Çankırı’da yaşayan Arif Bayrak, 1966 yılında başladığı terziliği 57 yıldır sürdürüyor. Mesleğini 45 yıl önce kendi dükkanını açan Bayrak, kişiye özel elbiseler dikiyor. Ağırlıklı olarak takım elbise diken Bayrak, dünyanın farklı ülkelerindeki müşterilerine de elbise göndermenin gururunu yaşıyor.
Önemli bir zanaat olan terziliğe her geçen gün ilginin azaldığını söyleyen Arif Bayrak, çırak ve kalfa bulamaz hale geldiklerini söyledi. Çırak okullarının açılması gerektiğini kaydeden Bayrak, bu okullarla zanaatlara ilgilinin tekrar artacağını ifade etti.
“Kalfa, çırak bulamaz olduk”
İlkokuldan sonra çırak olarak mesleğe başladığını ifade eden Bayrak, “1966 yılında Yapraklı ilçesinden Çankırı il merkezine geldim. Burada çıraklığa başladım, 1 kaç yıl burada çıraklık yaptım. Daha sonra İstanbul Beyoğlu’nda askerliğe kadar çıraklık ve kalfalık yaptım. Ondan sonra Çankırı’da 1978 yılında kendi dükkanımı açtım. O süreçten beri mesleğime burada devam ediyorum. Model olarak da özel tasarımlarla müşterilerimize hizmet veriyoruz. 1980’lerde de Çankırı Terziler ve Konfeksiyoncular Odası başkanı oldum. 30 yıla yakın başkanlığını yaptım. 2000’den sonra kalfa, çırak bulamaz olduk, yetişmiyor. Elaman sıkıntımız var. Türkiye genelinde de böyle, sadece Çankırı’da değil. Çankırı’da 40 senedir birlikte çalıştığımız iki kalfamla devam ediyoruz” dedi.
“Çankırı’da zanaatkar olarak 3-5 terzi kaldık”
Çankırı’daki son terzilerden olduğunu ifade eden Bayrak, “Bizim devletten ricamız çırak okullarına ağırlık vermesi. Bütün sanat dalları böyle. Sadece terzilik değil, bütün sanat dallarında bu sorun var. Buna ağırlık verirseler çırak, kalfa yetiştirilir. Çankırımız’da zanaatkar olarak 3-5 terzi kaldık. Diğer arkadaşlarımız tamir işleri yapıyor. Çırak okullarına devletimizin ağırlık vererek yeni kalfaların yetişmesi lazım. Bu zanaatların bitmemesi için buna ağırlık verilmesi gerekiyor” diye konuştu.