Doğa Koruma ve Milli Parklar 8. Bölge Müdürlüğü ekipleri, kış aylarının zorlu geçtiği dağlarda aç kalan yaban hayvanlarını unutmadı.
Ekipler, sorumluluk alanları olan Konya, Karaman, Aksaray ve Nevşehir'deki yüksek rakımlı dağları binbir zorlukla aşarak yabani hayvanlar için doğaya yem bırakıyor.
Kışın zor geçtiği Toros Dağları başta olmak üzere Dedegöl, Gidengelmez, Küpe Dağı'ndaki yaban hayvanlarını yemleyen ekipler, Konya'daki Bozdağ ve Karaman'daki Karadağ'da bulunan nesli tükenme tehlikesi altındaki Anadolu yaban koyunlarının yaşadığı bölgelere 41 ton yiyecek bıraktı.
Doğa Koruma ve Milli Parklar 8. Bölge Müdürü Gültekin Aksan, AA muhabirine, sorumluluk alanlarındaki dört ilin geniş sınırları içerisinde faaliyet yürüttüklerini söyledi.
Aksan, kış boyunca, bölge genelinde yaşayan yabani hayvanlara yaşamsal destek verdiklerini ifade ederek, "Bu alanda, özellikle Toros Dağları üzerinde oldukça geniş sınırlar bulunmakta. Yaban hayatının büyük çoğunluğu bu bölgede yoğunlaşmış durumda. Bu bölgede yaban keçisi, yırtıcı hayvanlar, yaban tavşanı ve kanatlı hayvanlar yaşıyor. Bunların haricinde nispeten dağlık bölge dediğimiz Konya'daki Bozdağ, Karaman'daki Karadağ mevkilerinde de yaban koyunları bulunmakta." diye konuştu.
Aksan, yaban hayatını koruma faaliyetinin "en önemli" unsurunun yemleme olduğunu anlattı.
Kış aylarında yoğun kar yağışı nedeniyle yeterince beslenemeyen bazı hayvanların telef olduğunu, bu nedenle de sayılarının azaldığını belirten Aksan, "Bölgemizin uç sınırı olarak nitelendirdiğimiz Gidengelmez Dağları'ndan başlayarak, Dedegül, Küpe Dağı ile Hadim, Ermenek sınırına kadar olan bölgede yemleme çalışması yapıyoruz." dedi.
Yaban keçisi ve Anadolu yaban koyunu bölgenin simgesi durumunda
Aksan, özellikle yaban keçisi ve Anadolu yaban koyununa yönelik, üreticiden temin edilen yeşil yonca balyalarını kullandıklarını dile getirerek, "Bu yıl yaklaşık 25 ton kuru yonca, 5 ton pazar artığı, 10 ton arpa ve buğday, 1 ton kemik ve eti belirlenen noktalara bıraktık." şeklinde konuştu.
Yabani hayvanların yemlenmesinin yanı sıra av koruma faaliyetleri kapsamında yaralı bulunan hayvanların da tedavi edilerek doğaya salındığını vurgulayan Aksan, şunları kaydetti:
"Bu kapsamda şehirlerdeki üniversite hastanelerinin veterinerlik fakülteleriyle anlaşma yaptık. Eğer kentte fakülte hastanesi yoksa bildiğimiz veteriner hekimlerle anlaşarak hayvanları tedavi ettiriyoruz. Geçen yıl düşme, aç kalma, hastalık gibi çeşitli durumlarda ulaştığımız 256 hayvanı tedavi ettirip iyileşmesini sağlayarak doğaya geri bıraktık."