Kırmızı listedeki küçük akbabalar Iğdır'da yoğun popülasyona sahip

Halk arasında Mısır akbabası olarak da adlandırılan küçük akbaba (Neophron percnopterus), Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliğinin (IUCN) oluşturduğu tehlikedeki türler arasında kırmızı listede yer alıyor.

Dünyada "endangered (nesli tükenmekte olan)" koduyla koruma altına alınan akbaba, Türkiye'nin Ermenistan sınırını oluşturan Tuzluca ilçesinin doğu hattındaki insan kalabalığının olmadığı alanlarda yaşam sürdürüyor.

Akbabalar, Aras Nehri'nin de içinde bulunduğu vadinin yamaçlarında yoğun popülasyona sahip.

Sayısı her yıl artan akbabalar, akademisyenlerce de takip ediliyor.

Iğdır Üniversitesi Kuş Araştırma ve Eğitim Merkezi (KUŞMER) Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Emrah Çelik, küçük akbaba türünün doğa için olmazsa olmazları arasında ilk sıralarda yer aldığını söyledi.

Bu türün üremesi ve yaşamını sürdürmesi açısından Iğdır'ın önemli bir zenginlik olduğunu vurgulayan Çelik, "Popülasyonu şu an ülkemizde iyi durumda. IUCN kriterlerine göre 'endangered' olan bir tür, yani hassas bir tür olduğu için kırmızı listede. Iğdır da bu anlamda önemli bir yer." dedi.

Türün korunması için çalışma başlatılması, halkın da bu tür için dikkatli olması gerektiğine dikkati çeken Çelik, "Iğdır’da yılın her döneminde bu türü gözlemlemek mümkün. Biz de her dönemde bu türü izliyoruz. Kırmızı listede olan bir tür ve meraklıları var, bu nedenle kuş gözlemciliği açısından önemli. Popülasyonunun hassas durumda olması ve kolay gözlemlenebilmesinden dolayı kuş meraklıları tarafından ilgiyle izlenen bir tür." diye konuştu.

"Doğanın temizleyicileri olarak adlandırabiliriz"

Küçük akbabanın dünyadaki en önemli merkezlerinden birinin Türkiye olduğunu vurgulayan Çelik, şöyle devam etti:

"Avrupa'da popülasyonu ciddi anlamda azalıyor. Bunun azalmasındaki temel sebeplerden en önemlisi de türe yönelik habitat tahribatıdır. Şu an ülkemizdeki sayıları iyi durumda. Akbabalar doğanın çöpçüleri olarak adlandırılıyor. Ortamdaki leş ve atıkların temizlenmesinde çok önemli rolleri var. Bu nedenle de doğanın temizleyicileri olarak adlandırabiliriz."