Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin, "Benim babam albay emeklisiydi, askeri bilirim. Asker, 'ciddi, haysiyetli adam' demektir. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne biz 'peygamber ocağı' diyoruz, 'Mehmetçik', yüce Peygamberimizin ismiyle biz askerimizi tarif ederiz. Bunların onlarla falan bir akalası yok, bunlar güruh. Yani o bakımdan diğer ihtilaller de kötüydü, ihtilal iyi bir şey değildir ama bu kötünün de kötüsü." dedi.
Türkeş, yaptığı açıklamada, 19 Nisan'da sona erecek olağanüstü hal, FETÖ ile mücadele ve Cumhuriyet'in 100. yıl kutlama hazırlıklarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkeş, OHAL getirilirken Başbakan Binali Yıldırım'ın, "bunun vatandaşa yönelik olmayacağını" söylediğini hatırlattı.
"Geçen seneden bugüne baktığınızda, hiçkimsenin tavuğuna 'kış' denmedi, OHAL bir şekilde devam ediyor." diyen Türkeş, şu ana kadar OHAL'in uzatılması konusunun müzakere edilmediğini bildirdi.
OHAL'in bir önceki uzatmasının, Bakanlar Kurulu kararı elden dolaştırılarak yapıldığını, buna muhalefetten eleştiriler geldiğini belirten Türkeş, "Milli Güvenlik Kurulu dün için bir tehdit algılamaz ama yarın başka bir şeyde bir kaygı tespit ederse, bunu hükümete önerebilir. Hükümet de bu belgeyi elden de dolaştırarak çıkartabilir ama şu ana kadar bir şey yok, konuştuğumuz bir şey olmadı ama bu yarın olmayacağı anlamına gelmez. Gelişen şartlara bakacağız." ifadesini kullandı.
"Yalancı, kaypak bir insan grubu var"
Türkeş, 15 Temmuz'daki hain darbe kalkışmasının ardından "Ben bunun üst yönetimindeydim." diyen bir babayiğidin çıkmadığına işaret ederek, korkak, yalancı, kaypak bir insan grubunun olduğunu, bunlarla uğraşmanın zaman alacağını söyledi. Türkeş, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Asker falan değil bunlar, asker üniforması giymişler sadece. Benim babam albay emeklisiydi, askeri bilirim. Asker, 'ciddi, haysiyetli adam' demektir. Türk Silahlı Kuvvetlerine biz 'peygamber ocağı' diyoruz, 'Mehmetçik', yüce Peygamberimizin ismiyle biz askerimizi tarif ederiz. Bunların onlarla falan bir akalası yok, bunlar güruh. Yani o bakımdan diğer ihtilaller de kötüydü, ihtilal iyi bir şey değildir ama bu kötünün de kötüsü."
"Çalışmalara 5-6 sene öncesinden başladık"
Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılının çok önemli olduğunun altını çizen Tuğrul Türkeş, "Bugüne kadar Türk tarihinde iki yüze yakın devlet kurulmuş. Bunlardan 16'sı büyük devlet, yüz yılı aşan uzun ömürlü devletler, onun haricindekilerin çoğu 80 ila 120 yıl yaşamış. Türkiye Cumhuriyeti açısından 100'üncü yıl bu manada bir psikolojik eşiktir. Onun için bunu sadece kutluyoruz deyip iki logotype ile geçiştirmenin doğru olmadığını düşünüyoruz." dedi.
Cumhuriyetin 100. yılında yapılacaklara ilişkin mastır plan hazırlığı bulunduğunu anlatan Türkeş, devletin kurum ve kuruluşlarına bugüne kadarki çalışmaların bilgisini, düzenledikleri toplantıda verdiklerini söyledi. Türkeş, özel sektörle ve üniversitelerle de toplantıların yapılacağını aktardı.
"Türk Dili Yılı"
Türkeş, 2017 yılının "Türk Dili Yılı" ilan edilmesi dolayısıyla düzenlenecek etkinliklere ve çalışmalara ilişkin de açıklamalarda bulundu.
Başbakan Yardımcısı Türkeş, "Türkçemiz maalesef saldırı altında. Yazımı, kullanımıyla medya dili olarak saldırı altında. Bunun, birbirimizi anlamak açısından düzeltilmesi lazım. Bilmeyenler için söylüyorum, Türkçe dünyada yaygın kullanımı itibarıyla 5. büyük dil ailesidir." dedi.
İyi ve doğru kullanılması halinde dünya coğrafyasının her yerinde Türkçe üzerinden anlaşabilecek insan bulunabileceğini dile getiren Türkeş, Türkçe isimlerin garip yazımlarının olduğunu örnekler vererek anlattı.
Türkeş, "Ayın 16'sında halk oylaması var. Gayet Türkçe bir şey. Referandum, bunun Batı'daki sözcüğüdür. Referandumu kullandığınızda iyi bir şey oluyor gibi geliyor ama karşınızdaki belki de anlamıyor neden bahsettiğinizi. Ama halk oyu, halkın oy vereceği gün demek işte, gayet net." ifadesini kullandı.
"300 milyonun üzerinde insana ulaşabiliriz"
Türkçe'nin bu tarz kullanımlardan arındırılması gerektiğine işaret eden Türkeş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, bu konudaki hassasiyetlerinden dolayı kampanyanın kendi himayesinde gerçekleşmesi talimatı verdiğini aktardı.
Tuğrul Türkeş, ilgili kurumlarla çalışmaların gerçekleştirileceğini kaydederek, "Güzel Türkçemizi hepimiz iyi kullandığımızda birbirimizi, birbirimizin meramını anlayacağız. Sadece kendimizi anlamakla kalmayıp Orta Asya'dan Avusturalya'ya, Kanada'dan Afrika'ya kadar da doğru ve güzel Türkçe ile dünyada 300 milyonun üzerinde insana ulaşabiliriz." açıklamasında bulundu.