Demirciliğe olan tutkusunu eğitimini aldığı moda tasarımıyla birleştiren Gülcan Felekoğlu Akın, geçinebilmek için çeşitli materyaller ürettiği demiri farklı yorumlarla sanat objelerine dönüştürüyor.
Çocukluğundan beri demirciliğe merakı olan Akın, moda tasarımı konusunda eğitim aldıktan sonra Muş'un Varto ilçesinde demircilik yapan Caner Akın ile hayatını birleştirdi.
Evde oturmayarak eşinin yanında çıraklık yapan Gülcan Felekoğlu Akın, "demircilik erkek işi" diyenlere inat bu işte ustalaştı.
Bir süre sonra İzmir'e taşınarak Yamanlar Mahallesi'nde eşiyle bir atölye açan Gülcan usta, bir yandan geçimini sağlamak için demirden balkon, pencere ve kapı korkulukları yaparken, diğer yandan da tutkusunun peşinden giderek heykellere ve aksesuarlara imza atıyor.
Elinde kıvılcımlar saçan demir kesme makinesiyle demire kıvrımlı şekiller kazandıran Gülcan ustanın hayali ise bir sanat atölyesi açabilmek.
Gülcan Felekoğlu Akın, Erzurum'da 8 çocuklu bir ailede büyüdüğünü, üniversiteden mezun olduktan sonra moda tasarımı işiyle uğraştığını, demir işine başladığında çevresinden gelen tepkilere rağmen yılmadığını, eşinin de desteğiyle bugünlere geldiğini belirtti.
"Tepkilere gülüyorum"
Zamanla insanların tepkilerini umursamamayı öğrendiğini aktaran Akın, "Kaynak yapılırken kıvılcımdan kaçan insanlar, kadın olduğum için bu işi yapamayacağımı düşünüyordu. Atölyeye girenler bana, 'usta yok mu' diye soruyordu. Bir süre sonra sorgulamayı bıraktım. Bu durum bana güç verdi. Tepkilere kızmak yerine çoğu zaman gülmeye başladım" dedi.
İkiz çocuk annesi olduğunu, kadının istediğinde neler yapabileceğini gördüğünü anlatan Gülcan Felekoğlu Akın, "Bana sorarsanız kadınlar hem psikolog, hem doktor, hem temizlikçi, hem aşçı, hem anne. O kadar çok sıfat var ama bunu görmüyorlar. Bu beni işe itti açıkçası. Evde gizli kahraman olmaktansa, görebilecekleri bir yerde olmak istedim. Kadın olmamın buna engel olmayacağını düşündüm ve 12 yıldır bu işi yapıyorum" ifadelerini kullandı.
Kadın duruşunu sergileyen eserler
Demirle çalışırken kendisini bulduğunu, sert madenlere hamur gibi şekil vermenin insana güç kattığını dile getiren Akın, şöyle konuştu:
"Geçinmek için demir korkuluklar yapıyoruz, hayallerimizi gerçekleştirmek için de heykel. Demirle yapılabilecek her şeye hakimiz. En sert madenlerden birini işliyorum. Demir ateşle ısındıkça aşkla eğiliyor. Bu beni çok mutlu ediyor. Burada kendime has bir bakış açım var. Tamamen doğa ve insanın bütünlüğünü yansıtan eserler çıkarmaya çalışıyorum. Günümüz koşullarındaki kadın duruşunu da sergilemeye çalışıyorum. Asıl mesleğim moda ama modayı başka bir boyutta yaşıyorum."
Gülcan Felekoğlu Akın, yaşadığı yerde insanların "kadın demirci görmek" amacıyla atölyeye geldiğini, yurt dışından dahi ziyaretçilerinin olduğunu söyledi.
Sanatına güvenen birçok müşterisinin olduğunu, hem balkon demiri, hem aksesuar siparişleri aldıklarını kaydeden Gülcan usta, en büyük hayalinin ise sadece sanat eserleri tasarlayacağı bir atölye kurmak olduğunu da sözlerine ekledi.