Henüz 10 yaşındayken bir yemeni ustasının yanında çırak olarak işe başlayan Berksözlü, Meşetlik Mahallesi'ndeki küçük dükkanında derileri çeşitli işlemlerden geçirerek ayakkabıya dönüştürüyor.
İlerleyen yaşına rağmen işini severek yapan Berksözlü, mesleğini özveriyle geleceğe taşımak istiyor.
Mustafa Berksözlü, AA muhabirine, 1954 yılından beri yemenicilik üzerine çalıştığını, geride kalan 68 senede başka bir iş yapmadığını söyledi.
İşini çok sevdiğini ve emekli olmasına rağmen mesleğine devam ettiğini anlatan Berksözlü, şöyle konuştu:
"Bu ayakkabıcılık mesleğim olmasaydı ne yapardım? Boş zamanlarımda kahvehaneye gidip vakit geçirirdim ama o da bana göre değil. Günde sadece birkaç çift yemeni yapıyorum. Bunu eğlence gibi zevk alarak yapıyorum. Mesleğini zevk alarak yapacaksın. Deriler bize geliyor, keserek saya yapıyoruz. Üstünün işlemelerini örüyoruz. Bu meslekten para kazanıyoruz. Öğretenin babasına rahmet olsun."
Ürünlerine talebin iyi olduğuna değinen Berksözlü, şöyle devam etti:
"Talep şu an iyi ama bizden sonra bu mesleği öğrenen yok. Devlet destek olursa ben bedava usta öğretici olarak gençleri yetiştiririm. Şimdilik İstanbul'a kadar yemeni gönderiyoruz. Fakat bizler de gittiğimiz zaman sonu ne olacak, bu meslek ölecek. Ölmesin diyoruz. Hiç olmazsa bize de 'babasına rahmet' deyip hatırlarlar. Benden küçük yemeniciliği yapan var ama benden yaşlısı yok. Ben de artık yaşlandım, bırakmayı düşünüyorum."
Müşterilerden olumlu dönüşler aldığını, bundan da çok mutlu olduğunu ifade eden Berksözlü, bir çift yemeninin ortalama 130 liradan satıldığını kaydetti.