Iğdır'da üniversite öğrencileri İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarına tepki gösterdi

Iğdır Üniversitesi Karaağaç Yerleşkesi 15 Temmuz Şehitleri Konferans Salonu'nda Filistin'de yaşanan olaylara dair sergi açan öğrenciler, çeşitli dövizler açarak yaşananları hatırlattı.

Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma, Ehlibeyt Alimleri Derneği Genel Başkanı Kadir Akaras, akademisyenler ve çok sayıda öğrencinin katıldığı programda Filistin'e destek amacıyla kitap satış stantları da kuruldu.

Üniversitenin topluluklar temsilcisi Nurselen Saruhan, grup adına yaptığı konuşmada, İsrail'in gerçekleştirdiği saldırıları soykırım olarak nitelendirip, sivil can kayıplarının yaşanmasının bölgedeki barış ve güvenliğin bozulmasına neden olduğunu söyledi.

Yapılan saldırıların aynı zamanda küresel vicdanı derinden yaraladığını belirten Saruhan, şunları kaydetti:

"Gazze'de, yoğun bombardımana tabi tutularak, orantısız güç kullanımından dolayı ağır bir insanlık trajedisi yaşanmaktadır. Son yaşanan olaylar, işgalci İsrail ile Filistin arasında 1948 yılından bu yana devam eden çatışmaların kronikleşmiş bir hal aldığını ortaya koymaktadır. Alınacak olağanüstü önlemlerle yaşanan vakit kaybı her geçen gün daha fazla insan haklarının ihlalinin yaşanmasına ve işgalin genişlemesine sebebiyet vermektedir. İnsancıl hukuk kapsamında ele alınacak önlemlerin en başında sivil halk için insani yardım ulaştırılması gerekmektedir"

Saruhan, İsrail'in sürdürdüğü ablukanın Filistin halkının temel hak ve özgürlüklerini, güvenliklerini ve yaşam ihtiyaçlarını engellediğinin altını çizerek, "Gazze'ye sağlanan temel gıda, enerji ve insani yardımların kesilerek, sivil yerleşimlerin hedef gözetilmeksizin vurulması, uluslararası hukukun açık ve ağır biçimde ihlalini karşımıza çıkarmaktadır. Gıda yardımları bölgeye ulaştırılmalıdır. İşgalci İsraİl'in uyguladığı soykırım daha fazla insanlık dramına yol açmadan bir an önce sona erdirilmelidir. Zira çatışmalarda çok sayıda sivil hayatını kaybetmekte ve sivil can kaybının artması endişe verici boyutlara ulaşmaktadır. Bizler burada haklı tepkimizi ortaya koyarak, Peygamber Efendimizin Miraç şehrinin içindeki din kardeşlerimizin ve oradaki mazlum halkın sonuna kadar yanında olacağımızı bildiririz. Çocukların feryadı arşı, semayı inletirken, cansız bedenleri tanınsın diye minicik kollarına ailelerinin isimleri yazılıyorken, bizlerin sessiz kalması asla kabul edilemez" şeklinde konuştu.