Termik santrallere filtrenin veto edilmesi, Şehir Üniversitesi tartışması, muhalefetin eleştirileri... AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, TRT Haber'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Mahir Ünal'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Cumhurbaşkanımız toplumsal hassasiyeti dikkate aldı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "filtre" vetosu Daha önce de gündeme geldiğinde partide sıcak bakılmamıştı.
Bizim hiçbir vekilimizin aklı bir yere kiralanmamıştır. Özgür şekilde kendi düşüncesini dile getirir. Onun gibi PKK/YPG sempatizanı değildir, milli meselelerde bir duruşu vardır. Bu meselede de bizim vekillerimiz düşüncelerini dile getirmiştir. Yasal düzenleme yapılmış Cumhurbaşkanı ile bu gerekli tedbirlerin alınmasına ilişkin bir kaygı oluştuğu için Cumhurbaşkanımız toplumsal hassasiyetleri dikkate alarak, çevreyi dikkate alarak anayasal hakkı kullanmıştır. Cumhurbaşkanımız toplumsal hassasiyeti dikkate aldı. Siyasette aslolan siyasetçi toplumsal hassasiyetlere göre hareket eder. Bizden "toplumsal hassasiyetleri dikkate almayın" onu istiyorlar. Toplumsal hassasiyetler çerçevesinde anayasal hakla veto edildi.
Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerine yanıt: Sistematik olarak kendi siyasi tabanını kin ve nefret temelinde zehirliyor
Kemal Bey maalesef bu ülkenin yargısından Kemal Kılıçdaroğlu elini çeksin. Kılıçdaroğlu, FETÖ'yü yargılayan savcıları, hakimleri "Saray'dan" emir almakla suçladı. Bu ülkenin askerine "Sarayın askeri" dedi. Bu ülkenin şerefli hakimleri nasıl namussuz ilan edilebilir? Hakikat itibar suikasti ile tahrip ediyor. Sistematik olarak kendi siyasi tabanını kin ve nefret temelinde zehirliyor. Kılıçdaroğlu iç siyasete değil dışarıya yönelik konuşuyor. Biz kendisini muhatap almamaya çalıştıkça Kemal Kılıçdaroğlu hakaretlerini daha da artırarak Cumhurbaşkanımızın kendisine, ailesine, yalanları tek tek söyleyerek toplumun kurumlara olan inancını yok ediyor.
Şehir Üniversitesi tartışması: Bu meselenin ne cumhurbaşkanımızla, ne AK Parti ile ne de hükümetle bir ilgisi var
Bu üniversiteler siyasetin konusu değil. Danıştay'ın konusu, YÖK'le ilgili bir konu. Bu mesee siyasete malzeme haline getiriliyor. Olay tamamen bizim dışımızdaki bir süreç. Burası bir şirkettir. Şirketler mal varlıklarını teminat olarak göstererek yapılandırırlar. Bunlar diyor ki "kamu bankasının alacağı için çalışma yapın." Bunların herhangi birisi bir kamu bankasının 300 milyon liranın üzerindeki alacağının affedilmesi için imza atabilir mi? Buradaki yönetim zaafı bilinçli olarak siyasallaştırılıyor. Buradaki yönetim parçasını perdeleyen bir siyasetçi, buradan siyaset ve mağduriyet üretmeye çalışıyor. Bu meselenin ne cumhurbaşkanımızla, ne AK Parti ile ne de hükümetle bir ilgisi var. Öğrencileri, hocaları mağdur ediyormuşuz gibi bir algı yöneltilince sözcümüz de açıklama yapmak zorunda kaldı. Burada bizim bu alana girmemiz söz konusu değil. YÖK'ün vereceği bir karar. Bizi bu konuda konuşmak zorunda bırakan bu meseleyi siyasallaştırmaya çalışanlardır.
AK Parti kongre süreci: Bu ay içerisinde beldelerden, ilçelerden başlayarak kongrelerimiz başlayacak
Bu ay içerisinde beldelerden, ilçelerden başlayarak kongrelerimiz başlayacak. İllerde hiçbir siyasi partinin yapmadığı kadar görev değişiklikleri gerçekleştirdik. Çok geniş bir kadromuz var. Kadrolarımızın da bu süreçlerin içerisinde olmaları gerekiyor. Bu süreci bir bayrak yarışı olarak görüyoruz.
Yeni parti oluşumları: AK Parti kendi yoluna devam ediyor, kendi gündemi var
Bunlar bizim gündemimizde değil. Biz kendi gündemimize bakıyoruz. AK Parti kendi yoluna devam ediyor, kendi gündemi var.
Kaynak: TRT Haber
11.8ºC
Ankara
