Uzun yıllar Londra'da yaşayan eski gazeteci 66 yaşındaki Tayyar Öztürk, 18 yıl önce Merzifon'a dönerek Sarıköy'de babasından kalma 5 dekarlık tarlayı üzüm bağına dönüştürdü.
Yurt dışındayken "Marzemino" adıyla ünlenen üzüm çeşidinin memleketine ait olduğunu öğrenen ve bunu üretmeye karar veren Öztürk, üzüm çeşitleri konusunda uzman Prof. Dr. Hasan Çelik ile araştırma yaparak ilçedeki çok eski bir bağda üzümü buldu.
Merzifon karasının ilçede yeniden yaygın olarak yetiştirilebilmesi için yerel yöneticilerden destek alan Öztürk, şu anda aktif olmayan Üzüm Üreticileri Birliğini kurdu.
Coğrafi işaret tescili için başvuru
Birlik sayesinde 165 dönüm arazide bağ kuran ve 40 üreticiye ulaşan Öztürk, bu konuda yıllardır verdiği mücadeleyi bir kitapta topladı.
Rumi Erikçi ise çalışmak için gittiği İtalya'da 35 yıl yaşadıktan sonra memleketi Karatepe köyüne döndü. Köyde 8 yıldır muhtarlık yapan 68 yaşındaki Erikçi, İtalya'dan getirdiği "Merzifon karası" asma fidelerini, ana yurdu olan Merzifon'da yeniden yetiştirdi.
Merzifon Ticaret ve Sanayi Odası, Merzifon karasının coğrafi işaret tescili için 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuru yaptı.
Merzifon karasının yeni bir gelir kapısı olması için uğraşıyor
Tayyar Öztürk, kendine has aroması, mor rengi ve lezzetiyle ön plana çıkan "Merzifon karası"nın tanıtımını ve ekonomik getirisini artırmak için uzun yıllardır çaba sarf ettiğini söyledi.
Merzifon karasının ilçenin endemik bitkilerinden olduğunu anlatan Öztürk, "Merzifon karası meyvemsi tatlar taşıyan, rengiyle, kokusuyla, aromasıyla, güzel bir üzümdür. Onu korumaya, yaşatmaya, geliştirmeye, insanlar için yeni bir gelir kapısı olmasına uğraşıyoruz. Bağcılık pahalı ve zor bir iş. Bu işe bazılarımız devam ediyor, bazılarımız bıraktı. Ben kendi adıma hedeflerimi gerçekleştirdim. Benim hedefim Merzifon karasının şaraplık üzüm markası olarak tanınmasıydı. Bugün Türkiye'de 3 profesyonel şirket Merzifon karası şarabını üretiyor. Hem de ödüller alıyorlar. Merzifon karasını eski şöhretine kavuşturduğumuzu söylemek zor ama bu konuda ciddi mücadele verdiğimizi söyleyebilirim. 2004 yılından bu yana bu işe başladığımızda yaşadıklarımızı notlar almıştım. Bu notları toparladığımda 'Merzifon Karası' kitabı çıktı ortaya. Şu an baskı çalışmaları sürüyor" dedi.