Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, BRT televizyonu özel yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu ve soruları yanıtladı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Türkiye arasındaki İktisadi ve Mali İşbirliği Protokolü'ne yönelik soru üzerine Yılmaz, söz konusu belgenin yeni kabinenin kurulmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanan ilk protokol olduğunu vurguladı.
Bunu KKTC'ye verilen önemin açık göstergesi olarak nitelendiren Yılmaz, protokolün, her şeyden önce KKTC'nin egemen devlet olarak varlığını, altyapısını güçlendirmeyi, Kıbrıs Türkü'nün refahını artırmayı hedefleyen önemli bir belge olduğunu belirtti.
Cevdet Yılmaz, protokolün, Türkiye ile KKTC arasındaki dayanışmanın en güçlü göstergelerinden olduğuna işaret ederek, "KKTC'nin devlet ve millet olarak önceliği neyse bizim bu belgemizin esas önceliği de o." değerlendirmesinde bulundu.
Su ve Toprak Kaynakları Master Planı açılış toplantısının yapılacağı hatırlatılarak özellikle su konusundaki projelere ilişkin soru üzerine Yılmaz, son dönemde yaşanan gelişmelerin özellikle tarım ve gıda güvenliği konularının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdiğini anımsattı.
Tarımda su kullanımının kritik olduğunu vurgulayan Yılmaz, Su ve Toprak Kaynakları Master Planı'nın, gelecek açısından hayati bir proje olduğunu bildirdi.
Gerçekleştirilen "dev bir proje" ile Türkiye'den KKTC'ye denizin altından borularla su taşındığını ifade eden Yılmaz, böylece içme suyu konusundaki sorunun büyük oranda çözüldüğünü aktardı.
"Şimdi sıra sulama kısmında" diyen Yılmaz, bu konuda önemli çalışmaların yürütüldüğünü, bu alandaki projelerin hayata geçmesinin istihdam ve refaha katkı sağladığını söyledi.
Enerji arzı güvenliği için kabloyla enerji sağlanmasına yönelik projeye ilişkin soru üzerine Yılmaz, Türkiye ile kurulacak enterkonnekte sistemle sadece KKTC'nin değil, tüm Ada'nın dünyaya bağlanacağını anlattı.
Enerjinin, sanayiden gündelik hayata kadar etkisine vurgu yapan Yılmaz, imzalanan mutabakatla söz konusu projedeki sürecin hızlandırıldığını dile getirdi.
Proje fizibilite çalışmalarının yapıldığını, tamamlanmasının ardından yapım aşamasına geçileceğini belirten Yılmaz, şunları kaydetti:
"Büyük ölçekli projeler arasında gündemimizdeki en önemli proje bu olacak. Ercan Havalimanı çok şükür hayata geçti. Artık KKTC'nin yeni vitrini oldu. Muazzam bir yatırım. Zamanla çok daha iyi bir hale gelecek. Bu tür projeler hayata geçtikçe buradaki insanımız da çok daha müreffeh yaşam ortamına kavuşmuş olacak. Büyük ölçekli yatırımları birer birer hayata geçirip başarı hikayelerimizi çoğaltacağız. Suda bir başarı hikayemiz var, havalimanında bir başarı hikayemiz oluştu. Şimdi elektrikte de inşallah aynı başarı hikayesini elbirliğiyle, Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC bütün yetkilileri, ilgilileri, teknik kadroları ile başaracağız."
"Üç devlet tek millet..."
Azerbaycan'da düzenlenen "Bakanlar Toplantısı"nda KKTC'nin gözlemci sıfatıyla yerini aldığı anımsatılarak, KKTC'nin özellikle Türk dünyasındaki statüsüne ilişkin soru üzerine Yılmaz, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki kardeşlik ve dostluğa vurgu yaptı.
"İki devlet, tek millet" anlayışını hatırlatan Yılmaz, "Aslında 'üç devlet tek millet' demek lazım, KKTC'yi de kattığımız zaman" ifadesini kullandı. Söz konusu toplantının önemli ve bazı şeylerin işareti olduğunu aktaran Yılmaz, şu görüşleri paylaştı:
"KKTC, önümüzdeki dönemde giderek dünyada daha etkili bir hale gelecek, dünya ile daha fazla kanallar açacak. Bunlar ekonomik, akademik, sportif, sanat aktiviteleri gibi kanallar olabilir. Bunlardan biri de kültürel boyut. Bunu bütün dünyaya taşımak durumunda KKTC. Buna engel olmak aslında insanlığa engel olmak demek. Baktığınızda KKTC gayriinsani bir izolasyonla karşı karşıya. Hiçbir şekilde izah edilebilir bir durum değil. Bunlar inşallah birer birer ortadan kalkacak."
Yılmaz, Türk Devletleri Teşkilatı ile KKTC arasındaki entegrasyonun güçlendirilmesinin önemine değinerek, "Bu sadece KKTC açısından değil, Türk dünyası açısından da her bakımdan kıymetli." sözlerini sarf etti.
"Türkiye Yüzyılı, aynı zamanda KKTC yüzyılı olacak" sözleri hatırlatılarak değerlendirmesi sorulan Yılmaz, Cumhuriyet'in 100. yılında geçmişten gelen kazanımlarla birlikte "Türkiye Yüzyılı" adını verdikleri yeni bir dönemi başlattıklarını belirtti.
Türkiye'nin, 21. yüzyılın yükselen güçleri arasında en ön sıralarda yerini alacağını kaydeden Yılmaz, "Çok ciddi tarihi birikimleri, birçok coğrafya ile çok önemli bağlantıları olan bir ülkeyiz. Şimdi yeni yüzyılda, bu yüzyılın şartları içinde yetişmiş insan gücü, teknolojik altyapı, kurumsal kapasite, demokratik, hukuk standartları yüksek bir ülke olarak geleceğe yürüyecek, çok daha etkili bir ülke haline geleceğiz." dedi.
Büyük badireler atlatan Türkiye'nin önemli bir eşiğe geldiğine ve bunu da geçerek çok daha ileri ülkeler sınıfına gireceğine yönelik inancını dile getiren Yılmaz, "Bu yüzyıl, Türkiye yüzyılı olacak inşallah. Güçlenen Türkiye aynı zamanda güçlenen KKTC ile birlikte gerçekleşecek." açıklamasında bulundu.
Farklı bir geleceğin kendilerini beklediğini anlatan Yılmaz, "Türkiye'nin liderliğinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın koyduğu bu vizyon adım adım gerçekleşecek. Önce 2053 sonra 2071 diyoruz. Bu uzun vadeli vizyonumuz çerçevesinde bütün toplumsal kesimlerin katılımıyla 'Türkiye Yüzyılı'nı ve 'KKTC Yüzyılı'nı inşa edeceğiz. Geçmişimiz, tarihimiz, değerlerimiz bir, geleceğimiz ve kaderimiz de bir diye düşünüyorum. Dolayısıyla birlikte yükselip birlikte güçleneceğiz. Bunun sağladığı refahtan da tüm toplum istifade edecek." ifadesini kullandı.