Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen ilçede, çok sayıda ailenin geçim kaynağı olan zeytinyağının üretimi sürüyor.
Tokaçlı Mahallesi'nde yaşayan bazı üreticiler, ilerleyen teknolojiye rağmen yağ sıkımında "su zeyti" olarak adlandırılan geleneksel yöntemi tercih ediyor.
Dalından toplanan zeytinler, asırlık taş değirmenin altına yerleştiriliyor. At gücüyle çevrilen değirmende ezilen zeytinler, bir süre fıçılarda bekletiliyor. Sonrasında ılık suda yıkanan tanelerin yüzeye çıkan yağı süzülüp şişeleniyor.
"Taş değirmen çekirdeği tamamen kırmıyor"
Üreticilerden Janet Çilingir, lezzeti ve kaliteyi artırdığı için yağ sıkımında geleneksel yöntemleri tercih ettiklerini söyledi.
Taş değirmen kullanımının fabrikasyon üretime göre meşakkatli olduğunu dile getiren Çilingir, "Fabrikada 3-4 kilogram zeytinden bir litre zeytinyağı çıkarken 'su zeyti' yöntemiyle 7-8 kilogram zeytinden 1 litre yağ elde ediliyor. Üretimde ticari düşünenler bu yöntemi bıraktı ancak biz sürdürüyoruz" dedi.
Çilingir, doğal yağın sağlıklı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Yağımız polifenol, asit ve lif değeri açısından fabrikasyon yağa göre daha kaliteli. Fabrikalarda zeytin çekirdeği tamamen kırılıyor ama taş değirmen çekirdeği tamamen kırmıyor. Zeytin çekirdeğinde acı asit oluştuğu için fabrikadan çıkan ürünler tüketilmeden önce 1-2 ay dinlendirilir. Geleneksel yöntemle ürettiğimiz yağ ise ilk andan itibaren tüketilebilir"
Çilingir'in babası İbrahim Çilingir de ürünlerinin, fabrikasyon üretime oranla daha lezzetli olduğunu, yılda ortalama 500 litre zeytinyağı sattıklarını kaydetti.