Kent merkezindeki çiftliğinde tarım ve hayvancılıkla uğraşan Aslan'ın, bundan 10 yıl önce arkadaşlarının evlerinde dekoratif amaçlı kullandığı antika eşyalar ilgisini çekince, antika objeler toplamaya başladı.
Topladığı eşyaları çiftliğinin bahçesinde sergileyen Aslan, kent yaşamından sıkılınca Ulaş ilçesine bağlı Kurtoğlu köyü Kötüyurt mezrasında babasından kalan çiftliğe yerleşti.
Aslan, hobisini burada da sürdürerek, evinin önündeki garajı antika eşyalarla donattı.
Recep Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, garajın küçük bir müzeyi andırdığını dile getirerek, "Antika eşyaları toplamak artık bende bir hastalık haline dönüştü. Sürekli antikacılara, köylere gidiyorum eski eşyalar satın alıyorum." dedi.
Koleksiyonunda, eski dönemlere ait bakırdan yapılmış bakraç, kepçe, köz mangalı gibi eşyaların yanı sıra radyo, gramofon, tüfek, tabanca, çeşitli tarım alet ve makinelerinin de yer aldığını anlatan Aslan, "Mesela bakırdan yapılmış eşyalar 70 ila 300 yıllık. 'Tarihlerini nereden biliyorsunuz' diye soracak olursanız, bir çoğunun üzerinde hicri tarihleri ve sahiplerinin isimleri yazılı. Onun dışında 65 ve 80 yıllık radyolar ile İngiliz yapımı, 1935 yılından kalma gramofon da koleksiyonumun önemli parçaları" diye konuştu.
"Antika eşyalarla donattığım bu garaj ömrüme ömür katıyor"
Aslan, özellikle stresli zamanlarında garajında antika eşyalarıyla vakit geçirmeyi çok sevdiğini belirterek, şunları anlattı:
"Bu bir merak, hastalık. Ben özellikle stresli zamanlarımda buraya geliyorum. Saatlerce vakit geçiriyorum, stres atıyorum. Antika eşyalarla donattığım bu garaj ömrüme ömür katıyor. Hatta İngiliz bilim adamlarının, tarihi yerler ve müzelerin insan ömrünü uzattığına yönelik bir araştırmasını okudum. Ben buna gerçekten inanıyorum. Buraya geldiğimde kendimi tek başıma vakit geçirir gibi hissetmiyorum. Adeta o tarihi yaşıyorum."
Antika eşyaları toplamaya devam ettiğini dile getiren Aslan, özellikle akraba ve dostlarının küçük müzesini görmeye geldiklerini sözlerine ekledi.