale ruhu"nu teneffüs etmeyen hiçbir vatandaşın kalmamasını hayal ettiklerini dile getirdi.
Her Türk evladının koşarak Çanakkale'ye gelip bu toprakların nasıl vatan yapıldığını daha iyi anlamalarını istediklerini vurgulayan Kaşdemir, şöyle devam etti:
"Burası açık hava müzesi. Dünyanın en iyi korunmuş savaş alanı. Buradaki o ecdat yadigarı eserleri koruyup kollayarak gelecek kuşaklara aktarmanın gayreti içerisindeyiz. Çanakkale Kara Savaşları, aylarca iki tarafın siperlerinde büyük mücadelelerin yaşandığı, siperler arasındaki mesafenin 8-9 metreye kadar düştüğü bir siper savaşıdır. Biz de buradaki savaşın hem zor tarafını, hem de acı tarafını hastane bahçesinde aktarmaya gayret gösteriyoruz. Hem de hemen yanında o dönem şartlarındaki gerçek bir Türk siperi neyse onu canlandırıyoruz, ziyaretçiye aktarıyoruz. Bir Mehmetçik siperde ne yapar, nasıl yatar, nasıl uyur, ne yer ne içer, nasıl zaman geçirir; bu canlandırma alanında siperdeki hayatı canlandırıyoruz."
İsmail Kaşdemir, bu alanın çok fazla duyguya hitap ettiğini anlattı.
Bölgeyi, duygu yüklü mekanlar olarak niteleyen Kaşdemir, sözlerini, "Birçok ziyaretçinin gelip burada duygu yoğunluğu içerisinde olduğunu, zaman zaman gözyaşlarına hakim olamadıklarını görüyoruz. Savaşın gerçek ve acı yüzünü gelen ziyaretçilere anlatıyoruz. 'Çanakkale ruhu' çok yüksek bir karakter, çok yüksek bir duygunun sonucu olan ortaya çıkan bir ruh hali. Her Türk evladının da kalbinde mutlaka 'Çanakkale ruhu' vardır. İşte bu duygu, bu ruh buralarda daha çok açığa çıkıyor ve insanları kuşatıyor." diye tamamladı.