Zeytin Dalı Harekatı sırasında Piyade Üsteğmen Oğuz Kaan Usta ve Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı'nın şehit edilmesi olayına karışan 11 terörist, verdikleri ifadelerde örgüt üyeliğini kabul etti.
Afrin'de yakalanmasının ardından örgüt üyesi 8 kişinin daha ismini veren teröristlerden M.C, ifadesinde, Zeytin Dalı Harekatı başlayana kadar örgütün sözde "asayiş yapılanması"nda yer aldığını anlattı.
“Dizor bölgesine ateş ettik, saat 23.00'e kadar çatıştık”
Harekat başladıktan sonra da "asayiş" görevinden alınarak iki örgüt mensubu tarafından Türk askerinin geçmesini engellemek amacıyla Ömeruşağı köyünün 200-300 metre ilerisinde bulunan mezarlıkta görevlendirildiğini aktaran M.C, şu bilgileri verdi:
"Bu iki kişi, Ömeruşağı köyünde YPG/PKK terör örgütünün istihbarat sorumlularıydı. Şahıslardan biri aynı zamanda silah kaçakçılığı ve örgüt mensuplarının Türkiye'ye geçmesine yardımcı olurdu. Biz 5 kişi mezarlığın orada yaya görevdeydik. Ben kalaşnikof kullandım. Bizim bulunduğumuz tepede mevzi veya tünel yoktu.
Mezarlık duvarının arkasına saklandık. Hava yağmurluydu, akşam saatlerinde yanımızdakilerden biri doçkayla Türk askerini gördü ve ateş etmeye başladı. Bizler de üzerimizdeki kalaşnikoflarla ateş etmeye başladık, Dizor bölgesine ateş ettik, saat 23.00'e kadar çatıştık. Türk uçakları bombalamaya başlayınca tepeden ayrılıp köye geri döndük."
Ertesi gün kendisiyle birlikte başka terör örgütü mensuplarının tekrar Dizor tepesine çıktıklarını aktaran terörist M.C, şehit iki askeri burada gördüklerini anlattı.
M.C, amcasının oğlunun da Ömeruşağı köyünde terör örgütü adına silahlı olarak sözde "askerlik" yaptığını, şu anda köyde bulunduğunu itiraf etti.
Tutuklu teröristlerden bazıları da çatışmalara katıldıklarını itiraf etti.
Örgütün kaçakçılık faaliyeti de ifadelerde
Tutuklu C.M. (19), örgüte, Zeytin Dalı Harekatı başlamadan bir yıl önce katıldığını belirtti.
Örgüt içerisinde hayvan, sigara ve insan kaçakçılığı faaliyetlerinde bulunduğunu anlatan C.M, "Ömeruşağı köyünde bulunduğum sırada, 22 Ocak tarihinde YPG örgütünden 'Ronai' kod adlı bir kadın yanımıza geldi. Bizi köyün ortasında topladı. Bize hitaben 'Size silah dağıtacağız, bu silahlarla Dizor tepesinin alt kısmında bulunan mezarlığa gideceksiniz, Türk Silahlı Kuvvetleri ve Özgür Suriye Ordusu gelecek. Siz bunları engelleyeceksiniz' dedi." ifadesini kullandı.
Terörist İ.M. de örgüt üyeliğini itiraf ederek örgüt adına istihbarat toplamakla görevli olduğunu aktardı.
Kendilerini "Nizar" isimli bir örgüt üyesinin organize ettiğini, "Nizar" ile "Ronai" kod isimli kadın teröristin 20 kişilik terör örgütü mensubuyla köy halkını meydanda topladığını belirten İ.M, "Ronai bize silah verdi. Sonra 22 Ocak'ta mezarlığa gittik. Türk askerlerini gördükten sonra ateş etmeye başladık. Sonra uçaklar bomba atmaya başlayınca biz olay yerinden kaçtık." şeklinde itiraflarda bulundu.
“Örgütten 250-300 ABD doları maaş alıyordum”
Terörist A.M. ise 2017 yılında örgüt üyesi ağabeyinin yanında örgüt içinde faaliyette bulunduğunu belirterek, "Ben örgütten aylık 250-300 ABD doları maaş alıyordum." dedi.
11 Terörist yakalanarak Türkiye’ye getirildi
Piyade Üsteğmen Oğuz Kaan Usta ve Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı'nın şehit edilmesi ve akabinde Usta'nın naaşının kaçırılması olayına karışan 9 terörist, 14 Eylül Cuma günü Suriye'nin Afrin kentinde jandarma istihbarat ve terörle mücadele birimleri ile MİT'in çalışmasıyla yakalanarak Türkiye'ye getirilmiş ve çıkarıldıkları mahkemece tutuklanmıştı.
Daha sonra, aynı saldırıya karışan iki YPG/PKK'lı terörist daha Suriye'de yakalanarak getirildikleri Hatay'da tutuklanmış, bu 11 YPG/PKK'lı teröristle iş birliği içinde kaçakçılık yaptığı iddiasıyla gözaltına alınan 6 zanlıdan 5'i de cezaevine gönderilmişti.
Kaynak: AA