İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığı 2017 yılı bütçesine ilişkin görüşmelerde, milletvekillerinin sorularına ve yöneltilen eleştirilere cevap verdi.
Türkiye'nin terör örgütleriyle mücadele, kalkınma, büyüme gibi öncelikleri bulunduğunu belirten Soylu, "Bir taraftan PKK terör örgütü, bir taraftan DEAŞ, bir taraftan FETÖ, bir taraftan da bunlarla birlikte hareket eden diğer terör örgütleri... Sınır ötemizde bir problem var. Eğer sınır ötemizdeki probleme müdahale etmezsek ve bunu sahipsiz bırakırsak, bunun sınırımızın içine geleceği hepimizin ortak kanaatidir." ifadesini kullandı.
Soylu, terörle mücadele ederken, temel hak ve hürriyetlerin korunması ve kamu düzeninin muhafaza edilmesi konusuna büyük önem verdiklerine dikkati çekti.
Terörle mücadelede teknolojinin önemini vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:
"Bir taraftan kalekol ve karakollarımızın hem gece hem gündüz bir şekilde kameralarla sürekli kontrol edilmesi lazım. Sadece nöbet tutan asker ve polisimize değil, onların güvenliğini uzak yakın tehlikelere karşı koruyabilecek bir anlayışı ortaya koymaya çalıştığımızı belirtmek isterim. Tüm bunlar önümüzde durmaktadır. Evet, Türkiye'de 3 aylık bir olağanüstü hal yaşanmıştır. Şimdi ikinci olağanüstü haldeyiz ve bunu da TBMM kararıyla yapmaya çalışıyoruz. Benim gördüğüm tablo şudur: OHAL milletimize dokunan, milletimizi etkileyen ve rahatsız eden bir hal değildir. Ama FETÖ ile mücadelede PKK/KCK ve diğer terör örgüteleriyle mücadelede ciddi şekilde devletimizin huzur ve güvenliğine kolaylık sağlamaktadır."
"Günde bazen 3-4 patlayıcı araba yakalıyoruz"
Soylu, terör örgütü mensuplarının bomba yüklü araçlarla gerçekleştirdiği saldırılarının engellenmesine yönelik devletin tüm birimlerinin büyük bir gayret ve titizlikle elinden geleni yaptığını belirterek, şunları aktardı:
"Biz nasıl teknolojiyi kullanıyorsak, karşı taraftaki terör örgütleri de uluslararası iş birlikleri sayesinde, hatta belki onlara bile gerek kalmadan her türlü teknolojiyi en çabuk biçimde kullanıyorlar. 2,5 saatte patlayıcıyı arabaya doldurup bir şehre götürebilme kabiliyetine sahipler. Eskiden böyle değildi. Biz her hafta kamuoyuna bu bilgileri iletiyoruz. Günde bazen 3-4 patlayıcı araba yakalıyoruz.
Bir taraftan bunu yaparken bir taraftanda da meselenin sosyal ve ekonomik rehabilitasyon bölümünü de her noktada anlatmaya çalışıyoruz. 2016 yılında istihbari çalışmalar neticesinde, polis bölgesinde PKK/KCK terör örgütünün 214, DEAŞ terör örgütünün 34, aşırı sol terör örgütlerinin 10 silahlı bombalı terör eylemi engellenmiştir. Bu küçümsenecek bir rakam değildir, önemli bir rakamdır. Jandarma bölgesinde ise toplam 26 olay meydana gelirken, 13 araç ele geçirilmiş, 11 bulma olayı da gerçekleştirilmiştir."
Kapatılan dernekler
Soylu, KHK ile bin 125 derneğin kapatıldığını, ardından yapılan değerlendirme sonucunda bunların 175'inin açıldığını belirtti.
Süleyman Soylu, daha sonra yapılan araştırmalar sonucunda da FETÖ/PDY ile iltisaklı 158, PKK/KCK iltisaklı 189, DHKP-C iltisaklı 20, DEAŞ iltisaklı 8 derneğin kapatıldığını bildirdi.
Soylu, "İsmini söylemeyeceğim ama bahsettiğimiz derneklerden birine, bir ülkenin krallığının elçiliğinden, 2016 içinde 202 bin lira para gelmiş, 141 bin avro başka bir bölümden gelmiş, 135 bin avro yine başka bir noktadan gelmiş. Yine bir başka ülkenin başkonsolosluğundan 81 bin lira gelmiş; böyle bir dernek gördünüz mü? Ben de sivil toplum içindeyim, dernekçilik içinde yaşadım. 140 bin 328 avro yine başka bir delegasyondan gelmiş. Hepsi aynı dernek. Şimdi bizim görevimiz şudur; biz elbette ki dış ülkelerin, sivil toplumu geliştirmesinden memnuniyet duyarız. Ama bunun terör örgütüyle iltisakını gördüğümüz andan itibaren güvenlik açısından tedbir almakla mükellefiz." değerlendirmesinde bulundu.
"5 yılda 3 bin 743 çocuk terör örgütüne katıldı"
Silah ruhsatlarının artmasıyla ilgili soru üzerine Soylu, şu görüşlere yer verdi:
"15 Temmuz oldu, vatandaş çıplak elle darbeyi engelledi. Sonra birden 'Ak silahlanma' diye bir şey çıktı. Bir twitter hesabı açıldı. Bunun üzerinden bir çalışma başladı. Güvenlik birimlerimiz ilgili savcının da marifetiyle bunu araştırdılar. İşin içinden yine bir FETÖ mensubu çıktı. Ahmet Kemal Aydoğdu, Gaziantep'te yakalandı ve teslim edildi. Hesap açan bu. Arkasında çok farklı ilişkiler söz konusu. Şu anda dava yürüyor. Burada toplumu birbirine münaferet haline getirebilmek, herkesi birbirinden tedirgin edebilmek, acaba kamu düzeni bozulacak mı diye bir anlayış içine sevk edebilmek için... Biz bu konuda çok dikkatli olmalıyız."
Soylu, sadece jandarma bölgesinde 11 bin 584 ruhsatsız silah ele geçtiğine vurgu yaparak, güvenlik birimlerinin görevini yerine getirdiğini, kimsenin ruhsatsız silah taşımak gibi bir yetkinliğinin söz konusu olmadığını bildirdi.
Soylu, Büyükşehir Belediyesi Yasası'nın çağa uygun olduğunu, uygulamada çıkacak aksaklıkların giderilebileceğini, ancak bu yasadan geri dönülmeyeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetlisi olarak Ankara'ya gelen muhtarların giderlerinin kimin tarafından karşılandığı sorusuna karşılık Soylu, "Elbette ki kendileri karşılıyor. Geliş ve gidiş masrafları... Öyle bir bütçemiz yok." yanıtını verdi.
Bakan Soylu, bu yıl terör örgütüne katılma oranının son yılların en düşük noktasında bulunduğuna işaret ederek, istihbarat çalışmaları neticesinde 519 kişinin terör örgütüne katıldığının tespit edildiğini belirtti. Soylu, şunları kaydetti:
"Son 5 yılda 3 bin 743 çocuk terör örgütüne katıldı. Çocuk istismarından bahseden Batı'nın bu konuda tek bir cümle ortaya koymadığını hepinizin huzurunda söylemek istiyorum. Türkiye'ye karşı birçok meselede çifte standart olduğunu, özellikle terör örgütüne katılan çocuklar konusunda Batı'nın başka konularda gösterdiği hassasiyeti hiçbir şekilde göstermediğini de heyetinize ifade etmek isterim."
Soylu'nun soruları cevaplamasının ardından, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığı, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün 2017 yılı bütçeleri kabul edildi. AA
-0.7ºC
Ankara
