Son yılların en soğuk haftasını geçiren Düzce’de birçok çiftçinin mahsulleri dondu.
Düzce’de baba mesleği olan çiftçiliği sürdürmeye çalışan Selçuk Eroğlu, ilk defa böyle bir olay ile karşılaştıklarını belirterek, sera içerisindeki marulların don sonrasında yok olduğunu söyledi.
"Aklımızın ucundan bile geçmezdi"
Eroğlu, "Çok beklediğimiz kar yağışı bereketi ile geldi. Biz her yıl bin kök baş marul dikiyorduk. Marullarımız yoğun kar yağışının ardından gelen don ve buzlama nedeni ile maalesef telef olmak durumunda kaldı. Biz çok mücadele verdik. Don olayını beklemiyorduk. Karın böyle soğuk ve ayaz yapacağını düşünmüyorduk. Benden önce çiftçilik konusunda ailem çok tecrübeli. Ben babamla birlikte yoğun kar yağışında seralarımızı kurtarmak için canla başla mücadele verdik. Kesinlikle marullarımızın sera içerisinde donup yanacağını aklımızın ucundan bile geçirmedik. Gördüğünüz şekilde seralarımızda bir çok marulumuz heba oldu. Rokalarımız, maydanozlarımız, Semizlerimiz her biri don nedeni ile yok oldu. Eksi 26 derece soğukluk olduğu için marullarımız o soğukluğa dayanamadı. Dayanamadığı içinde telef oldu” dedi.
Genç çiftçi mahsullerinin donmasının ardından 5 bin liraya yakın zararı olduğunu söyledi:
"Zararımız belki bazı kişiler için çok büyük gelmeye bilir ama 3.5, 4 bin lira civarında bir zararımız var. Bu az bir maliyet olarak görülebilir ama aşımızla, elimizde yaptığımız için bize çok büyük para olarak geliyor. Maydanozlar, rokalar ve diğer donan ürünlerle birlikte bize zararı yaklaşık 5 bin lira gibi bir rakam oldu.
"Destek bekliyoruz"
Diğer çiftçilerle de konuştum, onlarda da donma olmuş. Düzce’de çiftçilerin yüzde sekseninde marulları yandı. Çiftçilerin mağdur durumda şimdi. Annem ve babam tarladan çıkmıyor. Emek sarf ediyor, şu marul şu anda yanmamış olsa 3-4 liraya çok zor satıyoruz. Biz zaten bunun fidesini 1 lira 25 kuruşa satın alıyoruz. Kazıyoruz, ilaçlamasını yapıyoruz gübresini veriyoruz. Tarım İl Müdürlüğü’nden veya Ziraat Odası Başkanlığı’ndan destek bekliyoruz. Mevzumuz 3-5 bin lira değil, bu işten ekmek yiyorduk. Ekmek yemeye devam etmek istiyoruz”