Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi desteğiyle Yenikapı Miting Alanı'nda düzenlenen "Demokrasi ve Şehitler Mitingi"nde vatandaşlara hitap etti.
79 milyonun gazasının mübarek olmasının temennisinde bulunan Erdoğan, şöyle konuştu:
"O gece, adeta ölümü öldürerek sokakları, meydanları dolduran milyonlarca vatandaşımız içinden şehitlik ve gazilik şerefine nail olanlar, isimlerini tarihe altın harflerle yazdırdılar. İnanın bana, vatan uğruna verilen mücadelede bu rütbelere ulaşabilmek her zaman yakalanabilecek, her zaman elde edilebilecek bir ayrıcalık değildir."
"Bu görüntü düşmanları 16 Temmuz sabahı kadar üzmüştür"
"Demokrasi ve Şehitler Mitingi"nin coşkulu bir kalabalıkla gerçekleştirildiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Şimdi bugün burada Genelkurmay Başkanıyla, Yenikapı Meydanı'nda Cumhurbaşkanıyla, Başbakanıyla, Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanlarıyla, 81 vilayetimizdeki her görüşten, her meşrepten insanımızla verdiğimiz şu görüntü var ya işte bu görüntü inanın bana ülkemizin düşmanlarını en az 16 Temmuz sabahı kadar üzmüştür, kahretmiştir. Bu manzara, bin yıllık vatanımızın tek bir taşına dahi göz dikenlerin ödemeyi göze alacakları bedelin ilanı ve ispatıdır. Bu manzara, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşacağının ilanı ve ispatıdır. Bundan sonra işimiz ne biliyor musunuz? Artık muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak."
"İşlerinin zor olduğunu görmenin kahrıyla uyandılar"
FETÖ'nün darbe girişiminin bazı gerçekleri ortaya koyduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"15 Temmuz, dostlarımıza bu ülkenin sadece siyasi, ekonomik, diplomatik saldırılara değil, aynı zamanda askeri sabotajlara karşı da güçlü olduğunu, yıkılmayacağını, rayından çıkmayacağını göstermiştir. Aynı gece Türkiye'nin yerle yeksan olması için ellerini ovuşturarak bekleyen düşmanlarımız ise ertesi güne bundan sonra işlerinin çok daha zor olduğunu görmenin kahrıyla uyandılar."
"Atılacak adım bellidir"
Erdoğan, idam talebine ilişkin şunları kaydetti:
"Şu anda, siyasi partilerimizin genel başkanları burada. Sizin zaten talebinizi biliyorlar. Egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre, sizler de idam talebinde bulunduğunuza göre, bunun kararını verecek olan merci, Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Meclisimiz böyle bir kararı verdikten sonra, atılacak adım bellidir. Onamaksa, Meclis'ten gelen böyle bir kararı, ben peşinen ifade ediyorum, onarım. Bu millet, egemenlik kayıtsız şartsız milletin olduğuna göre, eğer böyle bir kararı veriyorsa öyle zannediyorum ki siyasi partiler de bu karara uyacaktır."
"Millete kimse esareti asla getiremeyecektir"
Milletin, asla esaret ve zilleti kabul etmeyeceğini bildiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, 1920 yılında İstanbul ve İzmir başta olmak üzere ülkenin büyük bölümünün işgal altında olduğu kara günlerde şunu söylüyordu; 'Milletimiz çok büyüktür, hiç korkmayalım. O, esaret ve zillet kabul etmez. Fakat onu bir araya toplamak ve kendisine 'Ey millet, sen esaret ve zillet kabul eder misin?' diye sormak lazımdır. Ben milletimin vereceği cevabı biliyorum...' Şimdi burada bir kez daha soruyorum. Gazi'den 96 yıl sonra Yenikapı Meydanı'ndan aynı soruyu sizlere soruyorum. Ey millet, sen esaret ve zillet kabul eder misin? Mesele bu. Bu millete kimse bu esareti asla getiremeyecektir.
Sizler 15 Temmuz'da esaret ve zillet kabul etmeyeceğinizi, namlulara göğsünüzü dayayarak, tankların önüne yatarak, uçaklara ve helikopterlere dahi hamleler yaparak bilfiil gösterdiniz. Hani ne diyor İstiklal Marşımızda; 'Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın.' Siz, göğsünüzü siper ettiniz, namluların ucuna geldiniz, bizzat vücudunuzu koydunuz, tankların altına yattınız."
"Benzer teşebbüste bulunan herkes milletimden aynı cevabı alacaktır"
Hükümetin, askeri liselerin kapatılmasına yönelik bir açıklama yaptığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bazı eski askerler bunun yanlış olduğunu söylediler. Şimdi ben de onlara buradan sesleniyorum, diyorum ki; işte oradan yetiştirilmiş olan o tek tip FETÖ'cüler işte bu olayı yaptılar. Şimdi biz de diyoruz ki; harp okullarımız duracak. Tüm liselerimizden, bu ülkenin liselerinden yetişenler hepsi gelsin rahatlıkla buraya girsin. Tek tip niye olsun, hepsinden girsin ve Harp Akademilerinde, harp okullarında hangi eğitim veriliyorsa onlar orada verilsin. Bundan sonra benzer teşebbüste bulunan herkes milletinden, milletimden aynı cevabı alacaktır."
"Arkasındaki güçleri çok iyi değerlendirmeliyiz"
Devlet ve millet olarak, 15 Temmuz darbe girişimini çok iyi analiz edilmesinin önemine işaret eden Erdoğan, "Sadece bu ihaneti gerçekleştirenleri değil, onların arkalarındaki güçleri, onları harekete geçiren saikleri de çok iyi değerlendirmeliyiz." dedi.
"Davaları yeni baştan incelemeliyiz"
Yakalanan birlik ve beraberlik ruhunun en iyi şekilde değerlendirilmesi, 15 Temmuz'un daha güçlü, daha müreffeh Türkiye'nin inşası için bir milat haline dönüştürülmesi gerektiğini bildiren Erdoğan, "Yakın tarihin vicdanları kanatan, kafalarda soru işaretleri oluşturan tüm sorunlu, sıkıntılı olaylarını yeniden masaya yatırarak, eksikleri, yanlışları ortaya koymalıyız. FETÖ ihanet çetesinin Türk Silahlı Kuvvetleri'ndeki etkinliğinin önünü açan davaları yeni baştan incelemeliyiz." diye konuştu.
"Haktan ve hakikatten yana olan herkes Yenikapı'dadır"
Türkiye'de gelinen noktada safların gayet net olduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bir tarafta tüm kurumlarıyla, tüm siyasi partileriyle, tüm kesimleriyle Türkiye Cumhuriyeti Devleti vardır. Diğer tarafta ise kimi etnik istismar, kimi dini istismar, kimi ideolojik sapkınlık içinde olan terör örgütleri vardır. Onların arkasındaki karanlık güçler vardır. Devletinden, milletinden, haktan ve hakikatten yana olan herkes bugün burada, Yenikapı'dadır. Buradan 80 vilayete selam olsun. Buradan 79 milyona selam olsun." dedi.
"Arkalarındaki güçleri de çok iyi biliyoruz"
Terör örgütleri mensuplarının, kiminin adliyede akıbetini beklediğini, kiminin cezaevinde cezasını çektiğini, kiminin de mezarda nihai hesabını verdiğine işaret eden Erdoğan, "Onların arkalarındaki güçleri de çok iyi biliyoruz. Vakti, saati geldiğinde hesaplarını önlerine koyacağız." dedi.
"Bu girişim aynı zamanda bir terör eylemidir"
15 Temmuz'un, ordu içine sızmış FETÖ ihanet şebekesi mensuplarının başlattığı bir darbe girişimi olmasına karşın hadisenin sadece bundan ibaret olmadığına dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"Aynı zamanda PKK ve DAEŞ'in silahlı eylemleriyle elde edilmek istenen neticenin, asker elbisesi giymiş teröristler eliyle yeni bir safhaya çıkartılma girişimidir. Yani bu girişim aynı zamanda bir terör eylemidir. Tüm bu özelliklerinin yanı sıra 15 Temmuz, ülkesine ve milletine ihanet eden bir silahlı güç eliyle ülkemizi işgal girişimidir. Şayet darbe başarılı olsaydı bin yıldır bizim olan bu coğrafyanın kimlere altın tepsi içinde sunulacağını hepimiz gayet iyi biliyoruz."
"Hiç kimse endişeye kapılmasın"
FETÖ'nün gayrimeşru şekilde elde ettiği güçle dizayn etmek istediği siyaset, medyay ve iş dünyasının yeniden kendi tabii seyrine oturtulması gerektiğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yurt içinde milletimizin dini hassasiyetini, merhametini, iyilik ve yardımlaşma duygularını istismar ederek elde ettikleri tüm imkanları milletimizin emrine vermeliyiz. Hiç kimse, kapatılan yurtlardan, okullardan, evlerden dolayı endişeye kapılmasın. Gerek devletimizin ilgili kurumları, gerekse aynı alanda hizmet veren sivil toplum kuruluşlarımız çok daha iyisiyle, çok daha fazlasıyla bu boşluğu dolduracaklardır. Yurt dışında ülkemizin adını ve itibarını kullanarak elde ettikleri imkanları da asli sahibine, yani devletimize ve milletimize kazandırmalıyız. Hükümetimiz, Olağanüstü Hal ilanı sonrasında sahip olduğu yetkiyle tüm bu alanlarda çok önemli adımlar attı, atmaya devam ediyor."
"Bu milletin mayası sağlamdır"
Milletin her bir ferdinin kendi özgür iradesiyle verdiği kararlara teslim olmak, boyun eğmek gerektiğini savunduklarını hatırlatan Erdoğan, "Bu millete, 79 milyon vatandaşımıza bakıp, eğitimsiz, pısırık, işe yaramaz bir insan yığını gördüklerini söyleyenler zaman zaman söylüyorum, 15 Temmuz'da hayatlarının en büyük şokunu, en büyük mahcubiyetini yaşamışlardır. Artık şu gerçeği herkesin kabul etme zamanı gelmiştir. Bu milletin mayası sağlamdır." dedi.
"Gönül sınırlarımız her coğrafyayı kapsayacak kadar geniştir"
Türk halkının fiziki sınırlarının başka, gönül sınırlarının başka olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ne diyor şair? 'Ellerin yurdunda çiçek açarken bizim ile kar geliyor gardaşım/ Bu hududu kimler çizmiş gönlüme, dar geliyor, dar geliyor gardaşım.' Evet, bizim gönül sınırlarımız bizi kardeşi ve dostu olarak gören her toplumu, her coğrafyayı kapsayacak kadar geniştir. İnşallah önümüzdeki dönemde hem kendi insanımızın hem umudunu bizi bağlamış dünyanın tüm mazlumlarının yüzünün güleceği bir dönem olacaktır."
"Yaptıklarının bedelini ödeyecekler"
Tüm kurumlardaki incelemelerin süreceğini belirten Erdoğan, "Bundan böyle artık altımızda kimler var, nerede kim var, bunları her birimde çok iyi inceleyeceğiz. Yargıda kim var, inceleyeceğiz ve bunları da kapıya koyacağız. Cezaeviyse cezaevine koyacağız ve yaptıklarının bedelini ödeyecekler." dedi.
"Bu senaryo onların boylarını çok aşar"
Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının ismini hala ağzına almaktan çekinenler bulunduğuna işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Çekinmeyelim, muktedir olanlar bunların isimlerini aynen ifade etsinler ki bilmeyenler bu FETÖ'cüler kimdir, bu FETÖ kimdir, Fetullahçı Terör Örgütü kimdir, bunu öğrensin. Ülkemize yönelik tehdidin görünürdeki maşalarıdır. Biliyoruz ki bu oyun, bu senaryo onların boylarını çok aşar. Elbette bu örgütü tüm mensuplarıyla ortaya çıkarmak ve hukuk dairesinde imha etmek mecburiyetindeyiz ama sadece bununla yetinirsek, devlet ve millet olarak bünyemizi benzer virüslere karşı yine savunma noktasında zayıf bırakmış oluruz."
"Yarınlar onlar için bekledikleri gibi olmayacak"
15 Temmuz gecesi kalpleri Türkiye için atan yurt dışında yaşayan Türklere şükranlarını sunan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu vatandaşlarımızın Batı medyasının tacizleri, olumsuz yayınları sebebiyle zor günler geçirdiklerini biliyorum. İşte Almanya. Ben video konferansla orada mitinge bağlanacaktım, bağlatmadılar. Olumsuz karar verdiler. Hani demokrasi? Ama Kandildekilere video konferansla yayın yaptırdılar. Ne olursa olsun, yarınlar onlar için bekledikleri gibi olmayacak, bumerang gibi onları vuracak. Beslesinler o teröristleri. Yarın onlara çarpacaklar."
"Demokrasi nöbetine noktayı koyacağız"
Konuşmasının sonunda, yurt genelinde 'demokrasi nöbeti' tutan vatandaşlara seslenen Erdoğan, "Bu akşam demokrasi nöbetine bir virgül koyuyoruz. Tüm Türkiye'ye sesleniyorum, çarşamba akşamı inşallah noktayı koyacağız." dedi.