Çankırı'da Su Yönetimi ve Gıda Güvenliği Paneli

Uluyazı Kampüsü Hukuk Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen panelde, saygı duruşunda bulunuldu İstiklal Marşı okundu.

ÇAKÜ Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak insan odaklılığı üzerinde yoğunlaştıklarını söyledi.

Geleceği inşa edecek insanın en iyi, en güzel, en konforlu şartlarda yetişmesi gerektiğini belirten Çiftçi, "Dolayısıyla sağlığımız noktasında da bizim şimdiden bazı yatırımları yapmamız, bazı alanlarda farkındalık oluşturmamız, kötüye giden yerlerde 'dur' diyebileceğimiz alımlar ve yetkinlik oluşturmamız da önem arz etmektedir." dedi.

Panelin bazı endişeleri ifade etmekte, bazı tedbirlerin gündeme getirilmesi ve gelecekte yapılabilecek öneriler konusunda önem arz edeceğini dile getiren Çiftçi, "Hani gün geçmiyor ki yeni bir rahatsızlık ortaya çıkmış olmasın. Aynı şekilde gün geçmiyor ki çevresel bir zararlılık kendini göstermiş olmasın. Çünkü dünyada artık bir etki meydana geldiği zaman ne kadar uzakta olursanız olun o etki eninde sonunda sizi de bir şekilde etkiliyor. O yüzden özellikle ülkelerin nezdinde değil de uluslararası toplantılarda, etkinliklerde, planlamalarda bu hususların ön plana alınması gerçekten önemli." ifadelerini kullandı.

Geleceği en iyi şekilde inşa etmenin önemine vurgu yapan Çiftçi, şöyle devam etti:

"Su yönetiminden gıda güvenliğine kadar her şeye bakıyoruz. Tıp ilerliyor diyoruz, iyi sağlık uygulamaları var ama yeni yeni hastalıklar da ortaya çıkıyor. Niye? Çünkü soluduğumuz havada içtiğimiz suda aldığımız gıdadaki zararlı maddeler, toksinler bizleri etkiliyor. Özellikle hücrenin metabolizmasındaki bazı faaliyetlerin engellenmesi, bazı kontrol mekanizmalarının engellenmesiyle yeni yeni hastalıklar ortaya çıkmakta. O nedenle ne kadar temiz, ne kadar organik beslenebilirsek aslında sağlığımızı da o derecede korumuş olacağız. Bugünkü panelimize de bunlar üzerinde durulacak."

Tarım İl Müdürü Hüseyin Düzgün de sağlık ve refahın besleyici gıdaların varlığına ve bunlara erişilebilirliğe bağlı olduğunu dile getirdi.

Gıda Tarım Örgütü'nün 1979 yılında bugünü Gıda Günü olarak belirlediğini hatırlatan Düzgün, "Herkesin eşit şekilde gıdaya ulaşımının sağlanması öncelikli hedefleri arasına alındı." dedi.

"Malumunuz Filistin'de Müslüman halkın, hatta çocukların gıdasız bırakıldığı, sularının kesildiği bir ortamda Birleşmiş Milletlerin Gıda Tarım Örgütü 16 Ekim'i herkese eşit gıda sloganıyla kutlamasını da ayrıca manidar olarak görüyorum." diyen Düzgün, şunları kaydetti:

"Dünya Gıda Günü'nün bu yılki teması 'Su hayattır', 'Su gıdadır' ve 'Kimseyi geride bırakma' üzerinedir. Su gıdadır, refahtır, hayatın kendisidir. Çok sayıda insan sudan mahrum iken bir kısmımız da hiç bitmeyecek gibi kullanmaktayız. Bu tema suyun yaşam için ne kadar elzem olduğunu ve gıdamızın temeli olan suyun kritik rolünü vurgulamayı hedeflemektedir. Hızlı nüfus artışı, ekonomik gelişme ve iklim değişikliğinin su mevcudiyetini tehdit etmesi nedeniyle suyu akıllıca yönetmenin önemli olduğunu bilmeliyiz."

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alişarlı ve Lokman Hekim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Gültekin'in sunumunun ardından Tarım ve Su, Pestisitler ve Gıda Güvenliği, Gıdalarda GDO Tespiti, Hayvanlarda Su Ayak İzi, İklim Değişikliği ve Su Kaynakları Kullanımında Tarımsal Stratejiler, Organik Gıda Üretimi, Gıdalardaki Mikrobiyolojik Tehlikeler, Gıdalardaki Toksik Bileşenler, Gıdalarda Akrilamid Oluşumu ve Azaltma Yöntemleri, Gıda Etiketi Okuryazarlığı başlıkları ele alındı.